Açılan davanın usulsüz tebligat şikayeti ile icra dairesinin yetkisine ve imzaya dair olup mahkemece tebligatın usulsüzlüğü ve yetkiye dair inceleme ve kararının doğru olduğu ancak, senet borçlusu davalının imzaya itirazı üzerine davacının kendisi dışında vekilin imza atmadığı veya vekile ait bulunmadığı nedenle imzaya itirazın reddine dair gerekçe ve kararın doğru olmadığı, mahkemece imzaya açıkça itiraz edilmekle ıspat külfeti davalı alacaklıda olmak üzere takip konusu senedin tanzim tarihi itibariyle davacının ve yetki kapsamında ise yetki verilen kişinin imza örneklerinin alınması bunun mümkün bulunmaması halinde davacı ve vekile ait samimi imza örneklerinin davalının gösterdiği yerlerden toplanmak suretiyle getirtilerek takibe konu senetteki imzanın davacının veya vekilinin elinden çıkıp çıkmadığı konusunda rapor almak suretiyle bir hüküm kurulması gerekirken reddi yerinde görülmemiştir....
tarihinden itibaren başladığından, derhal süresi içinde iş bu devayı açtığını, davalıya hiçbir borcunun olmadığını, ödeme tarihi tarafına tebligat kanunu usulüne uygun yapılmadığından borca ve yetkiye itiraz etme hakkı kısıtlanmış olduğu için iş bu davayı açtığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 23/10/2021 tarihinin tespitine, borca ve yetkiye itiraz süresinin 23/10/2021 tarihinden itibaren başlatılmasına, takibin kesinleştirme işleminin ve devamındaki aleyhine yapılmış tüm taşınmaz araç banka haciz ve diğer tüm hacizlerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarih ve 1967/172- 107 sayılı kararında da benimsendiği üzere, beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez (Yargıtay 12.HD'nin 16/06/2020 tarihli, 2019/8587 Esas, 2020/4815 Karar sayılı içtihadı) Somut olayda, davacı borçluya 7 örnek ödeme emri 21/06/2019 tarihinde tebliğ edilmiş ve buna yönelik olarak usulsüz tebligat şikayeti ileri sürülmüştür. Davacı vekili her ne kadar takipten 10/09/2019 tarihinde haberdar olduklarını belirtip 12/09/2019 tarihinde mahkemeye başvurmuş ise de, davacı taraf 07/08/2019 tarihinde bizzat tebliğ edilen kıymet takdiri üzerine takipten haberdar olmuş ve bu öğrenme tarihine göre de İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreyi geçirdikten sonra 12/09/2019 tarihinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ şikayeti ile icra mahkemesine başvurmuştur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2265 KARAR NO : 2022/1072 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2021 NUMARASI : 2021/132 ESAS, 2021/312 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ- GECİKMİŞ İTİRAZ KARAR : Bodrum 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/132 Esas, 2021/312 Karar sayılı dosyasında verilen usulsüz tebligat şikayetinin kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Bodrum 2....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Davalı alacaklı banka tarafından davacı T1 ve dava dışı borçlular aleyhine banka alacağı nedeniyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacının usulsüz tebligat ve borca itiraz istemli iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır. Davacının aleyhine düzenlenen ödeme emrinde davacı T1 (Biçer)'nun takibe dayanak kredi sözleşmesinde müteselsil kefil olarak yer aldığı, kredi sözleşmesinin asıl borçlusunun O.K.H. Biçer İnş... Ltd....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2022 NUMARASI : 2021/54 ESAS 2022/19 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ Şikayeti - İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı dava dilekçesinde özetle; Bursa 6. İcra müdürlüğünün 2018/7635 esas sayılı dosyasında, ödeme emrinden 28/1/2021 tarihinde haberdar olduğunu, tebligat tarihinde adresinin Doğan Caddesi, 62/1 Altınkum Didim, Aydın olduğunu, ayrıca zaman zaman cezaevinde de yattığını, babasına yapılan tebligatın usulsüz olduğunu beyanla borca, ferilerine, yetkiye itiraz dilekçesi gönderdiğini beyanla itirazının kabulüne karar verilmesi talep ve dava etmiştir....
, tebligatın usulsüz olduğunu belirterek İİK.nın 65.maddesine göre gecikmeli yaptıkları itirazın kabulüne, itirazın süresinde yapılmış sayılmasına, borca ve ferilerine itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlunun yasal süresi içerisinde borca itirazda bulunmadığını, davanın süre bakımından reddini talep etmiştir. Mahkemece; 19/04/2021 ödeme emri tebliğ tarihine göre davanın 5 günlük yasal süresinin son günü 26/05/2021 tarihinden sonra açıldığı, davacının usulsüz tebligat şikayeti de olmadığı anlaşıldığından, davanın süre aşımı nedeniyle reddine dair karar verilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2017/399 Talimat sayılı dosyasında yapılan hacizde adı geçen davalılar yönünden kapıya not yapıştırılarak muhtara haber verildiğini, dolayısıyla takipten bu davacıların da haciz tarihinde haberdar olduklarını, ayrıca tebligat T4'un mernis adresine yapılmış olup, tebliğ esnasında Yunus Acan'ın beraber yaşadıklarına dair beyanlarının alındığını, bu şahıslar yönünden de davanın reddi gerektiğini, senedin kambiyo vasfı taşıdığını, hükümle birlikte teminatsız olarak tedbir kararı verilmesinin yerinde olmadığını, ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 16. maddesi uyarınca açılmış usulsüz tebligat şikayeti ile İİK'nun 170/a maddesi uyarınca açılmış kambiyo şikayeti davasıdır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, davacılar T3 ve T1 Manisa 2. İcra Müd.'...
İcra Müdürlüğünün 2019/10169 E. ve 2019/10170 E. sayılı dosyalarında alacaklısı tarafından müvekkiline gönderilen ödeme emrinin, ikametin bulunduğu yere tebellüğ edilmediğini, ödeme emrinin, takip borçlusunun ortağı olduğu şirket adresinin çalışanına yapıldığını, usulsüz tebligatın söz konusu olduğunu belirterek, usulsüz tebligattan kaynaklı itiraz süresinin muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabulü ile, borca ve ferilerine itirazlarının kabulüne, hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....