Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Muhafaza görevini kötüye kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel mahkemece sanık hakkında muhafaza görevinin kötüye kullanılması suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: I)Sanık hakkında muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan kurulan hükme yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelemesinde; Katılan vekilinin 01/06/2015 tarihli temyiz talebinden sonra, vermiş olduğu 26/06/2015 günlü dilekçesiyle temyizden feragat ettiğinin anlaşılması karşısında, katılan vekilinin temyiz isteminin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, II)Sanık hakkında muhafaza görevinin kötüye kullanılması suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin temyiz talebinin incelemesinde; Sanığa 5271 sayılı CMK'nun 191/3 ve 147. maddeleri uyarınca üzerine atılı suçlar anlatılmak ve hakları hatırlatılmak suretiyle usulüne uygun şekilde sorgusu yapılmadan ve savunması alınmadan...

    Öte yandan, birleştirilen dava yönünden; vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeni üzerinde yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan sonuca gidilmiştir. Hal böyle olunca; önceki bozma ilamında belirtilen ilke ve esaslar çerçevesinde, birleştirilen tapu iptal ve tescil, olmadığı taktirde tazminat istekli dava yönünden araştırma ve inceleme yapılması, davalı-(davacı) ...’in davalı ...’na olan borcunun miktarı ve çekişmeli taşınmazın değeri gözetilerek, temlikin vekalet görevi kötüye kullanılarak gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin belirlenmesi, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı saptanır ise kayıt maliki ...’ın iktisabının iyiniyetli olup olmadığının araştırılması, birleştirilen tapu iptal ve tescil istekli davada verilecek karara göre elatmanın önlenmesi isteği değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.” gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmuştur. 6....

      e vekalet verdiklerini, ancak vekilin taşınmazları gerçek bedellerinin çok altında bedellerle babası olan davalı ...'e devrettiğini, böylelikle vekalet görevini kötüye kullandığını ileri sürerek, tapu kayıtlarının miras payları oranında iptal edilerek adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davalı ...'in vekalet görevini kötüye kullandığı; diğer davalı babasının da bu durumu bilebilecek konumda olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

        E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇESİ: Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda ; "...dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olduğu açıktır. Murisin mirasçılarından biri olan davacı, davalıların vekalet görevini kötüye kullandıklarından bahisle taşımazın tapu kaydının iptali ile miras hissesi oranında adına tescilini talep etmektedir. Miras bırakan Yaşar Şahan'ın davacı dışında başkaca mirasçılarının bulunduğu dosya kapsamıyla sabit olup, miras bırakanın ölüm tarihine göre terekesi el birliği mülkiyetine tabidir....

        İSTİNAF SEBEPLERİ: Kararı davacı vekili istinaf etmiş, istinaf sebebi olarak; mahkemece hata ve hile iddiasına ilişkin değerlendirme yapılmadığını, sadece vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiasının incelendiğini, tanık beyanları ile davacıların murisinin 216 m2 lik ve okul yeri olması dolayısıyla değeri düşük olan yeri satmak istediğinin anlaşılması karşısında bu beyanların dikkate alınmadığını, tanık Nihat Gülçimen'in beyanlarında davacıyı tanıdığını belirttiklerini, davacı ile vekil arasındaki ilişkiyi bilmedikleri iddiasının çelişki oluşturduğunu, 1.050.000,00 TL parayı vekil Sezgin'e vermelerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, tapuda davacının yanında bulunduğu iddia edilen T9 'un cezaevine giriş çıkış tarihlerinin sorulmadığını ileri sürmüştür. GEREKÇE: Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle tapu iptal ve tescil talebine ilişkindir....

        Bu durumda, ticari taksi plakasının vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle devredilmesi iddiası karşısında 2004 yılında davacı ...’nin çekişmeli bağımsız bölümdeki miras payını da devretmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, kaldı ki vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenine dayalı davalarda herhangi bir hak düşürücü ya da zamanaşımı süresi bulunmadığı muhakkak ise de, davacı ...’nin 2009 yılında yapılan temlikten çok sonra eldeki davayı açmasının da iddialarının aksini desteklediği, yine birleştirilen dava davacısı ...’ın da ticari taksi plakasının devrinden sonra çekişmeli bağımsız bölümdeki ½ payı 2009 yılında davalıya devrettiği, ayrıca tarafların annesi ve ortak tanık ...’ın, ticari taksi plakası devri nedeniyle davacıların miras paylarını aldığını beyan ettiği, dosya kapsamındaki diğer delil ve tanık beyanları uyarınca da davacıların iddialarını kanıtlayamadıkları sonucuna varılmaktadır....

          Hukuk Dairesi K A R A R Dava, hile ile vekalet alınması ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesince, mirasbırakanın terekesi elbirliği mülkiyetine tabi olup, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı olarak 3. kişiye karşı pay oranında açılan davanın dinlenme olanağının bulunmadığı, öte yandan işin esası bakımından ise Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulundan alınan rapor ile mirasbırakanın vekaletname tarihinde fiil ehliyetini haiz olduğunun saptandığı, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının da ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF 1....

              Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacıların temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalılar vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyizinin incelenmesine gelince; Davanın nispi harca tabi velayetin kötüye kullanılması nedeniyle tapu iptal ve tescil davası olduğu, yargılama sonucunda da davacıların davasının reddine karar verildiği dikkate alındığında, kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar yararına nispi vekalet ücreti takdiri gerekirken, maktu vekalet ücreti tayini usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

                a satış suretiyle temlik ettiğini, murisin ehliyetsiz olduğunu ve vekalet görevinin kötüye kullanıldığını, mirasçılardan mal kaçırma amacıyla düşük bedelle temlikin gerçekleştirildiğini ileri sürerek, tapu iptal ve muris adına tescile karar verilmesini istemiş; ıslah dilekçesi ile miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, iddiaların doğru olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, murisin vekaletname tarihinde ehliyetli olduğu, vekaletin kötüye kullanıldığı ve muvazaa iddiasının da kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

                  UYAP Entegrasyonu