İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, 28.06.2018 tarihinde takipten haberdar olduklarını, müvekkilinin takip alacaklısını tanımadığını, borca ve tüm ferilerine itiraz etiklerini, ödeme emri ekinde dayanak evrakın tebliğ edilmediğini, ödeme emrine itiraz ettiklerini, ayrıca imza itirazında da bulunduklarını, senet üzerindeki imzanın müvekkilinin eli ürünü olmadığını, müvekkilinin Diyarbakır da ikamet ettiğini , İstanbul icra müdürlüklerinin yetkili olmadığını söyleyerek şikayet ve itirazlarının kabulüne, takibin ve ödeme emrinin iptaline, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
Borçlunun başvurusu tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilse dahi yasal yedi günlük süreden sonradır. O halde borçluya yapılan ödeme icra tebliğlerinin usulüne uygun olduğu ve yasal sürede itiraz edilmediği, gecikmiş itiraz olarak da maninin kalktığı tarihten itibaren üç gün içinde icra mahkemesine başvurmadığı..." gerekçesi ile süre aşımı nedeniyle "davanın reddine" karar verilmiştir....
G E R E K Ç E : 6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir.6183 sayılı kanun 55.maddesi ödeme emrine karşı itiraz süresini 7 gün olarak belirlemişken 01.01.2018 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle süre 15 gün olarak değiştirilmiştir. 6183 sayılı Yasa'nın 102. maddesinde, kamu alacağının vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren beş yıl içinde tahsil edilmemesi halinde zaman aşımına uğrayacağı düzenlenmiş, aynı Yasa'nın 103 ve 104. maddelerinde ise zaman aşımını kesen...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 06.01.2021 tarihinde TK 21/2 göre muhtara teslim edilerek usule ve yasaya uygun bir şekilde tebligat yapıldığını, tebliğ edilen ödeme emrine davacı borçlu tarafından süresinde itiraz edilmediğini, dava konusu icra takibinin kesinleştiğini, 29.01.2021 tarihinde ise borçtan kurtulmak amacı ile borçlu tarafından usulsüz tebligat iddiasıyla açılan dava neticesinde mahkemenin hukuka aykırı bir şekilde şikayetin kabulüne karar verdiğini, verilen kararda aleyhlerine vekalet ücretine hükmedilmesinin de yasaya ve usule aykırı olduğunu bu nedenlerle mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayeti ile usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin 27/01/2021 tarihi olarak tespiti talebine ilişkindir. Borçluya takip dosyasından çıkartılan tebligatlar incelendiğinde; Beyazıt Mah. 1. Teknik Sok....
ve tamamına açıkça itiraz ettiğini, müvekkilinin ikamet adresinin Osmaniye İli olup yetkili icra dairesinin Osmaniye İcra Daireleri olduğunu belirterek usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emrinin iptaline, gecikmiş itirazlarının kabulüne ve Mersin 5.İcra Dairesinin yetkisizliğine, hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Böyle bir durumda 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32.maddesi uyarınca öğrenme tarihi tebliğ tarihi kabul edileceğinden, itiraz süresi de bu tarihten başlayacaktır. Somut olayda ise borçluya usulsüz de olsa tebliğ edilmiş bir ödeme emri bulunmadığından 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32.maddesinin uygulanma imkanı yoktur. Ayrıca Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre borçluya ödeme emri tebliğ edilmemiş olsa bile alacaklının takibi ve uyuşmazlığı sürdürme iradesinin bulunması halinde itiraz hakkının bulunduğu kabul edilmektedir. Şu hale göre borçluya tebliğ edilmiş bir ödeme emri bulunmadığından, zamanaşımı itirazı İİK.nun 168/5.maddesinde öngörülen yasal sürede olup, mahkemece, alacaklının takibi ve uyuşmazlığı sürdürme iradesinin bulunduğunun belirlenmesi halinde itirazın esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu yöndeki istemin süre aşımı nedeniyle reddi doğru değildir....
Sayılı icra takip dosyası üzerinden 20.07.2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, icra takibi karşı tarafın itirazı olmaksızın kesinleştiğini, ancak daha sonra karşı taraf Ankara ... Müdürlüğü'nün 2018/9111 E., sayılı icra takip dosyasında usulsüz tebligat yapıldığı iddiasıyla Ankara......
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/251 KARAR NO : 2021/2225 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MARMARİS İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2020 NUMARASI : 2020/289 ESAS, 2020/279 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı vekili tarafından müvekkili hakkında Marmaris 2. İcra Müdürlüğünün 2020/1495 E. sayılı dosyası üzerinden başlatılan takip nedeniyle gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, tebligatı alan Votonj F....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dosyasında ödeme emri asıl borçluya çıkarılmış ise de icra dosyasından herhangi bir haciz işlemi yapılmadan 18/03/2021 tarihindeki talepleri üzerine borçlu vekiline icra emrinin 07/04/2021 tarihinde icra müdürlüğü tarafından elektronik tebligat olarak çıkartıldığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Şikayet eden vekilince icra emrinin asile yapıldığı vekile tebliğ edilmediği yönündeki şikayeti dikkate alındığında takip dayanağı ilamda borçlunun vekilinin adının dosya içerisinde yer aldığı anlaşılmış ancak bu durumda icra emirlerinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp vekile de icra emrinin sonradan tebliği ile eksik tebliğ işleminin tamamlanması ile yetinmek gerekeceğinden davacının davasının usulsüz tebligat şikayeti yönünden reddine, icra emrinin vekile tebliği suretiyle takibin devamına" dair karar verildiği anlaşılmıştır....
Fethiye İcra Hukuk Mahkemesinin 30/03/2021 tarih, 2020/607 esas, 2021/252 karar sayılı kararının Dairemizin 17/02/2022 tarih, 2021/1829 esas, 2022/379 karar sayılı kararı ile HMK'nun 353/1- a(6) maddesi uyarınca kaldırılması üzerine yeniden yapılan yargılama sonunda, usulsüz tebligat şikayeti yönünden şikayetin kabulü ile, Fethiye İcra Müdürlüğü'nün 2020/9107 esas sayılı takip dosyası kapsamında şikayetçi borçlu şirket adına yapılan 17/12/2020 tarihli ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun tespitine, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebliğ tarihinin 28/12/2020 olarak düzeltilmesine, davacının yetki itirazının kabulü ile Fethiye İcra Müdürlüğü'nün 2020/9107 Esas sayılı takip dosyasında Fethiye İcra Müdürlüğü'nün yetkisizliğine, yetkili icra müdürlüğünün Edirne İcra Müdürlükleri'nin olduğunun tespitine, karar kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içerisinde yetkisiz Fethiye İcra Müdürlüğü'ne yapılacak istem üzerine takip dosyasının yetkili Edirne İcra Müdürlükleri'ne...