Yönetiminin mülkiyete yönelik davasında,mülkiyete ilişkin ihtilafların uygulama kadastrosu kapsamında değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli ....... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Orman Yönetimi vekili 21.02.2011 tarihli dava dilekçesi ile, uygulama kadastrosu sırasında parsel sınırlarının yanlış belirlendiği ve çekişmeli parselin yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman sınırları içinde kaldığını ileri sürerek, bu bölümün tesbitinin iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine ve teknik ölçülere uygun olarak yapıldığı anlaşılan uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin davanın reddine, dava konusu eski 478, yeni 28227 ada 93 parsel sayılı taşınmazın uygulama tutanağı gibi tapuya tesciline; Orman Yönetiminin mülkiyete yönelik davasında, mülkiyete ilişkin ihtilafların uygulama kadastrosu kapsamında değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştikten sonra iki hafta içinde mahkemeye başvurulması halinde dosyanın görevli Antalya Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm davacı ......
Mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine ve teknik ölçülere uygun olarak yapıldığı anlaşılan uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin davanın reddine, dava konusu eski 1698, yeni 13405 ada 15 parsel sayılı taşınmazın uygulama tutanağı gibi tapuya tesciline; orman yönetiminin mülkiyete yönelik davasında, mülkiyete ilişkin ihtilafların uygulama kadastrosu kapsamında değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli ....... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Davacı tarafın davasını Uygulama kadastro sonuçlarının askı ilan süresi içerisinde açtığı değerlendirilerek, uygulama kadastrosuna itiraz talepleri yönünden; mahkemece yapılan keşif sonucu dosyaya sunulan bilirkişi raporundan, dava konusu parsellerin, ada bazında değerlendirildiği geçerli ve zeminde sabit sınırlara göre işlem yapıldığı, ilk tesis kadastrosu sırasında dava konusu kısımların paftasında yol olarak bırakıldığı, yapılan yenileme çalışmalarında eski sınırlarla yeni sınırların hemen hemen aynı olduğu, bir hata bulunmadığı, 22/A çalışmalarında eski kadastro paftasında aynen uyulduğu, bunlar dışındaki miktar değişikliğinin sebebi ise önceki yıllarda kullanılan ölçü tekniği ile teknolojisinin ve alan hesaplama yönteminin teknik yönden yetersiz oluşundan kaynaklandığı, bu nedenle uygulama çalışmasının yönetmeliğe uygun olarak yapıldığının tespit edildiğinin rapor edildiği anlaşılmış olup, Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin 22/A çalışmalarına...
Ereğli Kadastro Mahkemesince davaya konu olan uyuşmazlık davanın açıldığı tarihten de rahatlıkla anlaşılabildiği üzere uygulama kadastrosuna ilişkin olmayıp ilk tesis kadastrosuna ilişkindir. Burada davacılar 28.05.1959 tarihli tapu kaydına dayanarak davalılar ile müşterek paydaş olduklarını fakat kendi paylarının davalılardan daha fazla olduğu halde taşınmazın ifraz edilerek iki parçaya ayrıldığı ve kendi paylarına düşenden daha azca miktarda kısmın tespit edildiğini dava etmişlerdir. Davacı tarafından öne sürülen ve davaya konu edilen uyuşmazlık yenileme (güncelleme, uygulama) kadastrosu sonucu oluşan hukuksal duruma karşı değil, ilk kadastro sonucu oluşan hukuksal duruma ilişkindir. Mahkememizde bu davanın kadastro tespit davası olarak görülebilmesi mümkün değildir. Zira taşınmazların ilk tesis kadastrosundan sonra mahkememize süresi içerisinde dava açılmamıştır....
Mahkemece yapılan keşif sonucunda kadastro bilirkişiden rapor alınmış ve davanın reddine karar verilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde olup, bu tür davalarda husumetin, uygulama sonucunda itiraz edenin taşınmazı aleyhine yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerekir. Ancak, uygulama kadastrosu sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan veya yüzölçümü artan taşınmaz veya taşınmazların bulunmaması halinde Kadastro Müdürlüğüne husumet yöneltilerek de dava açılabilir....
İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur....
/a maddesi uyarınca yapılan kadastro paftalarının yenilenmesi işlemine itiraz mı yoksa mülkiyete ilişkin mi olduğunun belirlenmesi, itirazın mülkiyete ilişkin olması halinde görevsizlik kararı verilmesi, paftaların yenilenmesi işlemine itiraz niteliğinde ise uygulama kadastrosu işleminin yöntemince yapılıp yapılmadığının araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişme konusu 164 ada 31 parsel sayılı taşınmazın uygulama tespiti gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava 3402 sayılı Kadastro kanunun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraza ilişkindir. İlk derece Mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından verilen karar istinaf edilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindeki davalarda husumetin, yapılan tespit sonucunda, itiraz edenin taşınmazları aleyhine yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İTİRAZ -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 8. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 30/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....