Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO Davada Hazine ve Orman İdaresi taraf olup, davacı tarafından uygulama kadastrosuna itiraz edilmeyip, orman tahditine itiraz edilmesi nedeniyle 6831 sayılı Yasa'nın 1.maddesi uyarınca orman sayılıp sayılmadığı yönünden inceleme yapılması gerekmektedir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 gün ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay 20. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: "6831 sayılı Kanunun 11/1 maddesi gereği, altı aylık askı ilân süresi içinde açılan ... kadastrosuna itiraz davasında kadastro mahkemesinin görevli olduğu ancak, çekişmeli parselin genel arazi kadastro tesbiti 10.02.1984 tarihinde kesinleştiği için tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi talepleri yönünden genel mahkemelerin görevli olduğu ancak, çekişmeli parselin ... kadastrosunda ne gibi bir işleme tâbi tutulduğu belirlenmediğinden, davanın aynı zamanda ... kadastrosuna itiraz davası olup olmadığının anlaşılamadığı belirtilerek; ... kadastrosu sırasında çekişmeli taşınmazın tamamen ya da kısmen ... sınırları içine alınıp alınmadığının yöntemince araştırılarak saptanması; oluşacak sonuca göre, çekişmeli parselin tamamı ya da bir kısmının ... sınırları dışında bırakıldığı belirlendiği takdirde, bu bölümlere ilişkin davanın aynı zamanda ... kadastrosuna itiraz davası olduğu düşünülerek, bu bölümlerle ilgili davada esasa ilişkin hüküm kurulmalı...

        Mahkemece, Kadastro Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İlgililer tarafından, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılacak davada, uygulama kadastrosunun yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir. Bu tür ihtilaflarda "lehine sınır değişikliği yapılan kişi"den maksat, davacı tarafın taşınmazındaki eksilmenin aksine, taşınmazının yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmaz malikleridir. Ancak, uygulama kadastrosunun sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan bir kişi ya da kişilerin bulunmaması halinde ise, Kadastro Müdürlüğü hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir....

          Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada orman tahdidi içinde ve orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının gerçek kişiye yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 29/05/2006 gününde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, tapu kaydına dayanarak yörede 2000 tarihinde ilk kez yapılan ve 21/07/2000 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması sırasında ... köyü 5075 ada 3 parsel sayılı taşınmazın orman sınırı içine alınması ve 2/B işlemi ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılması işleminin yanlış olduğunu, bu yere ait sınırlamanın iptalini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, on yıllık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir....

              İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir....

                Dava dilekçesi içeriğine göre, davacının iddiasının mülkiyete mi yoksa uygulama kadastrosu sırasında ortaya çıkan nedenlere mi dayandığı noktasında belirsizlik bulunmaktadır. Ne var ki, davacı tarafa talebinin uygulama kadastrosuna mı yoksa mülkiyete yönelik mi olduğu açıklattırılmadığı gibi, taşınmaz başında keşif yapılmamış, davacının davasının uygulama kadastrosuna mı yoksa mülkiyete mi yönelik olduğu kesin olarak belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz....

                  Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydına dayalı 10 yıllık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Yörede 11 Nolu Orman Kadastrosu tarafından 2001 yılında ilk kez yapılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması sonuçları 28.09.2001 tarihinde altı ay süreyle askı suretiyle ilan edilmiştir. İtirazsız yerlerde orman kadastrosu, 29.03.2002 tarihinde kesinleşmiş bulunmaktadır. Temyize konu dava ise; tapu kaydına dayalı olarak 08.08.2002 tarihinde açılmıştır. 6831 Sayılı Yasanın 3373 Sayılı Yasayla değişik 11. maddesine göre askı ilan süresinin hak düşürücü süre olduğu ve tapulu taşınmazlarda tapu sahiplerinin 10 yıllık süre içerisinde dava açma haklarının saklı tutulduğu belirtilmiştir. 6 aylık hak düşürücü süre içerisinde açılan orman kadastrosuna itiraz davaları kadastro mahkemesinde, altı aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra tapuya dayalı olarak açılacak orman kadastrosuna itiraz davalarının ise; genel hukuk (asliye) mahkemesinde görülmesi gerekir....

                    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın genel arazi kadastrosu sırasında tapulama harici bırakıldığı, daha sonra 1985 yılında orman sınırlaması dışında bırakılma işlemine karşı Orman Yönetimince Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan 1986/567 sayılı dava sonunda orman sayılan yerlerden olduğu belirlenerek, orman sınırı dışında bırakma işleminin iptaline karar verildiği, hasımsız açılan bu davanın davacı yönünden güçlü delil niteliğinde olduğu belirlenerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesine göre 6 aylık sürede açılan orman kadastrosuna ve aplikasyon işlemine itiraz niteliğindedir....

                      UYAP Entegrasyonu