Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/10/2021 NUMARASI : 2021/834 E. 2021/811 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 13. İcra Müdürlüğü'nün 2021/9868E. sayılı dosyasında, davalı- alacaklı tarafından müvekkil hakkında takip başlatıldığını, müvekkilin 03.09.2021 tarihinde dosyaya itiraz ettiğini, itiraz neticesinde talebinin reddedildiğini, icra müdürlüğü kararının müvekkile tebliğ edilmediği, tebligat usulsüz olup, müvekkilin usulsüz tebliğden 07.10.2021 tarihinde haberdar olduğunu, bunun üzerine icra dosyasına 08.10.2021 tarihinde yeniden dilekçe verdiğini, müvekkile gönderilen ilk tebligatın adresin kapalı olmasından dolayı iade edildiğini, yeniden tebligat yapılması gerekirken TK 21/2 maddesine göre tebligat yapılmasının yersiz olduğunu beyanla; tebliğ tarihinin 07.10.2021 olarak kabulüne karar verilmesini istemiştir....

in 02.04.2012 tarihinde usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca itirazlarını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetçiye yapılan tebligatın usulsüz olduğu tespit edildikten sonra, icra dosyasında şikayetçinin süresinde borca itiraz etmiş olması sebebi ile usulsüz tebligat şikayetini ileri sürmekte hukuki yararı olmadığından davanın reddine karar verildiği görülmektedir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32.maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

    Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 169/a maddesinin 6. fıkrasında borca itirazın esasa ilişkin nedenlerle reddi halinde takibin muvakkaten durdurulmuş olması koşuluyla alacaklının isteği üzerine borçlunun takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükme bağlanmıştır. Somut olayda mahkemece, boçlunun takipten, öğrendiğini beyan ettiği tarihten daha önceki bir tarihte haberdar olduğu tespit edilmiş olup, usulsüz tebliğ şikayeti ve bunun sonucu olarak da borca itirazın süresinde olmadığı görülmektedir....

      a tebliğ edildi, 2 nolu ihbar adrese yapıştırıldı ve isim ve imzadan imtina eden en yakın komşuya haber verildi" açıklaması ile tebliğ edildiği görülmektedir. Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1. maddeleri uyarınca; yapılacak tebliğ işleminde muhatap adreste bulunmaz ise, adreste bulunmama nedeninin araştırılarak komşu (kapıcı, yönetici) beyanının alınması, beyanda bulunan komşunun mutlaka adı ve soyadının tebligat parçasına yazılması gerekir. Tebligat mazbatasına, dağıtıcı tarafından beyanda bulunan komşunun adı ve soyadının yazılmadığı, imzasının alınmadığı ve yine aynı komşunun tesbitine elverişli hangi dairede oturduğu, bayan mı erkek mi olduğu gibi hususların da tespit edilmediği, kim olduğuna dair hiçbir bilgi bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda borçluya çıkarılan ödeme emri tebligatı Tebligat Kanunu'nun 21/1-2 ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1. maddeleri gereğince usulsüzdür....

        Takibe konu çekteki tanzim tarihindeki düzeltme imzasının davacı şirket yetkilisine ait olmadığının tespiti neticesi çekteki tanzim tarihinin 30/06/2019 tarihi bulunduğu ve yasal 10 günlük süresin içerisinde ibraza verilmediği anlaşılmakla çekin kambiyo vasfını kaybettiği gözetilerek davacı yanın imzaya itirazının bu şekilde borca itiraz olarak değerlendirilerek davalı takip alacaklısınca kambiyo vasfına yönelik takip hakkı bulunmadığından İİK 170/a Maddesi uyarınca davacı yönünden takibin iptaline karar vermek gerekmiş incelemenin İİK 170/a Maddesi uyarınca gerçekleştirildiği ilgili maddede tazminat öngörülmediği ve yasal koşulları oluşmadığından taraflarca kabul edilen tazminatın reddine, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile takip dosyasından davacı yana çıkartılan tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ile tebliğ tarihinin TK md. 32 gereği 11/09/2019 tarihi olarak belirlenmesine, davacı yanın yetki itirazının reddine, davacı yanın imzaya itirazının borca yönelik itiraz olarak değerlendirilerek...

        DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 6. İcra Müdürlüğünün 2015/16889 sayılı dosyası ile davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, gönderilen ödeme emrinin 27/11/2015 tarihinde "gösterilen adreste muhatabın yetkili personeli Adile Taşkıran imzası ile tebliğ edildi" açıklaması ile tebliğ edildiğini, ancak söz konusu tebligatın Tebligat Kanunu. Yönetmeliği ve yerleşik yargı kararları kapsamında usulsüz olduğunu, ayrıca TTK'nun 776/1 maddesinin (b) bendine göre , bononun kambiyo vasfında da olmadığını, bu nedenlerle tebligatın usulsüz olmasından dolayı iptaline, tebliğ tarihinin müvekkilince öğrenme tarihi olan 14/07/2016 olarak düzeltilmesinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlunun temyiz itirazlarının REDDİNE, 2-Alacaklının temyiz itirazlarına gelince; Alacaklı tarafından borçlu hakkında bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlu 22.08.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurusunda imzaya itiraz etmiş, mahkemece, senetteki imzanın muteriz borçlu eli ürünü olmadığı kanaatini bildiren Adli Tıp Raporu esas alınarak imzaya itirazın kabulüne, alacaklı aleyhine...

          edilmesine, itirazı süresinde yaptıklarına, bonodaki imzanın tarafına ait olmaması nedeniyle imzaya, borca ve fer'ilerine itiraz ederek takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          Davacı, yapılan tebligatların usulsüz olduğunu beyan ederek icra dosyasından dava tarihi itibariyle haberdar olduğunu ileri sürmüştür. Takibin dayanağı belge, ödeme emri, takip talebi ve ekleri ile ödeme emri tebliğ mazbatasına ait UYAP işlem kütükleri incelendiğinde; davacının ilk defa 13.04.2022 tarihinde uyap vatandaş portal sistemi üzerinden girerek yukarıda belirtilen tüm evrakları okuduğu anlaşılmıştır. Usulsüz tebliğ iddiasıyla birlikte imzaya ve borca itiraza ilişkin dava 28.04.2022 tarihinde açılmıştır. 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 169/1 maddesi atfıyla 168/5. maddesine göre borca itirazın; 170/1 maddesi atfıyla 168/4. maddesine göre imzaya itirazın, ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren 5 gün içinde ileri sürülmesi gerekir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32/1 maddesine göre;"Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır."...

          Usulsüz Tebliğ Şikayeti Yönünden; Somut olayda; şikayetçi borçlu şirketler adına çıkartılan ödeme emrine ilişkin tebligatların, "Adreste Daimi Çalışan Yetkili:...Tebliğ Edildi." şeklinde matbu bir kaşe basılmak ve noktalı kısma, "Melda Arıkan" ismi yazılmak surteiyle,16/09/2020'de tebliğ edildiği görülmekte ise de, yetkilinin veya tüzel kişinin, o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde, vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş kişinin mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmaması halinde, bu husus tebliğ mazbatasında belirtilerek diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılabileceği hususu gözetilmeksizin yapılan tebligat, Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddeleri ile Yönetmeliğin 21. maddeleri hükümlerine aykırı olup, mahkememizce bu nedenle, ödeme emirlerinin usulsüz olarak tebliğ edildiği sonuç ve kanaatine varılmıştır....

          UYAP Entegrasyonu