Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti, imzaya ve borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulması ile borçlu aleyhine para cezası ve tazminata karar verilmiştir. Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

    İstinafa konu kararın usulsüz tebligat şikayeti ve kambiyo senetlerine özgü takipte imzaya itiraza dair olduğu icra dosyasının incelenmesinde davacı borçluya ödeme emrinin burç mahallesi burçküme evleri no.999/4 Viranşehir adresinde tebliğe çıkarıldığı muhtar beyanını göre muhatabın yurtdışında olduğu nedenle iade edildiği, sonrasında TK'nun 21/2 maddesi şerhli usulüne uygun şekilde hazırlanmış tebligatın 11/11/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacınını tebligatın usulsüzlüğü iddasının komşu araştırması yapılmadığı direk doğrudan muhtara verildiği nerede olduğu araştırılmadan ve 2 nolu ihbarnamenin kapıya asılmadığına yönelik olduğu nazara alındığında tebligat kanunu 21/2 düzenlemesiyle bir ilgisinin olmadığı tebligatın usulüne uygun bulunduğu, bu nedenle usulsüz tebligat şikayetinin esastan reddi ve tebliğ tarihine göre imzaya itirazın süresinde olmadığına dair kararın doğru bu yönleriyle istinaf nedenlerinin ise yerinde olmadığı, tedbir kararı dosya durumuna göre kurulup, İİK'nun 169/...

    Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 31.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise İİK'nun 168. maddesinde öngörülen yasal beş günlük süreden sonra 14.08.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürüp, imzaya itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece; öncelikle, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti hakkında HMK'nun 297. maddesine göre bir karar verilmesi, tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ve itirazın süresinde olduğunun anlaşılması halinde, işin esasının incelenmesi, aksi halde istemin süreden reddi gerekirken, tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayet hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden ve dolayısıyla İİK'nun 168. maddesi uyarınca itirazın süresinde olup olmadığı saptanmadan imzaya itirazın esasının incelenmesi isabetsizdir....

      Ancak, Kanunun 21/1.maddesine göre, tebligat yapılması halinde, tebliğ memuru, tebliğ evrakını tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde, tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de, mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. Somut olayda; davacı şirket adına TK 21'e göre yapılan tebligat, Tebligat Kanunu Ve Tebligatın Uygulanmasına Dair Yönetmeliğe göre usulüne uygundur Davacı tarafından, borca ve imzaya itiraz davasının, ödeme emrinin tebliğinden itibaren, 5 günlük süre içinde açılması gerekmektedir. Tebligatın usulüne uygun olduğu, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 5 günlük süre içinde açılmadığı anlaşıldığından, mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin reddi ile imzaya itiraz davasının süreden reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmesi, hukuken yerinde değildir....

      Mahkemenin önündeki dava münhasıran usulsüz tebliğe ilişkin olup, şikayet süresindedir. İmzaya yönelik itirazın başka bir dosyadan görülmekte olduğu açıktır. Bu nedenle davacıların bu yöndeki istinafları kabule değer değildir. Hükmi şahıslara tebligatın nasıl yapılacağı Tebligat Kanunu 12 ve 13 maddeler de düzenlenmiş olup, somut olayda tebligat Tebligat Kanunu 21.maddeye göre yapılmıştır. Tebligat Kanununda hükmi şahıslara tebligatın 21.maddeye göre tebliğ yapılmasını engelleyen amir bir hüküm yoktur. Mazbata da yazan adres ticaret sicilde yazan adres olmakla tebliğ usulüne uygundur. Davalı yanın istinafına gelince; davalı taraf salt lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemektedir. İİK'nun 363. maddenin 1. fıkrasında istinaf edilemeyen icra mahkemesi kararları tek tek sayılmış bunların dışındaki kararların istinaf edilebilir olduğu hüküm altına alınmıştır....

      Bu durumda Mahkemece, borçlunun usulsüz tebligat şikayeti de bulunmadığına göre istemin süreaşımı nedeni ile reddi kararı usul ve yasaya uygun olup, HMK'nun 355. maddesi uyarınca resen yapılan inceleme sonucunda kararda kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; İstanbul 1....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava konusu uyuşmazlık usulsüz tebligat şikayeti ile imzaya/borca itiraza ilişkindir. Körfez İcra Müdürlüğünün 2019/2072 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlular ve dava dışı borçlu aleyhine bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin davacı borçlu T6 26/11/2018 tarihinde, davacı borçlu şirkete ise 02/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın ödeme emirlerinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile borca itiraz olarak 07/02/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılamada; davalı alacaklının takipten 05/02/2021 tarihinde feragat etmesi nedeniyle, icra dosyası feragat ile kapatıldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2022 NUMARASI : 2021/698 ESAS - 2022/86 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti ve İmzaya İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili T1 ve dava dışı borçlular adına İzmir 8. İcra Dairesi'nin 2020/4231 E....

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti sebebiyle ve takip dayanağı senedin bono vasfında olmadığı iddiasına dayalı borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulsüz tebligat şikayeti bakımından kabulüne, ... 9. İcra Müdürlüğü'nün 2019/8103 E. sayılı dosyasında ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunun ve davacının ödeme emrine 13.08.2019 tarihinde muttali olduğunun tespitine, kambiyo vasfına yönelik şikayet bakımından davanın kabulüne, ... 9. İcra Müdürlüğü''nün 2019/8103 E. sayılı dosyasında takibin iptaline karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....

        GEREKÇE: Uyuşmazlık usulsüz tebliğ şikayeti ile kambiyo senetlerine mahsus takipte imzaya ve borca itiraz niteliğindedir. Mahkemece daha önce verilen kararın davacı vekili tarafından istinafı üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 10....

        UYAP Entegrasyonu