WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda tebligat mazbatasında beyanı sorulan ve haber bırakılan kişinin adı soyadı ve sıfatı ile imzadan imtina ettiği ve muhatabın geçici olarak işe gittiği hususlarının açıkça yazıldığı, bu haliyle tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu anlaşılmaktadır. İkinci haciz ihbarnamesi tebliği usule uygun olduğundan davacının birinci haciz ihbarnamesinden de bu tarihi itibarıyla haberdar olduğunun kabulü gerekir ki buna göre de birinci haciz ihbarnamesine yönelik şikayet süresinde değildir. O halde davacı tarafın birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayeti yerinde değildir....

takibinde, şikayetçi üçüncü kişiye 89/1, 2 ve 3. haciz ihbarnamelerinin gönderildiği, şikayetçinin haciz ihbarnamelerinin tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğunu ve ihbarnamelerin yasaya uygun düzenlenmediğini ileri sürerek her üç ihbarnamenin de iptaline karar verilmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesince şikayetin süreden reddine hükmedildiği, şikayetçi yanca istinaf yoluna başvurulması üzerine, bölge adliye mahkemesince şikayetçinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yerine; usulsüz tebligat şikayetinin sürede olmadığından reddine, 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinde 89. maddenin 2,3,4 ve 5. fıkraları bildirilmediğinden ve bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan, usulüne uygun 89/1 ve 89/2 çıkarılmadan 89/3 gönderilemeyeceğinden bahisle, ihbarnamelerin usule uygun düzenlenmediğine ilişkin şikayetin kabulü ile haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....

    İcra Müdürlüğü'nün 2017/6271 esas sayılı dosyasında takip borçlusunun Nurettin Şara olup müvekkillerinin kendisiyle görüşmediğini, asıl borçluya borçlarının da bulunmadığını, haciz ihbarnamesinde gösterilen tutar ile müvekkillerine gönderilen borç muhtırasındaki miktarın da farklı olduğunu, müvekkilleri T6 ile Remezan Şara'ya yapılan 89/3 haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, müvekkilleri T6 ve muris Remezan Şara'ya gönderilen 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihinin 24.06.2021 tarihi olarak tespitine, haciz ihbarnamelerinin iptali ile takibin müvekkilleri açısından durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı/alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; 89/3 haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, davanın süresinde açılmadığını, davanın reddi gerektiğini belirtmiştir. İlk derece mahkemesince; Şikayetin reddine dair karar verilmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/11/2021 NUMARASI : 2021/401 ESAS- 2021/634 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğünün 2015/23625 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takip kapsamında müvekkillerine gönderilen İİK'nın 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğunu, T.K'nun 21. Maddesine göre tebligatlarda komşuya haber verilmediğini, muhtara teslim edilen tebligatlarda müvekkillerinin adreste neden bulunmadıkları, bu hususun kimden soruşturularak tespit edildiği ve bu kişinin açık kimliğinin yer almadığını, usulsüz bu tebliğ işleminden 10/07/2021 tarihinde haberdar olunduğunu bildirerek, İİK'nın 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihinin 10/07/2021 olarak düzeltilmesine, takibin iptaline, % 20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir....

    Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Davacı vekili tarafından müvekkiline gönderilen birinci haciz ihbarnamesinin tebliğinin usulsüz olması sebebiyle tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine, buna bağlı olarak ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin iptaline, müvekkili aleyhine yapılan işlemlerin durdurulmasına ve hacizlerin fekkine karar verilmesinin talep edildiği, icra dosyasının incelenmesinde; birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin önce davacının adresine normal yoldan tebliğe çıkartıldığı, çıkartılan ilk tebligatların bila tebliğ iade gelmesi üzerine adresin aynı zamanda davacının mernis adresi olması sebebiyle bu defa mernis adresi olduğuna ilişkin gerekli şerhler verilmek suretiyle yeniden tebliğe çıkartıldığı ve birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin davacıya TK'nun 21/2 maddesi gereğince usulüne uygun tebliğ edildiği, kaldı ki, bir an için haciz ihbarnameleri tebliğinin usulsüz olduğu kabul edilse dahi dava dilekçesinde de...

    İcra Müdürlüğünün 2018/34682 Esas sayılı dosyasındaki alacağına haciz işlendiğini, bu haczin öncesinde gönderilen haciz ihbarnamelerinden kaynaklandığını, 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin müvekkiline tebliğinin usulsüz olduğunu, 89/2, 89/3 haciz ihbarnameleri ile 103 davetiyesinin doğrudan doğruya TK 21/2. maddesine göre tebliğ edildiğini, 89/1 haciz ihbarnamesinin ise öncelikle TK 21/1. maddesine göre tebliğ edilmek istendiği ancak muhatabın adreste bulunmama sebebinin bilmesi muhtemel kişilerden sorularak beyanlarının tebliğ mazbatasına yazılıp imzalatılmadığını, imzadan imtina durumunun belirtilmediğini, TK 21/2. maddesine göre çıkartılan tebligatta adresin kapısı çalınarak adreste bulunanların imzasına tebliğ imkanı tanınmadığını tüm bu usulsüz işlemlerden 10/05/2019 tarihinde haberdar olduklarını, 13/05/2019 tarihinde 89/1'e ve 15/05/2019 tarihinde 89/2'ye itiraz ettiklerini, icra müdürlüğünden 89/3 haciz ihbarnamesinin iptali ile hacizlerin kaldırılmasını talep ettiklerini...

    Bu nedenle mahkememizce usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince şikayetçinin ıttıla tarihi olarak bildirdiği 07/10/2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. " şeklindeki gerekçeyle 1- Davacının sübut bulan şikayetinin KISMEN KABULÜ ile, -Şiran İcra Müdürlüğünün 2019/65 Esas sayılı dosyasında davalı adına çıkarılan 1.haciz ihbarnamesinin 13/06/2019 tebliğ tarihli tebligat kanunu 21/2'ye göre yapılan 1.haciz ihbarnamesi tebliğinin tebligat kanunu ve tebligat yönetmeliğine aykırı olarak usulsüz olarak yapıldığının kabulü ile, işbu 1.haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 07/10/2019 olarak SAYILMASINA, 2- 07/10/2019 tarihi itibariyle İcra Müdürlüğünün dosyasına itirazda bulunulduğu anlaşıldığından 07/10/2019 tarihinden sonra çıkarılmış olan haciz ihbarnamelerinin YAPILMAMIŞ SAYILMASINA ve sonrasında yapılan haciz ve icrai işlemlerin KALDIRILMASINA, 3- Davacı vekilinin takibin...

    karar verilmediğini belirterek haciz ihbarnamelerine itirazlarının kabulüne, tebligatların usulsüz olması sebebiyle borçlu sıfatının kaldırılmasına ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    belirterek birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 09/08/2017 olarak düzeltilmesine, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesince, davanın kabulü ile 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 09/08/2017 olarak düzeltilmesine, 89/2-3 haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verildiği, karara karşı alacaklı tarafından istinaf talebinde bulunulması üzerine, ......

      Temyiz Sebepleri 89/1, 89/2, 89/3 haciz ihbarnamelerinin birbirinden bağımsız düşünülmesi gerektiğini, 89/3 haciz ihbarnamesinin Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmesinden önce bilinen adrese yeniden normal yolla tebligat gönderilmesi gerektiğini, bilinen adrese gönderilen tebligatın iade edilmesi halinde 89/3 haciz ihbarnamesinin Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmesi gerektiğini beyan ederek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ve hacizlerin kaldırılmasına ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Tebligat Kanunu 21. ve 32. maddeleri 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

        UYAP Entegrasyonu