Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayetinin yanında sair itirazlara ilişkindir. Bursa 12. İcra Müdürlüğü'nün 2020/244 esas sayılı dosyasında, davalı-alacaklı tarafından davacı-borçlu hakkında taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacı-borçlu şirkete 17/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Borçlu şirketin tebligat adresinin, ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı bulunması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının adres araştırmasının yapıldığını Ticaret Sicildeki adresine tebligat yapıldığını, tebligatın usulüne uygun olduğunu, müvekkilinin maddi zarara uğratıldığını belirterek haksız ve usulsüz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Bodrum 2. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, ödeme emri tebliği usulsüzlüğünün tespitine, usulsüz tebliğin 18/09/2020 tarihinde öğrenildiğinin kabulüne, sair itirazların icra müdürlüğünce değerlendirilmesine karar verilmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamı itibari ile; Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlattığı, davacı borçlunun usulsüz tebligat şikayetiyle birlikte yetkiye ve borca itiraz ederek ilk derece mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 19.08.2019 tarihi olarak düzeltilmesine, yetki itirazının kabulü ile Bakırköy İcra dairelerinin yetkisizliğine, süresi içinde talep halinde dosyanın Kırkağaç İcra Dairesine gönderilmesine karar verildiği, kararın davalı vekili tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 39. maddesinde; “Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz” hükmüne yer verilmiştir....

Tebligat Kanunu'nun 35/4. maddesi gereğince, daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmi kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır. Bu madde hükmünün uygulanabilmesi için sözü edilen adrese öncelikle tebligat çıkarılıp tebliğ evrakının tebliğ edilemeden geri dönmesi gerekir. Olayımızda da davacıya çıkarılan ilk tebligat bila tebliğ iade edilmiş, bunun üzerine davacıya TK'nın 35/4 maddesine göre tebligat yapılmış olup davacı hem ilk tebligatın iadesi hususunun hatalı hem de ikinci tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek tebligatın usulsüz olduğunu iddia etmektedir. Tebligat Kanunu ve Tebligat Yönetmeliği, tebliğ belgesindeki işlemin aksinin iddia edilmesi halinde bunun tahkik şeklini ve yöntemini göstermemiştir. Mahkemece, her somut olayın özelliği, cereyan şekli, gerçekleşen maddi olgular en ufak ayrıntılarına kadar göz önünde bulundurup iddia tahkik edilmelidir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ'nin 09/03/2020 tarih, 2020/462 Esas ve 2020/497 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA; 2- Usulsüz tebligat ŞİKAYETİNİN KABULÜ ile İstanbul 25....

İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince: "Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun takip talebinde bildirilen bilinen adresine ödeme emri tebligatının çıkartıldığı, muhatabın çarşıda olması nedeniyle davetiyenin 24/02/2020 tarihinde usulüne uygun olarak muhtara tebliğ edildiği, davacı tarafından usulsüz tebligat şikayetinde bulunulmuş ise de şikayetin yerinde olmadığı yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu anlaşılmakla usulsüz tebligat şikayetinin reddine" dair karar verildiği görülmüştür....

ye yapılan ödeme emrine ilişkin tebligatın, doğrudan 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince yapıldığı gibi Tebligat Kanunu'nun 23/8. maddesi uyarınca, tebligatın adres kayıt sistemindeki adrese yapılması durumunda buna ilişkin kaydın tebliğ evrakı üzerine yazılması zorunlu olduğundan ve şikayete konu 04.05.206 tebliğ tarihli ödeme emri tebliğ evrakında bu kaydın da bulunmadığı anlaşıldığından tebliğ işlemi usulsüz olup, başvuru bu hali ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir. Şikayetçi tarafından gecikmiş itirazda bulunulduğu belirtilmişse de; olayda, İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itirazın koşullarının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu husus Bölge Adliye Mahkemesinin kabulünde olsa da kararın gerekçesinde, usulsüz tebliğe ilişkin olarak kurulacak hükmün, istinaf talebinde bulunan alacaklının aleyhine durum yaratacağı belirtilmiştir....

    Usulsüz tebliğe göre yapılan kesinleştirme kararı da usulsüz olup, davacının talebi kabul edilerek kararın 08.09.2016 tarihli ikinci tebligat tarihi dikkate alınarak kesinleştirilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile tavzih talebinin reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: 21.09.2016 tarihli ek kararın yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      na yapılan gerekçeli karar tebligatlarının Tebligat Kanununun 21/1. maddesi uyarınca yapıldıkları ancak muhatapların çarşıda olduklarına ilişkin bilgileri alınan komşularının isim vermedikleri usulsüz oldukları, 3) Davalılar ..., ..., ... ve ...'ya yapılan gerekçeli karar tebligatlarının aynı konutta oturan yakınlarına tebliğ edildikleri ancak muhatapla tebligatı alan kişilerin yakınlık dereceleri tebligat parçalarından anlaşılamadığından usulsüz oldukları, 4) Davalı Nurettin Ünlü'ye gerekçeli kararın tebliğ edildiğine ilişkin tebligat parçasına da dosyada rastlanılamadığından varsa dosyaya eklenmesi, yoksa; adı geçen davalılara 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararların tebliği ile kanun yoluna başvuru süresi beklenildikten sonra, temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 17.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

        İcra Müdürlüğü’nün 2019/9073 esas sayılı takip dosyasında borçluya yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz yapıldığını, müvekkilinin tüzel kişi olduğunu ve e- tebligat adresinin bulunduğunu, ayrıca merkez adrese değil şubeye tebligat çıkarıldığını, bu nedenle muhtara yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek, öğrenme tarihinin düzeltilmesine ve şikayetin kabulü ile icra takibinin durdurulmasına karar verilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şikayet eden şirketin ticaret sicildeki adresine tebligat çıkartıldığını, yapılan tebligatın usule uygun olduğunu belirterek, şikâyetin reddi gerektiğini savunmuştur. İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...Dosya içeriğine göre; İstanbul 29....

        UYAP Entegrasyonu