Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesince davalı Efrazim'in davalı ile kat karşılığı inşaat sözleşme yapmak için görüşme yaptığı, bu kapsamda kendisinden vekaletname alındığı, alınan vekaletnamede satış yapılmış ise de yapılan satıştan davacının haberi olmadığı, satış bedelinin vekil Gülfüz tarafından davacıya ödendiğinin ispat edilemediği, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı, tapu maliki Efrazimle vekil Gülfüz'ün karı koca olması sebebiyle kayıt malikinin iyi niyetli olmadığı, vekalet kötüye kullanılmasında hak düşürücü sürenin bulunmadığı kabul edilerek yazılı olduğu şekilde vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal sebebine dayalı olarak davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

Mahkemece, eldeki davanın velayet görevinin kötüye kullanılmasından kaynaklandığı, bu tür iddialarla açılan davalar bakımından Aile Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.Hemen belirtmek gerekir ki, iddianın yukarıda açıklanan içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın, velayet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasından kaynaklanmadığı, davada vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayanıldığı açıktır.Öte yandan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 2. maddesinde ''Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesidir....

    Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, yapılan temliklerin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirildiği, ikinci ve sonraki eller bakımından T.M.K.'nun 1024.maddesi hükmü aracılığı ile 1023.maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacakları, öte yandan, vekalet görevinin kötüye kullanılma hukuksal nedenine dayalı olarak açılacak tapu iptal ve tescil davalarının herhangi bir hak düşürücü süre ve zamanaşımı süresine tabi olmaksızın her zaman açılabileceği, vekil ile müvekkil arasındaki ilişkiden kaynaklanan tazminat davalarının ise ayın isteme hakkının ortadan kalktığı zaman başlangıcı olmak kaydıyla Borçlar Kanununun 126.maddesinde öngörülen 5 yıllık zaman aşımına tabi olduğuna göre; davalılar ... ve ...'nin temyiz itirazı yerinde değildir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakanları...37252 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki payını torunu olan davalıya verdiği vekaletname kullanılmak suretiyle dava dışı bir şahsa satış yolu ile temlik ettiğini, işlemin muvazaalı olduğunu ve vekalet görevinin kötüye kullanıldığını ileri sürerek tapu iptali ve tescile, olmadığı takdirde payları oranında bedelin tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, söz konusu temlikin gerçek satış olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davada vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasına dayanıldığı, satışın usulüne uygun düzenlenen vekaletname ile yapıldığı, murisin sağlığında taşınmazın devriyle ilgili olarak bedelin ödenmediği, hile yapıldığı vb. herhangi bir iddia ileri sürmediği, bu yöndeki dava hakkını mirasçıların kullanamayacakları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

        Davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazına gelince; Hemen belirtilmelidir ki, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkin davalarda, tapu iptal-tescil isteğinin reddiyle tazminat isteğinin kabulüne karar verilmesi halinde, dava değerinin belirlenmesinde taşınmazın dava tarihindeki keşfen saptanan değerinin esas alınacağı kuşkusuzdur....

          yönelik tazminat talebi yönünden işlemingerçek satış olduğu, ... parsel sayılı taşınmazdaki ... nolu bağımsız bölüm yönünden vekâlet görevinin kötüye kullanılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

            Vekaletin hile ile alındığı iddiasının, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasını da içerdiği kuşkusuzdur…Mahkemece yukarıda değinilen ilkeler çerçevesinde bir araştırma ve değerlendirme yapılmış değildir. Hal böyle olunca; davanın vekaletin hile ile alındığı ve vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasından kaynaklandığı dikkate alınarak yukarıda değinilen ilkeler gözetilmek suretiyle gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, bu yönde bildirilen delillerin toplanması, temlikin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirilip gerçekleşmediğinin açıklığa kavuşturulması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, hukuki nitelendirmede yanılgıya düşülmek ve eksik incelemeyle yetinilmek suretiyle yazılı biçimde hüküm tesisi isabetsizdir.” gerekçesiyle mahkeme kararı bozulmuştur. 3....

              UYUŞMAZLIK: Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, aksi halde vekalet görevinin kötüye kullanılmasından doğan sorumluluk nedeniyle tazminat talebidir. DELİLLER: Tapu kayıtları Veraset ilamı Düzenleme Şeklinde Vekaletname Keşif Bilirkişi Raporları DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi uyarınca, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, istinaf kanun yoluna başvuran tarafın sıfatı gözetilerek, kamu düzenine aykırılık teşkil eden ve bu nedenle resen gözetilmesi gereken hususlar değerlendirilerek yapılan incelemede; Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat talebine ilişkindir....

              Hemen belirtilmelidir ki, vekaletin hileyle alındığı iddiası aynı zamanda kötüye kullanıldığı iddiasını da içerir. Eldeki davada, dava dilekçesi içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı hukuksal nedenine dayanıldığı açıktır. Oysa, mahkemece, vekalet görevi kötüye kullanılarak taşınmazın temlik edildiği iddiası bakımından hükme yeterli bir araştırma ve inceleme yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. Bilindiği üzere; Borçlar Kanununun temsil ve vekalet bağıtını düzenleyen hükümlerine göre, vekalet sözleşmesi büyük ölçüde tarafların karşılıklı güvenine dayanır. Vekilin borçlarının çoğu bu güven unsurundan, onun vekil edenin yararına ve iradesine uygun davranış yükümlülüğünden doğar....

                -KARAR- Dava, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve kısıtlı adına tescil isteğine ilişkin olup mahkemece, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesinden alınan 29.12.2010 tarihli rapor doğrultusunda davacı ...'in ehliyetsiz olduğu anlaşıldığına göre davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Ancak, dava değeri üzerinden hesaplanan harcın davalılardan tahsili ile davacılara verilmesi doğru değil ise de, anılan maddi yanılgı yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığından hüküm fıkrasının 3. fıkrasındaki "...... bakiye 2.997,20.TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine..." cümlesini hüküm yerinden çıkarılarak yerine, ".... bakiye 2.997,20.TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye irat kaydına" cümlesinin eklenmesine hükmün, düzeltilmiş bu haliyle 6100 sayılı H.M.K.'...

                  UYAP Entegrasyonu