Yasal vekalet ücreti yönünden; davacı tarafından belirsiz alacak davası olarak açılan ve ilk derece mahkemesi kararından önce karara çıktığı anlaşılan Gaziantep 2 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/718 E sayılı dosyası her ne kadar azil tarihi itibariyle karara çıkmamış ise de, yine yasa ve tarife gereğince asgari tutarın altında vekalet ücreti takdir edilemeyeceği dikkate alındığında, takip edilen dosyada azil tarihi itibariyle karar verilmemiş olduğundan bahisle davacı yararına yasal vekalet ücretine hükmedilmemesi yasa ve tarife hükümlerine aykırı olup, davacının istinaf talebi yerindedir....
Aile Mahkemesi’nde davalıya karşı açılan 2010/1514 E ve 2015/505 K sayılı ilamında kazanılan değer üzerinden 2015 yılı AAÜT’ye göre akdi vekalet ücreti alacağı hesap edilmiştir. Davacının vekil olarak takip ettiği anılan katkı payı alacağı davası 455.000,00TL müddeabih gösterilerek 28.10.2010 tarihinde açılmış, azil ise 10.10.2011 tarihinde gerçekleşmiştir. Her ne kadar bilirkişi raporunda katkı payı alacağı davasının sulhle sonuçlandığı ve sulh protokolünde kazanılan değer üzerinden akdi vekalet ücreti alacağı hesaplanmış ise de, sulh azil tarihinden sonraki bir tarihte yapılmıştır. O halde mahkemece, vekalet ücretine dayanak katkı payına ilişkin olarak görülen Küçükçekmece 3....
Mahkemece, davacının davasının kısmen kabul ve kısmen reddine, vekalet ücreti alacağı olarak, 2.340,00TL'nin temerrüt tarihi olan 11/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınıp davacı tarafa Ödenmesine, davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin reddine, karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki davada, haksız azil nedeniyle karşı yan vekalet ücreti alacağını istemiş; davalı, davacının azledilmeyi kendisinin istediğini, azlin haklı olduğunu savunmuş; mahkeme ise, dosyaya kazandırılan bilirkişi raporunu benimsediğini belirterek ve azlin haksız olduğunun kabulüyle, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükme esas alınan 10.09.2014 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde ise, dosyaya davacının kusur veya ihmalinden dolayı azledildiğini ispat edecek delil sunulmadığı belirtilmiştir....
Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez.” hükmü mevcut olup, bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Dairemizin kökleşmiş içtihatlarına göre haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebilir. Zira vekalet ilişkisi bir bütün olup azil, taraflar arasındaki tüm dava ve takiplere sirayet edeceğinden, azlin haklı olduğunun kabul edilmesi halinde, davacının azil tarihi itibariyle sonuçlanıp kesinleşmeyen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edebilmesi mümkün değildir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir. Hapis hakkının kanunun öngördüğü amaca uygun şekilde ve gereği gibi kullanılmaması halinde ise yapılan azlin haklı olduğunun kabulü gerekir....
Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez.” hükmü mevcut olup, bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Dairemizin kökleşmiş içtihatlarına göre haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebilir. Zira vekalet ilişkisi bir bütün olup azil, taraflar arasındaki tüm dava ve takiplere sirayet edeceğinden, azlin haklı olduğunun kabul edilmesi halinde, davacının azil tarihi itibariyle sonuçlanıp kesinleşmeyen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edebilmesi mümkün değildir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir. Hapis hakkının kanunun öngördüğü amaca uygun şekilde ve gereği gibi kullanılmaması halinde ise yapılan azlin haklı olduğunun kabulü gerekir....
KARAR Davacı, dava dışı avukat Rahime Kaya’nın davalıdan olan vekalet ücreti alacağı için başlatmış olduğu ...İcra Müdürlüğünün 2008/1363 esas sayılı takip dosyasındaki alacağı temlik aldığını, davalının takibe itirazının haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, %40 inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesi istemiştir. Davalı, takip konusu alacağı temlik eden dava dışı Rahime Kaya’nın, kendisinin vekili olarak ...1....
katılım sağlamış olup ara kararlarını bekletmeden yerine getirdiğini, davalılar tarafından azil işlemi yaptırılarak müvekkiline gönderildiğini, yapılan azil işleminin haksız olduğunu, dosyaya ibraz edilen tazminat bilirkişi raporunda toplam zarar miktarının 239.188,31 TL olarak tespit edildiğini, davacı-müvekkilinin vekalet ücreti alacağı doğduğunu, dava açılırken 567 TL harç-masraf ve 1200 TL delil avansı olmak üzere toplam 1.767 TL masrafın da davacı tarafından yatırıldığını, arada yazılı bir sözleşme bulunmayan hallerde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin esas alındığını, AAÜT' ye göre nispi hesaplanacak bir ücret olduğunu, (Dava değeri 239.188,31 TL üzerinden nispi vekalet ücreti 25.193,18 TL'dir), bu uyuşmazlığın çözülmesi için Tüketici Kanunu uyarınca zorunlu arabuluculuğa başvurulmuş ancak arabuluculuk görüşme neticesi anlaşma sağlanamadığını, davacı-müvekkili tarafından açılan davanın " Belirsiz Alacak " davası olarak açıldığını, bu nedenle azil tarihi itibarı ile vekalet ücreti...
Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez.” hükmü mevcut olup, bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Dairemizin kökleşmiş içtihatlarına göre haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebilir. Zira vekalet ilişkisi bir bütün olup azil, taraflar arasındaki tüm dava ve takiplere sirayet edeceğinden, azlin haklı olduğunun kabul edilmesi halinde, davacının azil tarihi itibariyle sonuçlanıp kesinleşmeyen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edebilmesi mümkün değildir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir....
Hükmü mevcut olup, bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Avukat bu durumda ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edebilir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir. Bu açıklamalardan sonra dava konusu olaya bakılacak olursa; Dava, vekalet ücreti alacağı istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki ücret sözleşmesi yoktur. Taraflar arasındaki vekalet ilişkisinin 15.11.2010 tarihli azille sona erdiği anlaşılmaktadır. Davacı avukatlar, azlin haksız olduğunu ileri sürerken davalı ise, davacının görevini sadakat ve özenle yerine getirmediğini, kendisine bilgi verilmediği gibi hakaret edildiğini bildirerek azlin haklı olduğunu savunmuştur. Davalılar, dosya kapsamı ile azlin haklı olduğu savunmasını ispatlamıştır....
Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez.” hükmü mevcut olup, bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Yargıtayın kökleşmiş içtihatlarına göre; haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebilir. Zira vekalet ilişkisi bir bütün olup azil, taraflar arasındaki tüm dava ve takiplere sirayet edeceğinden, azlin haklı olduğunun kabul edilmesi halinde, davacının azil tarihi itibariyle sonuçlanıp kesinleşmeyen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edebilmesi mümkün değildir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir....
