WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dersaadet Cad. 45/6 Tuzla/İstanbul" adresine çıkartılan tebligatın tebliğ edilmeksizin iade edilmesi üzerine alacaklı vekilinin talebi üzerine "Mustafa Akyol Sok. MVK İş Merkezi No:13 Kat:8 Daire:211 Kurtköy Pendik İstanbul" adresine tebligat çıkartılarak 22/02/2019 tarihinde "çalışan tebliğ evrakını almaktan imtina ettiğinden tebliğ zarfı Yenişehir Mahalle Muhtarlığına teslim edilmiş olup 2 nolu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırılmıştır" açıklaması ile Mahalle Muhtarlığına tebliğ edilmiştir. 01/03/2019 tarihinde yapılan şikayet ile şirket adresi ile ilgisi olmayan adrese yapılan tebligatın ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesi istenilmiş, mahkemece şikayetin usulsüz tebligat yönünden kısmen kabulü ile tebligat tarihinin düzeltilmesine, ödeme emrinin iptali talebinin reddine karar verilmiştir. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre davacı aleyhine kira alacağından dolayı tahliye talepli icra takibine gidildiği davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle şikayette bulunduğu ayrıca kefaletin geçersiz olduğu iddiası ile takibin iptalini istediği ve takibe dayanak belgelerin eksik olduğu iddası ile ödeme emrinin iptalini istediği, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde TK21/1 maddesine göre ödeme emrinin davacıya tebliğ edildiği, ancak beyanı alınan kişinin kim olduğunun tebligat parçasına yazılmadığı, ödeme emrinin davacıya usulsüz tebliğ edildiği, davacının 10/10/2018 tarihinde itirazını içerir dilekçe verdiği, yasal süre içerisinde 17/10/2018 tarihinde de davayı açtığı, bu nedenle davalı tarafın istinaf talebinin esastan reddi gerektiği, her ne kadar davacı taraf katılma yolu ile vermiş olduğu istinaf dilekçesinde takibin iptali ve ödeme emrinin iptaline yönelik talepleri hakkında bir karar verilmediğini beyan...

Bu haliyle meşruhattaki ''gittiği'' ifadesi ile muhatabın adreste bulunmadığı tespit edilerek tebellüğe ehil olduğu belirtilmek suretiyle davacının annesine yapılan ödeme emri tebliğ işlemi Tebligat Kanunu'nun 16. maddesi ile Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesine uygun olduğu anlaşıldığından tebligat usulsüzlüğüne yönelik şikayetin reddine karar verilmiştir. Ödeme emrine yönelik şikayet ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük süreye tabidir. Ödeme emrinin davacı/borçluya 07/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği tebliğ tarihinin düzeltilmesi talebi de yerinde görülmediğinden şikayetin yasal yedi günlük süre geçtikten sonra yapıldığı anlaşıldığından bu yöndeki şikayetin süre aşımından reddine karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Tebligat usulsüzlüğüne yönelik şikayetin reddine, Ödeme emrine yönelik şikayetin süre aşım nedeniyle reddine karar verilmiştir....

Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; takip talebinde genel haciz yolu ile takip talep edildiğini, takip dosyasında bir örneği bulunan ve borçluya gönderilen ödeme emrinin örnek 7 olduğunu, borçlunun itirazlarını icra müdürlüğüne yapması gerektiğini, mahkemenin takip dosyasındaki imzalı ve mühürlü ödeme emrini ve takip talebini yok sayarak borçlunun talebi bulunmadığı halde, takip türünü değiştirerek ödeme emrini iptal ettiğini, senet üzerinde yazan adrese ödeme emri tebliğ edildiğini, ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına, davanın tamamen reddine karar verilmesini, şayet tebligatın usulsüz olduğu kanaatine varılıp da dava tamamen reddedilmeyecek olursa, sadece usulsüz tebligatın iptali ile tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; takibin şekli farketmeksizin ödeme emrinin vekile tebliği gerektiğini, asile ödeme emri gönderilmesinin usulsüz olduğunu, lehlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına, ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Başvuru, ödeme emrinin vekil varken asile tebliğ edilmesi nedeniyle iptali talebi, bu talebin kabul edilmemesi/aksi kanaatte olunması halinde ise usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir....

23.09.2020 tarihinde yeniden bir ödeme emri düzenlendiğini, bu ödeme emrinde asıl alacak miktarının 691.718,20 TL, işlemiş faizin 47.425,34 TL olarak değiştirildiğini, birinci ve ikinci ödeme emrinin müvekkili şirketin adresine gönderildiğini ancak tebliğ edilemeyerek son düzenlenen ödeme emrinin normal tebligat yapılmadan müvekkili şirketin adresine Tebligat Kanununun 35. maddesi uyarınca tebliğ edildiğini, alacaklı tarafın sehven ve maddi hata kelimelerini kullanarak alacağın 69.178,20 TL’nin üzerindeki kısmından feragat ettiğini, icra müdürlüğünce azaltılan talebi yeniden artırarak yeni bir ödeme emri düzenlenip tebliğe çıkartılmasının yasaya aykırı olduğunu iddia ederek 23.09.2020 tarihli ödeme emrinin iptaline, Tebligat Kanununun 35. maddesi uyarınca yapılan tebligatın usulsüzlük nedeni ile iptaline, tebliğ tarihinin 16.04.2022 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile birlikte, takibe dayanak yapılan senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, çekin kambiyo vasfının bulunmadığını ileri sürerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti incelenmeksizin icra takibinin itiraz eden borçlu açısından iptaline karar verildiği görülmektedir....

      Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 03.12.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal 5 günlük süreden sonra 24.11.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya ve borca itiraz ettiği, başvurusunda usulsüz tebligat şikayetinde de bulunmasına rağmen mahkemece bu hususların gözardı edilip imzaya itirazın esastan incelenerek sonuca gidildiği görülmektedir. Mahkemece öncelikle usulsüz tebligat şikayeti yönünden inceleme yapılmalıdır. Ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiği sonucuna varılması halinde imzaya ve borca itirazın süre yönünden reddi, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunun tesbiti halinde ise, TK'nun 32. maddesi gereğince tebliğ tarihi düzeltilerek, buna göre itiraz sürede ise işin esasının incelenmesi, aksi takdirde istemin süreden reddi gerekir. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda inceleme yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        Borçlu vekili İcra Mahkemesine başvurusunda usulsüz tebligat şikayetini, ödeme emrinde borcun sebebi ve dayanak teşkil eden belgelerin gösterilmediğini, icra dairesinin yetkili olmadığını ileri sürerek ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 26.03.2021 olarak düzeltilmesini ve yetki itirazının kabulünü, ödeme emrinin iptalini talep etmiş olup Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararda usulsüz tebligat şikayeti ile ilgili değerlendirme yapılmaksızın alacaklı ...’un alacaklı sıfatı bulunmadığı gerekçesi ile ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir. ...’un yetkili hamil olup olmadığı dolayısıyla kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunup bulunmadığı hususu İcra Mahkemelerince ancak İİK’nın 170/a maddesine göre süresinde yapılan itiraz ve şikayetlerde usuli dairesince kendisine intikal eden işlerde re'sen dikkate alınır. 05.12.2019 tebliğ tarihli ödeme emrine ilişkin usulsüz tebliğ şikayeti incelenip ödeme emri tebliğ tarihi düzeltilerek şikayet ve itirazın beş günlük sürede...

          ilgisinin bulunmadığını iddia ederek ödeme emrinin iptali ile icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu