WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Uyuşmazlık; dava konusu 4 adet taşınmazın vekaletin kötüye kullanılması yoluyla ve muvazaalı olarak davalı adına devir ve tescilinin kesinleşen mahkeme kararıyla davacı adına tekrar geri alınarak tapuya tescil edilmesi nedeniyle, haksız devir ve yeniden tescil arasında geçen süre boyunca mahrum kalınan kira bedellerinin tazmini talebine ilişkin olup, dava özü itibariyle haksız fiilden kaynaklanan tazminat davasıdır. ... 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin ... E ve .... K nolu dosyasında görülen tapu iptal ve tescil davasında, vekaletin kötüye kullanılması ve muvazaa nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasının yargılaması sonunda, davaya konu 4 adet taşınmazın 03.05.2012 tarihinde dava dışı ...'...

    "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis, alacak davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil olmadığı taktirde tenkis ve kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacak istemlerine ilişkindir....

      Mahkemece, vekaletin kötüye kullanılarak davacının zarara uğratıldığı gerekçesiyle tazminata hükmolunmuştur. Hüküm, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya öncelikle Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'ne gönderilmiş, 1. Hukuk Dairesi, mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, davanın harici satış sözleşmesine dayalı kişisel haktan kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğundan dosyayı 14. Hukuk Dairesi'ne göndermiştir. 14. Hukuk Dairesi ise davanın haricen satın alma iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğundan bahisle Dairemize göndermiştir. Mahkeme kararındaki nitelendirmeye ve hükmü temyiz edenin sıfatına göre görevli Dairenin (13.) Hukuk Dairesi olması icap eder. Ancak yukarıda değinilen Daireler görevsizlik kararı vermekle; görevli Hukuk Dairesinin belirlenmesi için dosyanın Hukuk Başkanlar Kurulu'na gönderilmek üzere Birinci Başkanlığa GÖNDERİLMESİNE, 21.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        kötüye kullanılması durumu bulunduğunu, vekaletin kötüye kullanılmasında zaman aşımının söz konusu olmayacağından bahisle davalı T4 yönünden davanın kabulüne, vekaletsiz iş görme durumunda zaman aşımının 10 yıl olduğu gerekçesi ile diğer davalı T5 yönünden davanın kısmen kabulüne karar verdiğini, davalı T4 bakımından öncelikle davacı tarafın vekaletin kötüye kullanılması durumunu ispat etmesi gerektiğini, ancak davacının bu hususu ispat edemediğini, müvekkilinin davcıya borcunun olduğunu kabul etmediğini, eldeki davada uygulanması gereken zaman aşımının süresinin 5 yıl olduğunu, tüm bu nedenlerle istinaf taleplerinin kabulü ile, tehiri icra taleplerinin kabulünü, istinaf incelmesinin duruşmalı yapılmasını, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davacının davasının reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....

        kötüye kullanılması durumu bulunduğunu, vekaletin kötüye kullanılmasında zaman aşımının söz konusu olmayacağından bahisle davalı T4 yönünden davanın kabulüne, vekaletsiz iş görme durumunda zaman aşımının 10 yıl olduğu gerekçesi ile diğer davalı T5 yönünden davanın kısmen kabulüne karar verdiğini, davalı T4 bakımından öncelikle davacı tarafın vekaletin kötüye kullanılması durumunu ispat etmesi gerektiğini, ancak davacının bu hususu ispat edemediğini, müvekkilinin davcıya borcunun olduğunu kabul etmediğini, eldeki davada uygulanması gereken zaman aşımının süresinin 5 yıl olduğunu, tüm bu nedenlerle istinaf taleplerinin kabulü ile, tehiri icra taleplerinin kabulünü, istinaf incelmesinin duruşmalı yapılmasını, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davacının davasının reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalıya vekalet verdiğini, davalının bu vekaleti kötüye kullanarak taşımazını değerinin çok altında sattığını ve kendisini zarara uğrattığını, zararın tazmini için açtığı kısmi davanın kabul edildiğini ve kesinleştiğini ileri sürerek bakiye alacağı 435.333,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, emekli kamu görevlisi olduğunu bir dönem davacının kuyumcu dükkanında çalıştığını, davacının kendisine güvenle vekalet verdiğini ve vekaletin kötüye kullanılmadığını bizzat davacının iradesi ile hareket ettiğini savunarak, davanın reddini dilemiştir....

          Hukuk Dairesinin 2021/1791 Esas - 2022/91 Karar sayılı ilamıyla kaldırıldığını, kaldırma kararı doğrultusunda HMK 31.maddesi kapsamında davacı vekiline vakıaların açıklattırıldığını ve hukuki sebebin sorulduğunu, sözlü ve yazılı beyanlara göre vekaletin kötüye kullanımı dolayısıyla sözleşmeye aykırı ifa olgusuna dayanıldığı, hukuki ihtilafın TKHK kapsamında olmadığı gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilerek yargı yerinin belirlenmesi amacıyla dosya dairemize gönderilmiştir. Dava, davacı Şaban ile davalı arasındaki sözleşme gereğince cezai şart istemi ve davacı Ömer ile davalı arasındaki uyuşmazlık yönünden tapu iptal ve tescil/terditli alacak davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık hakkında Konya 2. Tüketici Mahkemesi 2020/824 Esas, 2021/261 Karar sayılı dosyasında, davacının tapu iptal ve tescil talebinin reddine, alacak talebi yönünden kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir....

          Yukarıda değinilen yasal düzenlemeler ve ilkeler dikkate alınarak somut olay değerlendirildiğinde; davacının vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak kendi payına hasren tek başına dava açamayacağı tartışmasızdır. Esasen, mülkiyet çekişmesini içeren ve değinilen nitelikli davada pay oranıyla açılan davanın dinlenilmesine olanak yoktur. Öte yandan, TMK'nin 702/4. maddesi hükmü ortaklığa ait mallara yönelik dışarıdan gelecek tehlikelere ve zararlara karşı koruyucu ve def’etmeye (TMK'nin 683/2.maddesinden kaynaklanan) ilişkin bir hüküm olup somut olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, vekaletin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemli davada tereke elbirliği mülkiyetine tabi olduğundan pay oranında açılan davanın dinlenme olanağı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karara verilmesi doğru değildir....

            na vekalet verdiğini, bu vekaletin kötüye kullanılarak diğer davalı ile taşınmaz satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini belirterek sözleşmenin iptaline, taşınmaz üzerindeki kayıtların eski hale getirilerek kendisine ait hissesin tapu siciline aynen yazılmasına karar verilmesini istemiştir. Yargıtay 4.Hukuk Dairesine verilmiştir. Dava, Tapuda vekil eliyle gerçekleştirilen temliki tasarruflar hakkında, vekaletin hile ile alındığı ve kötüye kullanıldığı iddiası ile (TBK m. 502) açılan tapu iptal ve tesciline ilişkindir. 9.2.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 günlü ve 2013/1 sayılı kararı uyarınca işbu davada temyizen incelenme görevi 1.2.2013 tarihinden itibaren Yargıtay 1.Hukuk Dairesine verilmiştir....

              Dava, vekil tarafından tahsil edilen tutarın vekil edene ödenmemesi nedenine dayalı alacak davasıdır. İlk derece mahkemesince, davacının da hissedarı olduğu taşınmazlardan Malatya Battalgazi ' de bulunan iki adet taşınmazın vekaleten satıldığı, satış bedelinin halen davalıda olduğu, dolayısıyla vekaletin kötüye kullanıldığını gösterir bir delil bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosyanın HMK 355. Maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlarda resen yapılan incelemesi sonucunda; Dava, taraflar arasındaki vekalet ilişkisinden mütevellit, vekaleten satışı yapılan taşınmazların bedelinin ödenmemesinden kaynaklı alacak davasıdır. Davacı ile davalı arasında 3. Derece kan hısımlığı bulunmakta olup, davacı tarafından davalıya taşınmazların satışına yönelik vekaletname verildiği ve söz konusu vekaletname ile Battalgazi Malatya' da bulunan iki adet taşınmazın satıldığı hususunda niza bulunmamaktadır....

                UYAP Entegrasyonu