Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkeme; tebligat usulsüzlüğü şikayetinin, İİK'nun 16.maddesi uyarınca usulsüz tebliğin öğrenilmesinden itibaren 7 gün içinde icra mahkemesinde ileri sürülmesi gerektiği, aksi takdirde tebligat usulsüzlüğü şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddedileceği, davacı borçluya gönderilen örnek 103 davetiyesinin 24/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlu vekili tarafından 103 davetiyesi tebliğinin usulsüz olduğuna ilişkin bir iddianın ileri sürülmediği, davacı borçlu vekili Stj....

İCRA HUKUK TARİHİ : 13/04/2021 NUMARASI : 2020/495 ESAS- 2021/235 KARAR DAVA KONUSU : USÜLSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili 27/02/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin hakkındaki takibi e devlet aracılığı ile ''yeni 2018 günü öğrendiğini'', çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek, haksız takibin iptalini talep etmiş, mahkemece borca ve imzaya itiraza ilişkin davanın tefriki ile usulsüz tebliğ şikayetinin her iki davacı yönünden de reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından istinaf edilmiş, dairemizin 15/10/2020 tarihli kararıyla istinaf kabul edilerek karar kaldırılmıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda, usulsüz tebliğ şikayetinin davacı T2 yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer şirket yönünden ise esastan reddine karar verilmiştir....

İstinafa konu kararın kambiyo senetlerine özgü takipte usulsüz tebligat şikayeti, yetkiye imzaya ve borca itiraza dair olduğu, davacı vekilinin takibin durdurulmasını talep ettiği, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verildiği, hüküm kısmında sehven İİK'nun 170/a maddesi gereğince iptaline yazılmış ise de kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturmamak için hüküm kısmında düzeltilme yapılmadığı belirtilmiş, yine dava yetkiye itiraz olarak da açılmış olup yargılama sürecinde davacı tarafın yetki itirazından feragat ettiği ancak feragat ile ilgili bir hüküm kurulmadığı görülmüş olup her iki hususun da HMK'nun 353/1- b-2 maddesi gereğince dairemizce yapılan istinaf incelemesi sırasında düzeltilebileceği görülmüştür....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2020 NUMARASI : 2020/452 ESAS- 2020/538 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ-BORCA KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 8....

, bu tarihe göre süresinde tüm borca ve ferilerine itiraz ettiklerini belirterek ödeme emri tebliğ tarihinin 10/05/2022 olarak tespitine ve gecikmiş itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir....

Borçlunun, icra emrine, takip talebine, borca ve tüm fer'ilerine itirazlarını da 7 gün içinde icra dairesine bildirmesi gerekmekte olup, icra dairesi yerine icra mahkemesine başvurması hukuki bir sonuç doğurmayacaktır. Bu nedenle davacının ödeme emrinin iptaline ilişkin şikayetinin reddine" karar verildiği anlaşılmıştır. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, eksik inceleme ve araştırma neticesinde karar verildiğini, tanık dinletilme taleplerinin reddedildiğini, davacının mernis adresinin değiştiğini, kısmen kabul kararı verilmiş olmasına rağmen yargılama masraflarının taraflarına yükletildiğini, tüm bu nedenlerle istinaf başvurularının kabulü ile mahkemece verilmiş olan kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, icra emrinin iptali ve usulsüz tebliğ şikayeti istemine ilişkindir....

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti ile takibin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK md. 16., TK md. 21/2., 667, 670, 675 sayılı KHK'lar, 3. Değerlendirme 1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken HMK'nın 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine ve temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, şikayetçi borçlular ile alacaklı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. VI....

    yönelik bir hüküm tesis edilmediği ve gerekçeye yer verilmediği görülmekle usulsüz tebligat şikayetinin incelenmediği anlaşılmaktadır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti, takibe ve borca itiraza ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davacı tarafından usulsüz tebligat şikayeti ve teminat senedi iddiası ile birlikte, borcun ödendiği, borcun bulunmadığı belirtilerek itirazda bulunulmuş, ancak mahkemece, bu istemlerle ile ilgili herhangi bir hukuki değerlendirmede bulunulmamış ve olumlu ya da olumsuz hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....

    Tebliğ usulsüzlüğüne ilişkin açıkça bir şikayeti olmayan borçlu; İİK.nun 168. maddesinde öngörülen yasal 5 günlük süreden sonra 27.03.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda borca itiraz ettiğini bildirmiştir. İİK'nun 168/ 4-5. maddesi gereğince borçlunun itirazlarını beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekmektedir. Bu durumda mahkemece, açıkça usulsüz tebliğ şikayeti olmayan borçlunun borca itirazının yasal beş günlük süreden sonra yapıldığı nazara alınarak süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek reddedilmesi doğru değil ise de; sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...

      UYAP Entegrasyonu