nın vasiyetnamenin iptali davası açtığını, bu paylar yönünden vasiyetnamenin iptal edildiğini; ancak, diğer mirasçılar TMK'nun 559. maddesi gereğince bir yıl içinde dava açmadıklarından, bu mirasçılar yönünden vasiyetnamenin kesinleştiğini belirterek; vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyetnameye konu taşınmazların muristen intikal eden davalılar hisselerinin iptaline ve davacı müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Bir kısım davalılar; dava açmamış olsalarda, diğer mirasçıların açtığı dava nedeniyle vasiyetnamenin iptal edildiğini, kendileri açısından da bu kararın bağlayıcı olduğunu savunup; davanın reddini istemişlerdir. ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/522 Esas sayılı dava dosyası da iş bu dosya ile birleştirilmiştir....
Vasiyet alacaklısı, kendisine vasiyet edilen şey üzerindeki mülkiyet hakkını ancak bu malın vasiyetinin yerine getirilmesi (tenfizi) yoluyla kendisi adına tescili sonucunda kazanır. Vasiyetnamenin tenfizi davası, vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona, yoksa yasal veya atanmış mirasçılara karşı açılır. Vasiyetnamenin tenfizi ve buna bağlı olarak tapu iptal ile tescil davası vasiyetnamenin açılıp okunduğu, itiraza uğramadan veya itiraz edilmiş ise itirazların reddedilmesi sonucunda kesinleştiğine dair bir tespit davasıdır. Kural olarak; vasiyetnamenin tenfizi davalarında öncelikle murisin iradesine göre uyuşmazlık çözümlenmelidir. Hakim, murisin iradesini ayakta tutacak bir yol izlemeli azami biçimde murisin iradesi yerine getirilmeli ve vasiyetnamenin tenfizine imkan sağlanmalıdır. Vasiyetnamenin yerine getirilmesi ve yorumlanmasındaki amaç murisin iradesini geçersiz kılmak değil, onun geçerliliğini sağlamak ve vasiyetçinin gerçek iradesinin yerine getirilmesini temin etmektir....
Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı, 2007/2009E sayılı davada vasiyetnamenin iptali ve tenkis istediği, vasiyetnamenin iptali isteğinin reddine, tenkis isteminin kabulüne karar verildiği, daha sonra ...’nın ... aleyhine vasiyetnamenin tenfizi isteğiyle açtığı davanın da kabul edilerek taşınmazın tümünün ... adına tesciline karar verildiği ve taşınmazın ... adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.Somut olayda, vasiyetnamede bir kısım davacıların murisi ...’ın payının yer almadığı, vasiyetnamenin tenfizi davasında ... mirasçısı davacıların hasım olarak gösterilmediği dolayısı ile vasiyetnamenin tenfizi davasının bu davacılar yönünden kesin hüküm teşkil etmeyeceği gözetilerek, ... mirasçıları yönünden davanın kabul edilmesinde bir isabetsizlik yoktur....
Hal böyle olunca; vasiyetnamenin iptali açısından işin esasına girilerek gerekli inceleme ve araştırma yapılarak vasiyetnamenin iptali isteğinin kabulü halinde tenkis talebinin reddine, vasiyetnamenin iptali isteğinin reddi halinde usulünce tenkis araştırması yapılarak sonucuna göre tenkis isteğinin kabulüne ya da reddine karar verilmesi, birleştirilen davaya gelince asıl davaya konu vasiyetnamenin iptali isteminin reddi halinde vasiyetnamenin tenfizi talebinin kabulü ile tapu iptali ve tescil isteği yönünden hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu üzere hatalı değerlendirme ile 6100 sayılı ...nun 297/2. maddesine aykırı şekilde hüküm oluşturulmak suretiyle karar verilmesi doğru değildir....
Açılan dava, TMK'nın 600.maddesine dayalı vasiyetnamenin yerine getirilmesi isteğine ilişkin olup vasiyetnameyi yerine getirme görevlisi varsa ona karşı, yoksa ifa ile yükümlü olan yasal veya atanmış mirasçılara yöneltilmesi zorunludur. TMK 600.madde hükmünde ise, vasiyetnamenin tenfizi davasının özellikleri belirtilmiştir. Mirasbırakan, ölüme bağlı tasarrufla bir kimseye onu mirasçı atamaksızın belirli bir mal bırakma yoluyla kazandırmada bulunmuş ise, vasiyet alacaklısının vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona; yoksa yasal veya atanmış mirasçılara karşı kişisel bir istem hakkına sahip olduğundan, vasiyetnamenin tenfizi davası açmak zorundadır. Vasiyetname ayakta kalmışsa vasiyet alacaklısı, vasiyeti yerine getirme görevlisi atanmış ise ona karşı kişisel bir istem hakkına sahip olur. Vasiyetnamenin tenfizi davası vasiyet alacaklısı tarafından açılabilir....
nin, vasiyetnamenin iptali davası açmadığını; böylece, vasiyetnamelerin geçerlilik kazandığını; ancak, davalının vasiyetin yerine getirilmesine karşı çıktığını; zira, dava konusu vasiyetnamelerde müvekkili lehine vasiyet edilen, ... ili – .... ilçesi- .... Mahallesi 6601 ada 12 parsel 6 nolu bağımsız bölümü, murislerin sağlığında müvekkili adına tescil edildiğinden, ...'ın açtığı muris muvazaasına dayalı dava sonucunda tapunun ½ hissesinin davalı ... adına tesciline karar verildiğini; bu nedenle, vasiyetnamenin tenfizi ile müvekkiline vasiyet edilen 6 nolu bağımsız bölümün ... adına olan ½ payının tapusunun iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
TMK'nun 595.maddesi gereğince; mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hakimine teslimi zorunlu olup, vasiyetname teslimden başlayarak bir ay içinde açılır ve ilgililere okunur. Vasiyetname usulünce açılıp, okunma kararının kesinleşmesinden sonra vasiyetnamenin iptali için 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar. Vasiyetnamenin iptali davasında öncelikle dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı araştırılarak vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararın kesinleşme tarihli şerhini içerir onaylı sureti getirtilerek, dosya içine konulması gerekir. Somut olayda; muris ...'a ait 17.10.1986 tarih ve ....yevmiye no'lu vasiyetnameye ilişkin olarak......
Vasiyet alacaklısı, kendisine vasiyet edilen şey üzerindeki mülkiyet hakkını ancak bu malın vasiyetin yerine getirilmesi (tenfizi) yoluyla kendisi adına tescili sonucunda kazanır. Vasiyetnamenin tenfizi davası, vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona, yoksa yasal veya atanmış mirasçılara karşı açılır. Vasiyetnamenin tenfizi ve buna bağlı olarak tapu iptal ile tescil davası, vasiyetnamenin açılıp okunduğu, itiraza uğramadan veya itiraz edilmiş ise itirazların reddedilmesi sonucunda kesinleştiğine dair tespit davasıdır ve davada 14.03.1996 tarihli vasiyetnamenin her hangi bir iptal davası açılmadan kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, dava konusu 14.03.1996 tarihli vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) ile ilgili davada mirasbırakan... tarafından vasiyet edilen ½ payın (imar uygulaması sonucu 217 ada, 1 parselde bulunan ½ payı ile 217 ada, 2 parselde 97/825 payın) tenfizine karar verilmesi gerekirken, mahkemece; davacıların murisi ...'...
Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin tenfizi - vasiyetnamenin iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacılar - k.davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, bozmaya uyularak hüküm verilmiş olmasına, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, mahkemece; vasiyetnamenin tenfizi talebinin davalı ...'nın .../... saklı payının dışındaki kısmı ile ilgili olarak davanın kabulü ile vasiyetnamenin tenfizine karar verilmiş ise de; tarafların vasiyetnameye konu mallardaki miras payı oranları belirtilmemiştir....
Dava; TMK'nun 600. maddesi uyarınca vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyete konu taşınmazın davacı adına tesciline ilişkindir. Hukuk Genel Kurulunun 13.02.1991 gün, 1991/648-65 sayılı kararında da açıkça vurgulandığı üzere, vasiyetnamenin tenfizi diye adlandırılan davalar, bir ayni hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesince açılan vasiyetnamenin, TMK'nun 595 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tebliğ işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra, herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tesbiti içindir. Diğer bir anlatımla, vasiyetnamenin tenfizi, vasiyetnamenin açılıp itiraza uğramadığı veya yapılan itirazların sonuçsuz kaldığının tesbitinden ibarettir. Bu tesbit başlı başına ayni bir hakkın geçirimini sağlamaz. TMK.nun 514....