Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma Hüküm : Uyarlama talebinin reddine (İstinaf başvurusunun esastan reddine) Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; 765 sayılı TCK'nın 125 ve 59/1 maddeleri uyarınca mahkumiyetine karar verilen kesinleşmiş hükümde uyarlama yargılamasına konu edilen 765 sayılı TCK ile yapılan uygulamanın açıkça lehe olduğu anlaşıldığından, uyarlama talebinin reddi ile sadece hükümlü hakkında daha önce tayin olunan müebbet ağır hapis...

    verilen kararın henüz kesinleşmemesi ve uyarlama yargılamasında zamanaşımı sürelerinin işlememesi nedeniyle tebliğnamedeki bu yöne ilişkin düşünceye iştirak edilmemiştir....

      sabıkasında yer alan cezayı içeren mahkûmiyet hükmüne ilişkin, sonradan yürürlüğe giren kanun hükümleri uyarınca uyarlama yapılıp yapılmadığının araştırılması, uyarlama yapılmamışsa mahkemesince uyarlama yapılmasının sağlanması hususunun infaz aşamasında nazara alınması mümkün görüldüğünden bozma nedeni yapılmamıştır....

        Ceza Dairesince onanmak suretiyle kesinleşen hükümden sonra yürürlüğe giren, 5237 sayılı TCK'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi uyarınca bozma üzerine duruşma açılarak yapılan uyarlama sonucu kurulan hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümlü müdafiinin kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelen temyiz itirazının reddiyle, 1)Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/06/2008 tarih 2008/1-89-158 sayılı Kararında da açıklandığı üzere uyarlama yargılaması sonucu kurulacak mahkumiyet hükmünün gerekçesinde, 5271 sayılı CMK'nun 230. maddesine uygun olarak, suç oluşturduğu kabul edilen eylemin gösterilmesi ve bunun nitelendirilmesinin yapılması gerektiği gözetilmeksizin, Anayasa'nın 141, CMK'nun 34. ve 230. maddelerine aykırı olarak hükmün gerekçesiz bırakılması, 2)İnfaza esas alınacak olan uyarlama kararı ile uyarlamaya konu kesinleşmiş hüküm tüm sonuçları ile ortadan kalkacağından, uyarlama sonucu verilen kararda müsadere...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli öldürme HÜKÜM : Uyarlama yapılmasına yer olmadığına TÜRK MİLLETİ ADINA Hükümlü ... hakkında, 765 sayılı TCK'nun 79. maddesi delaletiyle 450/1-4, 59, 31, 33, 40, 36. maddeleri gereğince kurulup, Yargıtay 1....

            in önceki yargılama aşamasında 31.5.2001 tarihli vekaletname ile savunmanı olarak görev yapan Av.... tarafından temyiz edildiği,ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2007/6-13-2007/54 sayı ve 6.3.2007 tarihli kararı da gözetilerek hükmün kesinleşmesiyle gerek zorunlu savunmanlık görevinin gerekse vekalet ilişkisinin son bulması nedeniyle adı geçen savunmanın hükmü temyiz etme yetkisi bulunmadığı ve anılan uyarlama kararının hükümlüye tebliğ edilmediğinin anlaşılması karşısında; vekaletnameli sanık savunmanının 21.1.2002 tarihli ilk kararın kesinleşmesinden sonra sanıkla aralarındaki vekalet ilişkisinin devam edip etmediği araştırılıp, etmiyorsa uyarlama kararının hükümlüye tebliği ile tebligata ilişkin belge ve sunarsa temyiz dilekçesi eklenerek, hükümlüden adı geçen savunmanın uyarlama kararını temyizine onay verip vermediği de sorulup temyizi durumunda da bu konuda ek tebliğname düzenlendikten sonra incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Uyarlama yapılmasına yer olmadığına Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın nitelik ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanık hakkında 20/06/2005 suç tarihli eylemi nedeniyle, hırsızlık suçundan kurulan 07/10/2010 tarihli hükmün, temyiz edilmeyerek 09/02/2011 tarihinde kesinleşmesinden sonra, 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren kanun hükümlerine göre uyarlama yapılması için dosyanın mahkemece ele alındığı ve değerlendirme sonucunda sanık hakkında uygulama yapılmasına yer olmadığına dair verilen kararın sanık tarafından süresinde temyiz edildiği belirlenerek yapılan incelemede; Ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 17.05.2011 gün, 66-96 sayılı kararında da açıklandığı gibi, 01 Haziran 2005 tarihinden sonra gerçekleştirilen yasa değişiklikleri nedeniyle uyarlama yargılamasının tabi olacağı ilkelerin 5252 sayılı Yasanın 9. maddesine göre değil, 5275 sayılı...

                Cumhuriyet Başsavcılığının 07.11.2012 ve 27.02.2013 tarihli yazıları ile uyarlama istemi üzerine mahkemece duruşma açılarak uyarlama yargılaması yapıldığı ve 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca hükümlüler yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilerek, lehe olan Yasanın belirlenmesi için yapılan uyarlama yargılamasında, 5237 sayılı TCK lehe ise buna göre hüküm kurulması, kesinleşen önceki hükmün hükümlüler yararına olduğunun anlaşılması halinde ise, uyarlama talebinin reddine ve önceki hükmün aynen infazına karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği düşünülmeden talep dışına çıkılarak yazılı şekilde uygulama yapılması, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, başka yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 02/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız Yararlanma HÜKÜM : Beraat Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanık hakkında elektrik enerjisi hırsızlığı suçundan kurulan 15.03.2011 tarihli mahkumiyet hükmünün kesinleşmesinden sonra, erteli olan mahkumiyet hakkında deneme süresi içinde başka mahkeme tarafından ihbarda bulunulması üzerine 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun uyarınca uyarlama yargılaması yapılmak üzere dosya ele alınarak mahkemece verilen 23.09.2014 tarihli uyarlama kararının katılan vekili tarafından temyiz edildiği belirlenerek yapılan incelemede; Ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 17.05.2011 gün, 2011/3 Esas ve 2011/96 Karar sayılı kararında da açıklandığı gibi, 01 Haziran 2005 tarihinden sonra gerçekleştirilen yasa değişiklikleri nedeniyle uyarlama yargılamasının tabi olacağı ilkelerin 5252 sayılı Kanun'un 9. maddesine göre değil, 5275 sayılı...

                    Ceza Dairesince ONANMAK suretiyle kesinleşen hükümden sonra yürürlüğe giren 5237 Sayılı TCK.nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi uyarınca yeniden duruşma açılarak yapılan uyarlama sonucu kurulan hükümde düzeltme nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olup, Uyarlama yargılaması sırasında yapılan yargılama giderlerinden hükümlünün sorumlu tutulamayacağının ve önceki hükümde yer alan zoralım, vekalet ücreti ve yargılama giderinin gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi Yasaya aykırı bulunduğundan hükmün CMUK’nun 321 nci maddesi uyarınca BOZULMASI, ancak bu husus yeniden yargılanmayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesi uyarınca, Hüküm fıkrasının yargılama gideri ile ilgili kısmında "sanığın yargılaması için yapılan iki adet tebligat gideri 16 TL'nin CMK.nun 325.maddeye göre sanıktan tahsiline" ibaresi çıkartılarak yerine “kesinleşen önceki hükümde yer alan yargılama giderinin hükümlüden tahsiline, uyarlama yargılaması sırasında yapılan yargılama giderlerinin...

                      UYAP Entegrasyonu