Kimlik numaralı Alman Vatandaşı, oğlum T1 vasiyet ettiğini, vasiyet eden, TC kimlik numaralı T1111.08.2015 tarihinde vefat ettiğini, vasiyetname Çeşme Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2016/396 Esas 2016/597 Karar sayılı dosyası ile Vasiyetnamenin Açılması Davası görülmüş ve dosya itirazsız kesinleştiğini, tapu müdürlükleri ile yaşanan zorluklar ve tescil işlemlerinin yapılabilmesi için işbu davada taraf olarak gösterilme zarureti doğmuştur. Bu nedenlerle murisin vasiyetnamesinde belirtmiş olduğu muayyen mal vasiyeti nedeniyle tapu ve resmi dairelerde gerekli işlemeleri yapabilmek için Türk Medeni Kanununun ilgili hükümleri gereği, vasiyetnamenin tenfizi davası açtıklarını, davalarının kabulü, Çeşme Noterliği'nin tanzim ettiği, 24.07.2012 tarih ve 08271 yevmiye nolu düzenleme şeklinde vasiyetnamenin tenfizini, vasiyetname uyarınca ilgili taşınmazların ilgili müvekkil adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir....
Köyü 280 parsel sayılı taşınmazları bıraktığını, davacıların tapuya başvurduklarında 363 ada 2 parselin kayıtlarında 8 ada 2 parsel olduğunu beyan ettiklerini, murisin 27.12.1977 tarih ve 3592 yevmiye No'lu ... Tapu Müdürlüğünden verilen tapu senedine itibar ederek vasiyetnameyi düzenlediğini, bu nedenlerle ... 2. Noterliğinin 18.07.1986 tarihli vasiyetnamesinde ve ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 1992/13 sayılı kararında 363 ada 2 parsel şeklinde bahsi geçen taşınmazın tapuda kayıtlı olan 8 ada 2 parsel sayılı taşınmaz olduğunun tespitini ve vasiyetname ile bırakılan taşınmazların miras hisseleri oranında müvekkilleri adına intikal ve tescilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkeme, davacının ayni hak iddiası ile taşınmaz mülkiyetinin devrini amaçlayan bir eda davası açılması gerekirken tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığından davanın reddine karar vermiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar, müşterek (kök) muris ...'in 18/08/2009 tarihinde vefat ettiğini, murisin sağlığında düzenlemiş olduğu ... Noterliğinin 08/03/1988 tarihli ... yevmiye nolu vasiyetnamesi ile ... ili ... Köyü, ... Mevki, 1050 parsel sayılı taşınmazı oğulları ... ve ... vasiyet ettiğini, vasiyetname kesinleşmiş olmasına rağmen davalının üzerine düşen edimi yerine getirmediğini belirterek, dava konusu vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyetname konusu taşınmazın vasiyet alacaklıları ... ve ... mirasçıları olan davcılar adına tescilini talep etmişlerdir....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/495 esas ve 2008/1039 karar sayılı kararı ile açıldığını vasiyetnameye itiraz olmadığını murislerin vasiyetnamesinde belirtmiş olduğu muayyen mal vasiyeti nedeniyle tapu ve resmi dairelerde gerekli işlemleri yapabilmek için vasiyetnamenin tenfizi konusunda davanın kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana bırakılmasını talep ve dava etmiştir....
Somut olayda davacı, mirasbırakan tarafından düzenleme şeklinde vasiyetname ile kendisine vasiyet edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Dava, vasiyetnamenin açılmasına (okunmasına) ilişkin olmayıp, vasiyetnamenin tenfizi yani yerine getirilmesine ilişkindir. Vasiyetnamenin tenfizine ilişkin davalar yükümlülüğünü yerine getirmeyen vasiyet yükümlüsüne karşı açılması gereken davalar olup, çekişmesiz yargı işi değildir. 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girdiği tarihten sonra açılan davada, tapu iptali ve tescil talebinde bulunulduğuna göre, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nin 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 09.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 24.05.2010 gün ve 37/74 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, muris tarafından yapılan vasiyetname; lehine mal vasiyeti yapılan kişiler tarafından vasiyetnamenin açılması davası ve tenfizi konusunda yapılan bir işlem söz konusu olmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 17,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1,25 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına 07.07.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
yerinde olmadığı, son mirasçı Hazine olduğundan Hazine' nin davalı gösterilerek dava açılmasında usul ve yasaya aykırı bir durumun bulunmadığı, vasiyetname gereği yerine getirilmediğinden, davacının iş bu davayı açmakta da hukuki yararının bulunduğu, ilk derece mahkemesince de; "Dava, murisin düzenlemiş olduğu vasiyetname nedeniyle eşinden gelen pay nedeniyle vasiyetnamenin tenfizi ve tapuya tescili davasından ibaret olup, toplanan tüm deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Muris Meliha Atlıer'in İzmir 3....
Maddesine göre de "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz. Davacılar muris Selahattin Aydın vasiyetnamesinin tenfizini istemiş davalılarda davanın reddini ve tenkis definde bulunmuştur. Mahkemece vasiyetnamenin tenfizi davasını hukuki yarar bulunmadığından dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş davalıların tenkis isteminin de vasiyetnamenin tenfizi red olduğundan bu definin vasiyetnamenin tenfizi davasına bağlı olarak ileri sürülebileceğinden reddine karar verilmiştir....
Bu hakkın yerine getirilmesi için; her şeyden önce TMK.nun 596. ve devamı maddeleri uyarınca vasiyetnamenin açıldığının ve iptali için yasada gösterilen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir. Davaya konu vasiyetname, açılması için gönderildiği ... Sulh Hukuk Mahkemesince 2010/581 Esasına kaydedilmiş ve 18.05.2010 tarihli celsede vasiyetçinin tek yasal mirasçısı olan davalıya okunmak suretiyle açılmıştır. Bu husus, davacıların da kabulünde olduğuna göre, vasiyetnamenin yerine getirilmesi için gerekli olan vasiyetnamenin açılmasına ilişkin şartın gerçekleştiği ortadadır....
e ait 06.09.2005 tarihli vasiyetnamesinin tenfizi ile bu vasiyetname konusu Ahmetli Köyü 120 ve 121 parsel sayılı taşınmazların zilyetlik kayıtları ile taşınmaz üzerindeki yapıların davacı adına tescili istemine ilişkindir. 06.09.2005 tarihli ve 11738 yevmiye numaralı vasiyetname ile vasiyetçi (muris) A.. A..'in ölümünden sonra terekesini teşkil eden tüm malvarlığının sahibi olması için davacıyı mirasçı nasp ve tayin ettiğini bildirmiştir. Vasiyetnamede kullanılan "terekemi teşkil eden yurt içi ve yurt dışı menkul ve gayrimenkul bütün mallarımı hak ve alacaklarımı, paramı velhasıl mirasımın tümünü M.. A..'e bırakıyorum" şeklindeki ifadesi karşısında davacının atanmış mirasçı olduklarının kabulü gerekir....