DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, 89/3 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ şikayetine, haciz ihbarnamesindeki miktara itiraza ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Davacı borçlu tarafça, usulsüz tebliğ şikayetinin yanında, haciz ihbarnamesinde gösterilen tutar ile müvekkillerine gönderilen borç muhtırasındaki miktarın da farklı olduğu ileri sürülmüş ancak mahkemece, yalnızca usulsüz tebliğ şikayeti hususunda değerlendirmede bulunulmuş, diğer iddialarla ile ilgili olumlu ya da olumsuz herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....
İcra Müdürlüğü'nün usulsüz tebligatı inceleme yetkisi olmadığından dolayı itiraz ve şikayeti kabil olmak üzere 30.10.2020 tarihinde taleplerinin reddine karar verdiğini, söz konusu icra dosyasına taraflarınca 28.10.2020 tarihinde vekalet sunulmuş olup yine aynı tarihte vekalet harcı yatırıldığını, 18.11.2020 tarih ve saat diliminden sonra icra dosyası içeriğinden bilgi sahibi oluklarını, usulsüz tebligat ve usulsüz tebligata bağlı diğer itirazlarının icra müdürlüğünce itiraz ve şikayeti kabil olmak üzere reddedildiğinin 18.11.2020 tarihinde öğrenildiğini, 7 günlük şikayet süresinin bu tarihten başlatılması gerektiğini, müvekkiline ödeme emrinin Tebligat Kanunun 21. maddesine göre usulsüz olarak tebliğ edildiğini belirterek, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, Bakırköy 11....
Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili adına kayıtlı 3 adet taşınmaz ve 34 XX 195 plakalı araç üzerine konulan ve maaşına konulan ihtiyati haciz işlemi dava konusu alacağı fazlasıyla karşıladığı ve yapılan ihtiyati haciz işleminin taşkın haciz niteliğinde olduğu halde, mahkemece taleplerinin reddedildiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, taşkın haciz şikayeti (icra mahkemesince 85....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2021 NUMARASI : 2021/9 ESAS - 2021/404 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Yetki İtirazı, Meskeniyet Şikayeti KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; mahkeme kararlarının gerekçeli olmasının zorunlu olduğunu, ancak yerel mahkeme kararının gerekçesiz olduğunu, gerekçe de kıymet takdiri yapılmamış olmasının belirtildiğini ancak taşkın haciz tespit için kıymet takdiri yapılmasına gerek bulunmadığını, icra dosyasındaki bilgilerin yeterli olduğunu, taşkın haciz yapıldığı sabit olmakla bunun İİK 85.maddeye aykırı olduğunu, ayrıca müvekkili şirketin faaliyetinin devam etmesi için araçlarında haczinin kabil olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/48. esas sayılı dosyasında, borçlunun taşkın haciz şikayeti üzerine, söz konusu mahkemece yapılan yargılama sonunda, alacaklının borçlu adına Darıca Tapu Müdürlüğü kayıtlarında bulunan taşınmazın değerinin bilirkişi marifeti ile tespit ettirilerek taşınmazın değerinin icra dosya alacağınından fazla olduğu, alacağı karşıladığı gerekçesiyle Darıca Tapu Müdürlüğü kayıtlarında borçlu adına kayıtlı bulunan taşımaz üzerindeki haciz dışında kalan diğer tüm hacizlerin fekkine karar verildiği görülmüştür. Gebze 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nce söz konusu dosyada taşkın hacze ilişkin olarak verilen kararın icra dosyasında daha önceden mevcut bulunan hacizlere ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Taşkın hacze ilişkin söz konusu mahkeme kararından sonra, alacaklı vekilinin icra müdürlüğünden yeniden haciz talebinde bulunması üzerine, icra müdürlüğü tarafından taşkın hacze ilişkin icra mahkemesi kararı gerekçe gösterilerek davacı alacaklının haciz talepleri reddedilmiştir....
İstinaf Sebepleri Şikayetçi 3. kişi, 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğine ilişkin bila tebliğ iade olunan tebligatın, hiçbir araştırma yapılmamış olması, iade tebligat üzerine 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinin TK'nın 21/2. maddesi gereğince yapılmasının da, şikayetçinin kapısına haber kağıdı yapıştırılmaması nedeniyle usulsüz olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi Kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin gerekçesi tekrar edilmekle birlikte, bila tebliğ iade olunan tebligat üzerine 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinin TK'nın 21/2. maddesi gereğince tebliğ edilmesinin usulüne uygun olduğu belirtilerek şikayetçi 3. kişinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi 3. kişi temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Her ne kadar ilk derece mahkemesince usulsüz tebligat şikayeti ve haczedilmezlik şikayeti yönünden esastan karar verilmiş ise de, şikayete konu taşınmazlar üzerinde ipoteklerin bulunduğu, bu ipoteklerin ne tür kredinin teminatı olarak tesis edildiği, haciz tarihi itibariyle ipotekten kaynaklanan borcun devam edip etmediği, ipoteğin fekki şartlarının oluşup oluşmadığı, bu duruma göre zikredilen ipoteklerin haczedilmezlik şikayetine engel teşkil edip etmediğinin araştırılmadığı, engel teşkil eden var ise bu durumda davacının geçinebilmesi için gerekli arazinin bu duruma göre belirlenmesi gerektiği, ancak ilk derece mahkemesince ipotek ile ilgili herhangi bir araştırma yapılmadan ve taşınmazlar üzerindeki ipoteklerden hangisinin zorunlu ipotek olup olmadığı belirlenmeden esastan inceleme ve değerlendirme yapılarak karar verilmesi doğru bulunmamıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Şikayet eden vekilince icra emrinin asile yapıldığı vekile tebliğ edilmediği yönündeki şikayeti dikkate alındığında takip dayanağı ilamda borçlunun vekilinin adının dosya içerisinde yer aldığı anlaşılmış ancak bu durumda icra emirlerinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp vekile de icra emrinin sonradan tebliği ile eksik tebliğ işleminin tamamlanması ile yetinmek gerekeceğinden davacının davasının usulsüz tebligat şikayeti yönünden reddine, icra emrinin vekile tebliği suretiyle takibin devamına" dair karar verildiği anlaşılmıştır....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Mahkemece davacıya ait taşınmazların toplam m2 sinin 150 dönümden fazla olması sebebiyle bu taşınmazların İİK'nun 82/4 maddesi gereğince davacının ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi miktarından fazla olduğundan haczedilmezlik şikayetinin reddine ilişkin kararı yerinde olup taşkın haciz şikayeti yönünden de mahkemece yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi doğrultusunda taşkın haciz şikayetinin kısmen kabulüne karar verilmesinde yasaya aykırılık olmadığı, dosya kapsamı ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....