İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı T3 vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, müvekkilinin alacaklı olduğu takip dosyalarında yapılan tebligatların usulüne uygun olması nedeniyle her iki takip dosyasında da yapılan itirazın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, usulsüz tebligat iddiasının soyut kaldığını, ispattan yoksun olduğunu, 10 ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süresinde yetkiye itiraz edilmediğini, ayrıca borca da itiraz edildiğini, kambiyo hukukuna ilişkin borca itirazda İİK'nın 168. maddesi kapsamında belge ile itiraz edilebileceğini, bu belgeye ne deliller kısmında, ne de dava dilekçesinin ekinde yer verilmediğini, borca itirazın da hukuka aykırı olduğunu, gönderilen balıkların bozuk olduğu iddiasına ilişkin müvekkillerine gönderilen bir ihtarname, ihbarname veya açılmış bir dava da bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1894 KARAR NO : 2022/1982 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2022 NUMARASI : 2021/618 ESAS, 2022/316 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ-BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/618 Esas, 2022/316 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 17....
CEVAP : Davalı alacaklı T3 cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin davalının mernis adresine gönderildiğini, davacının usulsüz tebligat yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacı borçluya usulüne uygun tebligatın sağlandığını, usulsüz tebligat yapıldığı iddiasının tamamen hukuka aykırı ve kötü niyetli olup alacaklı müvekkilin mağduriyetine sebebiyet verdiğini, mernis adresinin güncel olup olmadığından davacının sorumlu olduğunu belirterek, şikayetin reddine, takibin devamına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz ititrazları yerinde değil ise de;Genel haciz yolu ile yapılan takipte, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte takip konusu borca, faize ve yetkiye itiraz etmiş, mahkemece borçluya çıkarılan ödeme emri tebligatının öğrenme tarihinin düzeltilmesine ve ... İcra Dairelerinin yetkisiz olduğuna dair yetkisizlik kararı verilmiştir. Hüküm davacı vekilince temyiz etdilmiştir....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca ve imzaya itirazını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, borca ve imzaya itirazın ise reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 22....
Somut olayda, ödeme emrinin “muhatap aranılan saatlerde iş gereği adres dışında olması nedeniyle daimi çalışanı ...... imzasına tebliğ edildi 05.02.2015 ”şerhi ile tebliğ edildiği görülmüş , tebligat adresinin borçlunun ikametgah veya işyeri adresi olmayıp, ... Ltd. Şirketinin ticaret sicil adresi olduğu, tüzel kişiye ait adreste borçluya yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmakla mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca öğrenme tarihi olan 28.09.2015 olarak tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Taşınmazların ilamsız icra yolu ile tebliğine ilişkin takipte borca itirazların icra dairesine yapılması gerekirken, icra mahkemesine yapılması usulsüz olup mahkemece borca itirazların bu nedenle reddi yerine, süreden reddi doğru değil ise de bu istem sonuçta reddedildiği için bozma sebebi yapılmamıştır....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/3902 E. sayılı dosyasında davalı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacıya 20/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ mazbatasının incelenmesinde muhatabın tevziat saatlerinde hanede olmadığını ve işinden dolayı akşam eve geleceğini beyan eden aynı çatı altında oturan evrakı almaya ehil olan eşi Mine Kesik'e tebliğ edildiğinin yazıldığı, bu şekilde tebligatın TK hükümlerine uygun olarak yapıldığı, bu nedenle usulsüz tebligat şikayetinin yerinde olmadığı, bu şekilde ödeme emrinin davacıya 20/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu davanın ise 30/07/2018 tarihinde açıldığı, kambiyo senetlerine özgü takipte itiraz süresinin tebliğden itibaren 5 gün olduğu, itiraz için son günün 25/02/2018 olduğu, dolayısıyla davacı borçluların yasal 5 günlük süreden sonra kambiyo takibinde borca itiraz etmesi nedeniyle borca itirazının süresinde olmadığı gerekçesiyle kambiyo takibine itirazın süre yönünden reddine karar vermiştir...
GEREKÇE: Dava, genel haciz yolu ile ilamsız takipte ödeme emri tebliğinin usule uygun olmadığı şikayeti ile birlikte borca itiraz nedeniyle takibin iptali taleplidir. Dava dilekçesinde açıkça ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği ve öğrenme tarihinin 06/03/2019 olduğu ileri sürüldüğünden ve hukuki nitelendirme hakime ait olduğundan şikayetin ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü şikayeti olduğu, ilk derece mahkemesince bu yönde bir hukuki nitelendirme yapılmasının yerinde olduğu anlaşılmıştır. Bununla birlikte, davalı tarafça istinaf dilekçesinde, tebligatın usule uygun olduğu ve tebliğ tarihi olarak, aksini gösterir delil olmadığı gerekçesiyle davacının bildirdiği tarih kabul edilmiş ise de bu hususta taraflarına delil sunma hakkı verilmediği ileri sürülmüştür. Tebligat Kanunu ve Tebligat Yönetmeliği; tebliğ belgesindeki işlemin aksinin iddia edilmesi halinde, bunun tahkik şeklini ve yöntemini göstermemiştir....
DELİLLER: Afyonkarahisar İcra Dairesinin 2020/12496 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacı borçluya yapılan ödeme emri tebligatı usulsüz olduğundan ödeme emri tebliğ tarihin düzeltilmesine, aldırılan bilirkişi raporlarına göre de senetteki keşideci imzanın davacı borçlu el ürünü olduğu anlaşıldığından davacının imzaya itirazın reddine, tazminat ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, raporun kesin kanaat içermediği, ATK'dan yeniden rapor alınması gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlere özgü takip de takip borçlusu tarafından açılan imzaya itiraz davasına ilişkindir....
ŞİKAYET Şikayetçi borçlu vekili şikayet dilekçesinde, ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz yapıldığını, takipten 22.03.2021 tarihinde haberdar olduklarını, borçlunun faal olduğu adresine gönderilen tebligatın "muhatabın adreste ikamet edip etmediğinin tespit edilemediği" belirtilerek iade edilmesi üzerine TK'nın 35. maddesi uyarınca yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, borçlunun adresten ayrılmış ya da taşınmış olmaması nedeni ile adreste bulunmama halinde TK'nın 21.maddesine göre tebligat yapılması gerektiğini, ayrıca arabuluculuk sürecinde borca da itiraz eden vekilleri olduğu halde vekile tebligat yapılmadığını ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde, tebligatın usulüne uygun olduğunu belirterek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....