Uyuşmazlığın çözümünde incelenmesi gerekli görülen, davaya konu olayla ilgili olarak davalı tarafından açılan idari işlemin iptali istemli dava sonucunda verilen karar kesinleşmişse; kesinleşme şerhi içeren karar örneği, kesinleşmemişse; bulunduğu aşamayla ilgili bilgi ve belgelerin gönderilmesi için dosyanın geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan şekilde işlem yapılıp, eksiklikler tamamlandıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay’a yeniden gönderilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 05/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Noterliğinden defter ve belgelerin teslim alınması için ihtar çektiğine, defter ve belgelerin halen kendisinde olduğuna, Sulh Hukuk Mahkemesi'nce alınan bilirkişi raporunun eksik inceleme ile yapıldığına ve buna ilişkin belge ve tanıklarının bulunduğuna, yargılama aşamasında mahkemece alınan bilirkişi raporunda eksik olduğu iddia olunan doğalgaz faturasının Sulh Hukuk Mahkemesi dosyası içerisinde bulunduğuna” dair savunması ve ek temyiz dilekçesinde de ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 23.01.2014 tarih ve 2012/598 Esas, 2014/115 Karar sayılı ilamı ile hakkında açılan alacak davasının reddedildiği ve kendisinin apartman yönetiminden alacaklı olduğunun tespit edildiğini belirtmiş olması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, öncelikle sanık tarafından apartmana ait defter ve belgelerin teslimi amacıyla yeni yönetime karşı çekilen......
KARAR Davacılar, muhasebeci olan davalının işlerini yürüttüğünü, 2009 ve 2010 yılı defter, ücret bordroları, özlük dosyaları, kurum şifreleri ve her türlü evrakın davalıya teslim edildiğini ancak 12.2.2010 tarihli ihtarla davalı ile çalışmayacaklarını bildirerek defter ve belgelerin teslimini talep ettikleri halde davalının teslim etmediğini, yaptıkları suç duyurusu üzerine yürütülen soruşturma sırasında 2009 yılı defterlerinin elinde bulunduğunu, beyanname süresi dolunca iade edileceğini ancak 2010 yılı defterlerinin ve sair evrakların kendisine teslim edilmediğini savunarak teslimden kaçındığını bildirerek 2009 ve 2010 yılı defter ve tüm belgelerin teslimine karar verilmesini talep etmişlerdir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, kısmen kabulü ile, 2009 yılı defterlerinin davacılara teslimine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece; tereke mevcudu 2.907 TL nin mirasçılara ödenmesine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 341/1 maddesi gereği ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Terekenin tespiti, korunması ve yönetilmesiyle ilgili TMK'nın 589 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Mahkemece yapılan işlem terekenin tespiti, muhafazası ve hak sahiplerine intikal etmesini temin etmek için alınması gereken tedbirlere ilişkindir (TMK 589). Somut olayda, terekenin teslimi istemiyle açılan dava üzerine mahkemece terekenin mirasçılara teslimine ve terekeden el çekilmesinde bir isabetsizlik olmamasına ve tereke dosyalarındaki mirasçıların beyanı ve bu dosyalardan mirasçılara teslim edilen eşyalar mirası sahiplenme anlamına gelmediğinden (bkz Yargıtay 14....
değiştirilmesi için olağanüstü toplantıya davet etme kararı aldığını, bu kararın akabinde 15.02.2016 tarihli toplantı daveti taraflarına tebliğ olduğunu, ancak anılan davetiyede "fınansal tablolar, faaliyet raporu vs." kanunda belirtilmiş olan belgelerin incelenmek üzere hazır edileceği belirtilmediği gibi toplantıya kadar olan süreçte bu belgelerin pay sahiplerinin incelemesine açılmadığını, bu belgelerin toplantı öncesi incelemeye açılması gerekliliğinin hükme bağlandığını, toplantı öncesinde kanunda belirtilen belgelerin pay sahipleri tarafından incelenmesinin önüne geçilerek açıkça kanuna aykırı hareket edildiğini, ayrıca, ----- sermaye artırımı yapılmasının kabulüne ilişkin genel kurul kararı kanuna, esas sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, Ticaret Sicil Yönetmeliği'nin 73....
Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 11/02/2013 NUMARASI : 2012/28 (E) ve 2013/14 (K) SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Sanığın yetkilisi olduğu kuruma ait 2006 yılı ve sonrasına ilişkin defter ve belgelerin incelenmek üzere teslimi hususunda 15.11.2011 tarihinde yapılan tebligata rağmen teslim etmediği anlaşılmış olmakla istenen defter ve belgelerin 2006-2011 yılları arasını kapsadığı, temyiz dilekçesine ekli olup mevcut davanın mükerrer olduğuna dair dayanak olduğu savunulan gerekçeli karara göre ise, aynı kuruma ait 2005-2006-2007 yıllarına ilişkin defter ve belgelerin teslimine dair yazının 20.09.2010 tarihinde tebliğine rağmen teslim edilmemesi üzerine hakkında açılan dava sonucu Üsküdar 5....
Yapılacak iş, davacının 2003 yılından sonra ürün teslimi veya prim kesintisi bulunup bulunmadığını araştırarak, bunlara ilişkin belgeleri getirtmek, bu tarihten sonra prim kesintisi veya ürün teslimi bulunmaması halinde davacının 01/07/1995-31/12/2003 tarihleri arasında kesintisiz ...sigortalısı olduğunun tespitine karar vermek, 1.7.2008 tarihinden itibaren ise Kurum tarafından kesintisiz sigortalı kabul edildiği için 1.7.2008-25.7.2011 tarihleri arası talebi yönünden hukuki yararı bulunmadığını göz önünde bulundurmak ve 1.1.2004-30.6.2008 tarihleri arası dönem kanıtlanamadığından davanın reddine karar vermek ve 2004 ile 2007 tarihlerinde prim kesintisinin bulunması halinde ise yukarıda anlatılan ilkeler ışığında davacının ...sigortalısı olduğu süreleri tespit etmekten ibarettir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
Yapılacak iş, davacının 1997,1998,1999,2004 ve 2005 yılları haricinde ürün teslimi veya prim kesintisi bulunup bulunmadığını araştırarak, bunlara ilişkin belgeleri getirtmek, bu tarihten sonra prim kesintisi veya ürün teslimi bulunmaması halinde davacının 01/01/1999-31/12/1999 ve 01/04/2004-31/12/2005 tarihleri arasında ... sigortalısı olduğunun tespitine karar vermek, bulunması halinde ise, yukarıda anlatılan ilkeler ışığında davacının ... sigortalısı olduğu süreleri tespit etmekten ibarettir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, davacının 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığının bulunmadığı, teslim ettiği ürün bedellerinden 1996/9. ayda prim kesintisi yapıldığı anlaşılmış olup Mahkemece 01/10/1996-31/12/1996 tarihleri arasındaki talebin reddi hatalı olduğu gibi 1996 yılı haricinde prim kesintisi ve ürün teslimi bulunup bulunmadığının araştırılmaması usul ve yasaya aykırıdır. Yapılacak iş, davacının 1996 yılı haricinde prim kesintisi ve ürün teslimi bulunup bulunmadığı araştırılarak, bunlara ilişkin belgeleri getirtmek, başka prim kesintisi veya ürün teslimi bulunmaması halinde davacının 01/10/1996-31/12/1996 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar vermek, bulunması halinde ise, yukarıda anlatılan ilkeler ışığında davacının Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğu süreleri tespit etmekten ibarettir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi; konşimentoya göre ziya ve hasarın en geç eşyanın gönderilene teslimi sırasında taşıyana yazılı olarak bildirim yapılmasının şart olduğu, ziya ve hasar haricen belli değilse bildirimin, eşyanın gönderilene teslimi tarihinden itibaren aralıksız olarak hesaplanacak üç gün içerisinde yapılmasının gerekli olduğu, dosyadaki belgelere göre konteynerin tavanında çok büyük bir delik bulunduğu, bu belgenin 04/06/2015 tarihini taşıdığı, emtianın ise 28/05/2015 tarihinde varma limanında teslim edildiği, dolayısıyla hak düşürücü süre içerisinde hasar ihbarının yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....