WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA: Orman kadastrosuna itiraza ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dosya kapsamından, davanın 6831 Sayılı Yasanın 1.maddesine göre yapılan orman kadastrosu uygulama çalışmasına itiraz davası olduğu anlaşılmıştır. 6831 Sayılı Yasanın 11/2. Maddesi "Hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler tarafından açılacak sınırlamaya itiraz davalarında hasım T3 2 nci maddeye göre orman sınırları dışına çıkarma işlemlerine karşı açılacak itiraz davalarında ise hasım Hazine ve T3 hükmünde olup, orman kadastrosuna itiraz mahiyetindeki eldeki davada, davanın T3 karşı yönetilmesi gerektiği, ancak davacının davasının Orman Bakanlığına izafeten İstanbul T3 yönelttiği, mahkemece herhangi bir dahili davalı işlemi olmadığı halde tüm tebligatları dava dilekçesine uygun düzenlendiği halde gerekçeli kararda davalı olarak dosyanın içeriğine aykırı olarak T3 gösterildiği, mahkemece usulüne uygun bir şekilde taraf teşkili sağlanmadan yargılama yapıldığı anlaşılmıştır....

İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06.07.2021 NUMARASI : 2019/207 ESAS - 2021/433 KARAR DAVA KONUSU : Uygulama Kadastrosuna İtiraz KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen nihai karara karşı davacı Hazine vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla, HMK'nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi....

Uygulama kadastrosu yapılırken, ilk kadastro sırasında da zeminde mevcut olduğu anlaşılan sabit noktalar ile aynı döneme ya da öncesine ait farklı amaçlarla üretilmiş harita ve benzeri verilerden yararlanılmakta, tesis kadastrosu haritaları ortofoto üzerine işlenmekte, düzenlenecek ada raporunda, haritanın zemine uygun olmaması halinde farklılıkların nerelerden kaynaklandığı gösterilerek, varsa hataların nasıl giderildiği açıklanmakta ve bundan sonra yönetmelikte açıklanan ilkeler çerçevesinde taşınmazların bütün sınırları tek tek değerlendirmeye tabi tutularak ilk tesis kadastrosu sırasındaki gerçek fiili duruma ulaşılmaya çalışılıp, her bir parsel hakkında uygulama tutanağı düzenlenerek uygulama kadastrosu paftaları üretilmektedir. Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, özü itibariyle uygulama faaliyetinin yukarıda açıklanan ilke ve yöntemlere göre yapılıp yapılmadığının denetlenmesini zorunlu kılan davalardır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Uygulama Kadastrosuna İtiraz Taraflar arasında görülen uygulama kadastrosuna itiraz davası sonucunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş; hükme karşı davalı ..., Hazine ve ... vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuş Bölge Adliye Mahkemesince davalı ... vekilinin istinaf isteminin 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1)-b/1 maddesi gereğince esastan reddine, davalı ... ve Maliye Hâzinesi vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nin 355 ve 353/(1)-b/2 maddesi gereğince kabulüne karar verilmiş Hazine ve Kadastro Müdürlüğünün temyizi üzerine Dairemizin 29.06.2022 tarihli ve 2021-5055 Esas, 2022-6351 Karar sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiştir....

    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; " ... yapılan keşif ve keşif sonucu düzenlenen rapor ve dosya kapsamının bir bütün olarak değerlendirilmesinde, uygulama kadastrosu çalışmasında bir hatanın olmadığı, uygulama kadastrosunun mevzuata uygun şekilde yapıldığı, davacı tarafın dava dilekçesinde talep ettiği alan (yüzölçüm) azalmasının tesis kadastrosu zamanındaki hesaplama tekniğinden kaynaklandığı ... " gerekçesiyle davanın reddine ve eski 21 yeni 207 ada 14 parsel sayılı ve 25.036,57 m2 yüzölçümlü tarla nitelikli taşınmazın 3402 sayılı Kanun'un 22/2-a hükmüne göre yapılan uygulama kadastrosuna itiraz sonucu verilen 08.10.2018 tarihli kadastro komisyon kararı gibi tapuya kayıt ve tesciline, eski 25 parsel yeni 207 ada, 13 parsel sayılı ve 18.905,16 m2 yüzölçümlü Tarla nitelikli taşınmazın 3402 sayılı Kanun'un 22/2-a hükmüne göre yapılan uygulama kadastrosu gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hükme karşı tüm davacılar tarafından istinaf başvurusunda bulunulması...

      İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur....

        Dosya kapsamından ve teknik bilirkişi raporunda tesis kadastrosu ile uygulama kadastrosuna ait paftaların çakıştırılması suretiyle oluşturulan haritadan, uyuşmazlık konusu taşınmaz bölümüne ilişkin tesis kadastro sınırı ile uygulama kadastro sınırının birbiri ile örtüştüğü, başka bir ifade ile uygulama kadastrosu sırasında da tesis kadastrosunda oluşturulan sınırın esas alındığı, dolayısıyla uygulama kadastrosuna yönelik çalışmanın usule uygun olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacının tesis ve uygulama kadastrolarına göre davalıya ait taşınmaz içinde kalan bölümün kendisine ait olduğuna ilişkin iddiası göz önüne alındığında dava her ne kadar uygulama kadastrosuna itiraz edilerek açılmış olsa da, uyuşmazlığın mülkiyete ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

          Ne var ki; dosya kapsamından ve keşif sonucu düzenlenen harita mühendisi bilirkişi raporunda tesis kadastrosu ile uygulama kadastrosuna ait paftaların çakıştırılması suretiyle oluşturulan haritadan, uyuşmazlık konusu bölüme ilişkin tesis kadastro sınırı ile uygulama kadastro sınırının bire bir aynı olduğu, başka bir ifade ile uygulama kadastrosu sırasında da tesis kadastrosunda oluşturulan sınırın esas alındığı, dolayısıyla tesis kadastrosu sınırı ile uygulama kadastrosu sınırlarının örtüştüğü, uygulama kadastrosuna yönelik çalışmanın usule uygun olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacının tesis ve uygulama kadastrolarına göre davalıya ait çekişmeli taşınmaz içinde kalan bölümün kendisine ait olduğuna ilişkin iddiası göz önüne alındığında dava her ne kadar uygulama kadastrosuna itiraz edilerek açılmış olsa da, uyuşmazlığın mülkiyete ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

            İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir....

              UYAP Entegrasyonu