WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, dava konusu taşınmazın orman içi açıklık olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, çekişmeli taşınmazın mülkî sınırları içerisinde kaldığı ....Köyü'nde ilk orman kadastrosunun 10.06.2006 tarihinde ilân edilerek kesinleştiği ve davanın 07.08.2007 tarihinde açıldığına göre görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. 6831 sayılı Kanunun 11. maddesi uyarınca kesinleşen orman kadastrosuna karşı hak sahipleri tarafından 10 yıl içinde açılacak davaların genel mahkemede açılması gerektiği, görev hususunun kamu düzenine ilişkin olup istek olmasa dahi re'sen gözönünde bulundurulması gerektiğinden mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek davanın reddine karar verilmiş olması yerinde olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir....

    Mahkemece, ... ... tarafından açılan davanın reddine, müdahil Hazinenin davasının kısmen kabulüne, 612 parselin krokide (A2)=3664.56 m2'lik kısmının orman sınırları içine alınmasına, 348, 389, 487, 519 ve 612 parsellerin krokide (B) ile gösterilen kısımları yönünden bu kısımlar orman sayılmayan yerlerden olduğundan davanın reddine, 448 ve 485 parsellerin tamamı ile 348, 389, 487 ve 519 parsellerin müşterek krokide (A) işaretli ve 612 parselin (A1) işaretli kısımları yönünden davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... ..., davalı ... Yönetim ve müdahil Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6 aylık askı ilan süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraza ilişkindir. 1) Davacı ... ...'...

      Ancak; davacı ...’nin öncelikli talebi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Dava konusu 136 ada 3 parsel sayılı taşınmaza ilişkin uygulama kadastro tutanağı, Hazine’nin dava açtığı tarihte ... ve arkadaşları tarafından askı ilan süresi içerisinde açılan ve temyize konu olmayan asıl dava nedeniyle kesinleşmemiştir. Hal böyle olunca; görevli Kadastro Mahkemesince, önceki tarihli bozma ilamında açıklanan şekilde esasa ilişkin olarak inceleme ve araştırma yapılarak davacı ...’nin uygulama kadastrosuna itiraz davasının çözüme kavuşturulması gerekirken yanlış değerlendirme ile görevsizlik kararı verilmiş olması isabetsiz olup, bozulması gerekmiştir....

        GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle "davanın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğu, ilgililerin, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde, uygulama kadastrosu yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecekleri, bu tür ihtilaflarda "lehine sınır değişikliği yapılan kişi”den maksatın, davacı tarafın taşınmazındaki eksilmenin aksine, taşınmazının yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmaz malikleri olduğu ancak, uygulama kadastrosunun sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan kişi ya da kişilerin bulunmaması halinde ise, Kadastro Müdürlüğü hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebileceği belirtilerek, Mahkemece, mahallinde yerel bilirkişi ve taraf tanıkları hazır olduğu halde keşif yapılmak suretiyle, yerel bilirkişi ve tanık sözlerine göre taşınmazın sınırlarının belirlenmesi, teknik bilirkişiden...

          Çekişmeli parselin genel arazi kadastro tesbitinin kesinleştiği 10.02.1984 tarihinden çok sonra açılan tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi davalarında genel mahkeme görevlidir. Orman Yönetimince orman kadastrosunun sonuçlarının askı suretiyle ilân süresi içinde, parselin tamamının orman olarak tescili istenip, çekişmeli parselin orman kadastrosunda ne gibi bir işleme tâbi tutulduğu belirlenmediğinden, davanın aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davası olup olmadığı anlaşılamamaktır. Şöyle ki; parselin tamamının orman olarak tescili istendiğine göre, bir bölümünün bile orman kadastrosu sınırları dışında bırakılmış olması halinde dava askı süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraz olarak nitelendirilmelidir. Ancak, parselin tamamının orman olarak sınırlandırıldığı saptanırsa, Orman Yönetiminin, çekişmeli parselin tamamının orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemi, orman kadastrosuna itiraz davası olarak nitelendirilemez....

            HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde ve aynı mahiyette olması nedeniyle daha önce dairemizce verilmiş olan ancak gereği yerine getirlmeyen 2021/307- 1327 E.K sayılı kararımızda belirtilen hususlar çerçevesinde; Dava, Kadastro Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca açılan uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. Mahkemece, Kadastro Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İlgililer tarafından, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılacak davada, uygulama kadastrosunun yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir....

            Mahkemece, Kadastro Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İlgililer tarafından, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılacak davada, uygulama kadastrosunun yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir. Bu tür ihtilaflarda "lehine sınır değişikliği yapılan kişi”den maksat, davacı tarafın taşınmazındaki eksilmenin aksine, taşınmazının yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmaz malikleridir. Ancak, uygulama kadastrosunun sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan bir kişi ya da kişilerin bulunmaması halinde ise, Kadastro Müdürlüğü hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir....

              Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi gereğince yapılan kadastro uygulama çalışmalarına itiraz, tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1992 yılında kesinleşen genel arazi kadastrosu, 05.07.2013 tarihinde ilan edilmiş 22/2-a uygulaması bulunmaktadır. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir....

                Kanunun 26/1-B maddesi gereğince kadastro mahkemesi “11 inci maddede belirtilen askı ilânı içinde açılan davalar” da görevli olup, askı süresinden sonra açılan davalarda genel mahkemeler görevlidir. 6831 sayılı Kanunun 11/1 maddesi gereği, altı aylık askı ilân süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davasında da kadastro mahkemesi görevlidir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmelidir. Çekişmeli parselin genel arazi kadastro tesbitinin kesinleştiği 10.02.1984 tarihinden çok sonra açılan tapu iptali ve tescili ile elatmanın önlenmesi davasında genel mahkeme görevlidir. Orman Yönetimince orman kadastrosunun sonuçlarının askı suretiyle ilân süresi içinde, parselin tamamının orman olarak tescili istenip, çekişmeli parselin oman kadastrosunda ne gibi bir işleme tâbi tutulduğu belirlenmediğinden, davanın aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davası olup olmadığı anlaşılamamaktır....

                  İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu