Somut olayda borçlunun, şikayet dilekçesinde kendisine yapılan satış ilânı tebliğ işleminin usulsüz olduğu yönünde bir iddiasının mevcut olmadığı görülmektedir. Bu durumda muhatabı tarafından şikayet konusu yapılmadığı halde borçluya satış ilanının tebliğ edilmediği hususu re'sen gözönüne alınarak ihale feshedilemez. Mahkemece, borçlunun ileri sürdüğü diğer fesih sebeplerinin incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı ve ihale alıcısının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle , tahliye talepli icra takibinde müvekkiline tahliye emrinin usulsüz olarak tebliğ edilmiş olduğunu ,dava dilekçesinde tebligat memurunun tebliğ tutanağında beyanına başvurulan komşunun isim ve soy ismini belirtilmediği gibi tebligat parçasının mahalle muhtarlığına bırakıldığı ve bu konuda muhataba haber vermesi gerektiği hususunun komşuya bildirilmediğini, davacı müvekkiline hiç bir komşu veya kapıcı ve yönetici tarafınca tebligat geldiği hususu bildirilmediğini ve müvekkilinin söz konusu tebligatın yapıldığı durumunu ancak 08.09.2022 tarihinde öğrendiğini ve son olarak bu yönleri ile tebligatın usulsüz olarak yapıldığını beyan ederek tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 08.09.2022 olarak kabul edilmesini talep ettiklerini ,mahkeme kararının yerinde olmadığını ,tahliye emrinin, Tebligat Kanunu m. 21/1’e göre muhtara tebliğ edildiğini , tebligat memurunun tebliğ tutanağında beyanına başvurulan komşunun isim ve...
Borçlu 19/10/2017 havale tarihli dilekçesi ile yetkiye ve borca itiraz etmiş, 20/12/2017 tarihinde açılan dava ile itiraz dilekçesi tarihinin tebligatı öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece şikayetin kabulü ile tebligatın usulsüzlüğüne ve öğrenme tarihinin 20/12/2017 tarihi olarak tespitine karar verilmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince; "Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur." Borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. Borçlu, şikayet dilekçesinde ödeme emrinin tebliğ tarihinin, itiraz dilekçesinin verilme tarihi olarak düzeltilmesini istemiştir....
İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kıymet takdirine itirazla birlikte usulsüz tebligat nedeniyle icra muamelesini şikayet istemidir. Dosya kapsamından, asıl takibin ... 7. İcra Müdürlüğünün 2004/3518 E. sayılı dosyada yapıldığı, yazılan talimat üzerine Ümraniye 2. İcra Müdürlüğünden 2005/1301 sayılı dosyada kıymet takdirinin yapıldığı, kıymet takdiri raporunun davacıya ... İcra Müdürlüğünce tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. İ.İ.Y.nın 128/a maddesi uyarınca kıymet takdirine itiraz, raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesine yapılmalıdır. Ancak, kıymet takdirine yapılan itirazın Ümraniye İcra Mahkemesince tefrik edilip elde bırakıldığı, usulsüz tebligata yönelik talep hakkında yetkisizlik kararı verildiği, usulsüz tebligatın ise ... İcra Müdürlüğünce çıkarıldığı anlaşılmakla, ......
Yukarıda belirtilen tüm hususlar hep birlikte değerlendirilerek ödeme emrinin usulsüz tebliğine yönelik şikayetin kabulü ile; şikayet eden aleyhine Ankara 24. İcra Müdürlüğü'nün 2021/4093 Esas takip sayılı dosyası ile yapılan takipte şikayet edene yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu" gerekçesi ile şikayetin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin şikayet eden yönünden 19.04.2021 olarak düzeltilmesine, borca itirazın icra dairesine yapılması gerektiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yetkilisi olduğu şirket aleyhine başlatılan ilamsız tcra takihinden 19/04/2021 tarihinde haberdar olduğunu, 21/04/2021 tarihinde İİK'na göre 3 günlük yasal süre içinde gecikmiş itiraz talebinde bulunduğunu, buna dair tüm bilgi belgeleri de sunduğunu, Ankara 3....
İlk derece mahkemesince, haczedilmezlik şikayeti ve kıymet takdir işlemine yönelik şikayetler hakkında hüküm kurulmuş ise de; şikayetçilere gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ve şikayetçilerden T2 gönderilen 103 davet kağıdının usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayetler hakkında inceleme yapılmadığı ve olumlu/olumsuz bir hüküm kurulmadığı görülmüştür. Usulsüz tebligat şikayetinin incelenmesi, haczedilmezlik şikayetinin yasal 7 günlük sürede yapılıp yapılmadığının tespiti yönünden de önem taşımaktadır....
Borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. (emsal karar, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2017/7857 E 2018/11495 K sayılı kararı) Somut olayda davacı borçluya İİK'nın 103. maddesi uyarınca davetiyenin 24/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, bu tebliğin usulsüzlüğünün ileri sürülmediği, bu haliyle takipten ve ödeme emri tebliğinden haberdar olunan tarihinin 24/10/2019 tarihi olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre şikayetin 24/10/2019 tarihinden itibaren 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde yapılması gerekirken bu sürenin geçirildiği anlaşıldığından, iş bu usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddi gerekmektedir. Mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, esastan reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....
ŞİKAYET Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, usulsüz tebliğden 30.06.2020 tarihinde haberdar olunduğunu, ödeme emri ve 103 davetiyesi tebliğ evrakları üzerinde mühürsüz düzeltme/adres değiştirme işlemleri yapıldığını, tebliğin hangi adrese yapıldığının anlaşılamadığını, bu yolla tebliğlerin tahrif edilerek usulsüz hale getirildiğini, ayrıca tebliğ evrakında belirtilen... isminde bir komşusu bulunmadığını, adı geçen kişinin evrakta imzasının da bulunmadığını, ödeme emri ve 103 davetiyesi tebliğlerinin yapılan tahrifatlar ve beyanı alınan komşunun imzasının olmamasından dolayı usulsüz olduğunu ileri sürerek tebliğin tarihinin 30.06.2020 olarak düzeltilmesini, icra dosyasına yapılan itirazın süresinde olduğunun tespitini ve hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. II....
Bu durumda şikayetin incelenebilmesi için satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğinin ya da ihaleye fesat karıştırıldığının iddia edilmesi ve bunların ispatlanması gerekmektedir. İhaleye fesat karıştırıldığı yönünde bir iddianın mevcut olmadığı görülmektedir. Her ne kadar mahkemece şikayetçiye satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği kabul edilerek ihalenin feshine karar verilmiş ise de, şikayet dilekçesinin tetkikinde sadece ödeme emri ve kıymet takdirinin usulsüz tebliğ edildiğinin ileri sürüldüğü, satış ilanının usulsüz tebliğinin şikayet konusu yapılmadığı anlaşılmıştır....
GEREKÇE: Adi kiraya ve hasılat kiralarına ait takipte borçlu tarafından usulsüz tebliğ şikayetinde bulunulmuş olup ilk derece mahkemesince şikayetin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin 20.02.2020 olarak düzeltilmesine karar verilmesi üzerine alacaklı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir. Yine Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/12- 258 Esas-1991/344 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere “...usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın, bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde, tebligatın usulsüzlüğünü, şikayet yolu ile icra mahkemesi önüne getirmesi gereklidir”. Y.12. HD.nin 2019/851 E. 2019/5126 K....