GEREKÇE: Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine dair şikayet niteliğinde olup davacı vekili şikayetin kabulü ile birlikte ayrıca icra dairesinin yetkisine ve borca da itiraz etmiştir. Tarsus İcra Dairesinin 2022/1243 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı Seçil Yerlikaya tarafından borçlu Gülay Coşkun aleyhine 300.900,00- TL alacağın tahsili amacıyla 09/03/2022 tarihinde kambiyo senetlerine özgü ilamsız takip başlatıldığı görülmektedir....
ın icra mahkemesine başvurusunda; anılan icra dosyalarından kendisine gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emri tebligatının usulüne uygun yapılmadığını, takiplerden 26.08.2014 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürdüğü, ayrıca, söz konusu takiplerin dayanağı bonoya ilişkin ödeme yapıldığı iddiası ile birlikte, borca, faize ve ferilerine itiraz ettiği görülmektedir. Bilindiği üzere; alacaklı tarafından seçilen takibin şekline göre uygulanması gereken İİK'nun 168. maddesinin 5. fıkrası ve yine aynı kanunun 169. maddesine göre; borca itirazın ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda, .......
Dava icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Davalıya gönderilen örnek 13 ödeme emri 29.09.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğu iddiasıyla ... 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/727 Esasına kayıtlı dosyasında şikayet yoluna başvurmuş, yapılan yargılama ile ödeme emri tebligat tarihinin 21.11.2014 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Ne var ki dosya kapsamından usulsüz tebligata ilişkin şikayet dosyasının kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece ... 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 28.01.2015 günlü 2014/727 Esas 2015/67 Karar sayılı şikayet dosyasının kesinleşmesinin beklenmesi ve kesinleşmiş karar örneği dosyaya eklendikten sonra neticesine göre bir karar verilmesi gerekirken, bu husus üzerinde durulmadan işin esasının incelenerek karar verilmesi doğru görülmemiştir....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı vekili tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; usulsüz tebliğ, ödeme emri ile takibin iptali ve haczin kaldırılması istemini içerir şikayet ve borca itirazlara ilişkindir. İcra dosyasının celp ve tetkikinde; alacaklısının Şekerbankası T.A.Ş. olduğu, borçlularının Temiz Ceylan Petrol ürün. Paz. Tic. Ve Ltdi Şti., Galip Temiz, T1 VE Fatma Temiz olduğu, takibin 24/07/2014 tarihinde açıldığı, örnek 7 ödeme emrinin Galip Temiz'e 06/08/2014 tarihinde bizzat kendisine, T1 06/08/2014 tarihinde, Fatma Temiz'e 06/08/2014 tarihinde, Temiz Ceylan Petrol ürün. Paz. Tic. Ve Ltdi.Şti'ne 06/08/2014 tarihinde tebliğ edildiği, anlaşılmıştır....
Taraflar arasındaki ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte hesap kat ihtarı tebliği ve takip talebindeki hesaplanan asıl alacak ve fer'ilerinin miktar ve oranına ilişkin şikayet ile borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabulüne, takibin ve icra emrinin iptaline yönelik taleplerin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu şirket tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu şirket tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca yetkiye ve borca itiraz istemine ilişkindir. Davacının, tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğinde olup, davacı borçlu takibi 25/01/2019 tarihinde öğrendiğini bildirdiğinden, dava yasal süresinde açılmıştır. İİK'nın 65. maddesi hükmünün uygulanabilmesi için, borçluya usulüne uygun olarak tebligatın yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Dava dilekçesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına dayanıldığından, gecikmiş itirazdan söz edilmesi mümkün değildir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verilmesi nedeniyle haciz ve muhafaza işlemlerinin kaldırılması, alacaklıya ödenen paranın geri istenmesi talebinin reddine ilişkin icra memur işlemini şikayettir. Akhisar İcra Müdürlüğünün 2019/2477 Esas sayılı dosyası ile alacaklı davalı tarafından başlatılan ilamsız icra takibine ilişkin olarak, borçlu davacı tarafça Akhisar İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/374 Esas sayılı dosyasıyla ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediği ileri sürülerek, tebliğ tarihinin düzeltilmesinin ve borca itiraz ile takibin durdurulmasının istenildiği, Akhisar İcra Hukuk Mahkemesinin 19/12/2019 tarihli 2019/374 Esas 2019/441 Karar sayılı kararı ile, Bülent İpek'in usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin 27/05/2019 tarihi olarak tespitine, süresinde yapılan borca itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği tartışmasızdır....
Maddesi uygulanarak ödeme emrinin 08/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği, ancak borçlunun tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceği ve dönecekse ne zaman döneceğinin tevsik edilmemesi ile haber verme yükümlülüğüne uyulmadığından yapılan tebliğ işleminin TK'nın 21/1. Maddesine göre usulsüz olduğu anlaşılmakla usulsüz tebliğe ilişkin şikayetin kabulü ile icra dosyasındaki tebliğ tarihinin başkaca bir iddia ve dosyada aksine delil bulunmadığından beyan edilen öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine" karar verilmiştir....
Mahkemece, borçlu vekili tarafından takipten 03/01/2022 tarihinde haberdar olunduğu, şikayet süresi 7 gün olup, dava tarihinde 7 günlük şikayet süresi geçirildiğinden bahisle usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımından reddine karar verilmiş ise de, takip dosyasında davacı T1'na herhangi bir tebligat yapılmadığı, borçlunun yurtdışı adresine tebligat çıkartıldığı, borçlu vekili tarafından takipten haricen haberdar olunduğu belirtilerek 03/01/2022 tarihinde borca itiraz dilekçesi sunulduğu, icra müdürlüğü tarafından 04/01/2022 tarihinde "Ödeme emrine ilişkin tebligat parçasının beklenmesine, itiraz yasal süresinde ise .......
Davacı vekili, bonoya dayalı kambiyo takibinde müvekkili şirketin takip borçlusu şirket olmadığını, unvan benzerliği nedeniyle müvekkili şirkette yapılan haczin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek şikayet yoluyla hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Bu iddiaları ileri sürerken senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürdüğü gibi -kambiyo senetlerine mahsus takipte imzaya itirazın dışındaki tüm itirazlar borca itiraza ilişkin olduğundan- borca itirazda da bulunmuş, bu hususta ayrıca dava açtığını dava dilekçesinde de bildirmemiştir. Haliyle ilk derece mahkemesi davayı imzaya ve borca itiraz olarak görmek suretiyle sonuca gitmiştir....