Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borca ve yetkiye itiraz edilmesi üzerine söz konusu takip dosyasının yetkili Develi İcra Müdürlüğü'ne gönderildiğini, icra müdürlüğü tarafından düzenlenen ödeme emrinin davacı/borçluya 17/01/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, vekile tebliğin zorunluluğunun bulunması halinde dahi asile yapılan tebligatın usulsüz kılınmasının mümkün olmadığını, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu, asile yapılan tebligat tarihi ile vekilin öğrendiğini iddia ettiği tarih arasında 10 ay olup, davacı vekilinin yetki itirazında bulunduktan sonra hiçbir şekilde dosyayı takip etmediğini, ödeme emrinin borçlu asile 17.01.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, bu tarihten sonra 22.10.2020 tarihine kadar ne borçlu asilden ne de vekilinden herhangi bir borca itiraz talebi gelmediğini, borçlu asile usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen bu kadar uzun süre avukatına bilgi vermemiş olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ayrıca avukatın da tebligat yapılan...

Mahkemece; Davacının; usulsüz tebligat şikayetinin reddine, gecikmiş itirazının reddine, borca itirazının reddine, şeklinde karar verildiği görülmüştür....

İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, Balıkesir 3. İcra Müdürlüğünün 2019/6535 Esas sayılı takip dosyasında örnek 7 ödeme emri tebliğ tarihinin Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince öğrenme tarihi olarak bildirilen 02.12.2019 tarihi olarak düzeltilmesine ve icra dosyasına da bu hali ile süresinde itiraz edildiği sabit olduğundan mahkememizce takibin durdurulmasına, yetki meselesi hakkında mahkememizce inceleme yapılamayacağından ve takibin ilamsız takip olması sebebiyle davacının bu yöndeki talebinin reddine, takibin iptali ve kötü niyet konularında mahkememizce karar verilemeyecek olması kanaati ile davacının bu yöndeki taleplerinin reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklının tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından 12 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayeti ile birlikte zamanaşımı itirazında bulunduğu, mahkemece borçlunun usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak tespit edildikten sonra, zamanaşımı nedeniyle takibin iptaline karar verildiği görülmektedir....

      Borçlu vekilinin tebligat usulsüzlüğü şikayeti dışındaki diğer talepleri borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre İİK' nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. İcra dairesi yerine, icra mahkemesine yapılan itiraz sonuç doğurmaz. O halde mahkemece borçlunun talebinin tebligat usulsüzlüğü yönünden kısmen kabulü gerekirken borca itiraz niteliğindeki diğer talepleri de kapsar şekilde tümden kabulü isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Davacı Şenay Yılmaz'a ödeme emri 28/12/2019 tarihinde, davacı Oğuz Yılmaz'a ödeme emri 27/12/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davacılar mahkememizde usulsüz tebliğ şikayeti ile borca itiraz davalarını 09/08/2020 tarihinde açmıştır. İİK 168/4. Maddesi gereğince borca ve imzaya itiraz etmek isteyen borçlu yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak borca itirazını bildirmek durumundadır. Davacı takip borçlusu Şenay Yılmaz'a ödeme emri 28/12/2019 tarihinde bizzat tebliğ edilmiş olup, mahkememizde borca itiraz davasını 09/08/2020 tarihinde açtığından süresinde olmayan borca itirazın reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı Oğuz Yılmaz'ın usulsüz tebliğ şikayeti olup, AKS sisteminde kayıtlı olan "Merkez Mah. Güldemet Sok. No:2 İç kapı no:1 Gaziosmanpaşa İstanbul" adresine gönderilen tebligatın iade olması nedeniyle aynı adrese TK 21/2 maddesi şerhli olarak tebligat çıkarıldığı anlaşılmıştır....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, genel haciz yolu ile başlatılan (örnek 7 nolu) takipte İİK'nın 16. maddesine dayalı ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ve borca itiraza ilişkindir. Kocaeli 8. İcra Müdürlüğünün 2021/800 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu aleyhine 7 örnek ilamsız icra takibi başlatıldığı ,ödeme emrinin davacı borçluya 18/01/2021 tarihinde TK 21/2 maddesine göre tebliğ edildiği, iş bu tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddiası ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Şikayet dilekçesinde öğrenme tarihi 28/01/2021 tarihi olarak belirtilmiştir. Öğrenme tarihinin aksi ise ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....

        ŞİKAYET Şikayetçi borçlu vekili şikayet dilekçesinde, ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz yapıldığını, takipten 22.03.2021 tarihinde haberdar olduklarını, borçlunun faal olduğu adresine gönderilen tebligatın "muhatabın adreste ikamet edip etmediğinin tespit edilemediği" belirtilerek iade edilmesi üzerine TK'nın 35. maddesi uyarınca yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, borçlunun adresten ayrılmış ya da taşınmış olmaması nedeni ile adreste bulunmama halinde TK'nın 21.maddesine göre tebligat yapılması gerektiğini, ayrıca arabuluculuk sürecinde borca da itiraz eden vekilleri olduğu halde vekile tebligat yapılmadığını ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde, tebligatın usulüne uygun olduğunu belirterek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ödeme emrinden haberdar olunmadığından bahisle şikayet ve borca borca itiraza ilişkindir. Fatsa İcra Dairesinin 2019/3381 Esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde: Alacaklısının T2 borçlusunun T1 olduğu, toplam 90.000,00TL senet alacağı üzerinden 20/06/2019 tarihli icra takibi başlatıldığı, borçluya tebliğ edildiği ve kıymet takdirine gidildiği, bilirkişi raporunun borçluya 23/12/2022 tarihinde tebliğ olduğu görülmüştür....

          İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emrinin davacı borçluya 14/12/2020 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmasına, İtirazların reddine karar verilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu