Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Başvuru; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan icra takibinde usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte imzaya borca itiraz ve İİK'nun 82. maddesine dayanan meskeniyet şikayeti niteliğindedir. İİK'nun 82. maddesinin 1.fıkrasının 12. bendinde yer alan haline münasip evin haczedilmezliği şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 168. maddesinin 4. ve 5. bendine göre; imzaya ve borca itirazın ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup; mahkemece re'sen gözetilmelidir....
Sayılı ilamı ile de sabit olduğu, ilgili ilamda " davacı tarafın dava dilekçesinde belirtilen mükerrerlik iddiasına ve hacizlerin fekki taleplerine yönelik olarak ilk derece mahkemesince hiçbir değerlendirme yapılmadığı " dikkate alınarak davacının mükerrer takip şikayeti ile haczin fekki taleplerinin de süresinden sonra açılması nedeni ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davacının usulsüz tebligat şikayetinin esastan reddine, ödeme emrine eklerin eklenilmediği şikayetinin süre nedeniyle reddine, Davacının mükerrer takip şikayeti ile haczin fekki taleplerinin reddine" karar verildiği görülmüştür....
Anılan hükmün uygulanabilmesi için, borçluya, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır. Şikayetçiye gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmiş olması (gerekçesi aşağıda açıklanacaktır), genel haciz yoluyla ilamsız takiplerde icra mahkemesine yapılan itirazın sonuç doğurmayacak olması nedeniyle mahkemece şikayetin usulsüz tebligat şikayeti olarak nitelendirilip sonuçlandırılmasında isabetsizlik bulunmamaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından davacının aynı dilekçe ile usulsüz tebligat, şikayeti ve gecikmiş itiraz sebeplerine dayanarak icra takibine itiraz davası açtığı ,dilekçe içeriği itibariyle usulsüz tebligat ve gecikmiş itiraz nedenleri ayrıntısı ile incelendiğinde tebligatın yönetmelik ve kanuna uygun olarak T.K.35’e göre tebliğ edildiğinin anlaşılmış olduğu ,gecikmiş itiraz kurumunun kanunda tahdidi olarak sayılmış olduğu ve somut olayda gecikmiş itiraz nedenlerinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/04/2022 NUMARASI : 2021/453 ESAS, 2022/356 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ KARAR : İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/453 Esas, 2022/356 Karar sayılı dosyasında verilen davanın kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 11. İcra Müdürlüğünün 2021/6701 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan takibe 03/08/2021 tarihli dilekçe ile itiraz ettiklerini, itirazlarının süresinde olmadığından bahisle reddedildiğini, ödeme emri tebligatının "Çınarlı Mahallesi, Ankara Asfaltı Cad., No:15, İç Kapı No:421, Konak/ İzmir" adresinde Tamer Kiraz isimli şahsa usulsüz olarak 08/07/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, bu şahsın tebligat almaya yetkili olmadığı gibi şirket çalışanı dahi olmadığını, FMS Tesis.....
No:2C İç kapı No:9 Edirne" adresine tebliğe çıkartıldığı, 09/01/2020 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, daha sonra usulüne uygun tebligat yapılan bu adrese çıkartılan ve bila tebliğ iade gelen herhangi bir tebligat olmadığı halde, normal yolla tebligat çıkartılması yerine, satış ilanının doğrudan tebligat üzerine TK'nın 21/2. maddesine göre tebligat yapılması isteğini içeren şerh verilerek tebliğe çıkartıldığı ve dağıtıcı tarafından da TK'nın 21/2. maddesine göre tebliğ işleminin gerçekleştirildiği anlaşıldığından, yapılan tebliğ işlemi usulsüzdür. Diğer yandan, satış ilanı ihale tarihinden önce tebliğe çıkartılmış ise de; TK'nın 21/2. maddesine göre yapılan tebliğ işlemi ihale tarihinden sonra 09/02/2021 tarihinde yapılmış olup, ihale tarihinden makul bir süre önce usulsüz de olsa tebliğ edilen bir satış ilanı bulunmamaktadır....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, usulsüz tebligat şikayeti ile öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulü talebine ilişkindir. Hatay İcra Dairesinin 2019/1498 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı Bekir Sıddık tarafından borçlu T1 hakkında 14/01/2019 tarihinde genel haciz yoluyla 44.930,57 TL'nin tahsili için takip başlatıldığı, ödeme emrinin "Odabaşı mah. İsmet İnönü cad. T1 apt. No:42 Daire No:38 Antakya HATAY" adresinde TK'nun 21/1 maddesine göre 21/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 18/02/2019 tarihinde icra dairesine borca itiraz dilekçesi verdiği, müdürlükçe süresinde yapılmayan itirazın reddine karar verildiği, davanın 20/02/2019 tarihinde süresinde açıldığı görülmüştür. Borçlu, ödeme emri tebliğ tarihinde "Odabaşı mah. İsmet İnönü cad. T1 apt. No:42 Daire No:38 Antakya HATAY" adresinde oturmadığını belirterek usulsüz tebligat şikayetinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının murafaalı olarak yapılmasına HUMK'nun 438. ve İİK'nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi: 2-Alacaklı tarafından bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibine karşı borçlunun; süresi içerisinde, öncelikle usulsüz tebliğ şikayeti ile hacizlerin kaldırılması ve satışların iptalini, sonra aynı takip dosyası için usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte, yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır....
Maddesine dayalı usulsüz ödeme emri tebliği şikayeti, İİK 170. Maddesine dayalı imzaya itiraza ilişkindir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun kendisine gönderilen tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. Takip dosyasının incelenmesinde; borçluya ödeme emri tebligatı dışında 103 davetiyesi ve kıymet takdir raporu gönderildiği ve 103 davetiyesinin 14/05/2019 tarihinde bizzat tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Açılan davada 103 davetiyesi ve kıymet takdir raporu tebliği işlemlerinin usulsüzlüğüne yönelik bir iddia bulunmamaktadır....
No:14/B2 Adapazarı Sakarya'' olduğu, tebliğ tarihinde adresin değişmiş olduğu, şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresine tebligat çıkarılmadığı, bu durumda şirkete yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu, usule aykırı tebliğe ilişkin hüküm 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesinde ve Tebligat Yönetmeliği'nin 53. maddesinde düzenlendiği, buna göre tebligat usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise geçerli sayılıp, muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabulü gerektiği, tüm bu nedenlerle davacı-borçluya gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz tebliğ edildiği, TK'nın 32. maddesine göre tebliğ tarihinin 29/01/2020 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir....