Şikayetçi borçlunun icra mahkemesine başvurusu, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itiraz niteliğinde olup, takip şekli itibariyle her iki hususunda yasal hak düşürücü süre içerisinde icra mahkemesi nezdinde ileri sürülmesi gerekmektedir. O halde mahkemece öncelikle usulsüz tebligat şikayeti üzerinde durulması, tebligat usulsüzlüğü şikayetinin karara bağlanmasından sonra diğer itirazların süresinde olduğunun anlaşılması halinde esastan incelenmesi, söz konusu itirazın süresinde olmadığının tespiti halinde ise süre yönünden reddi gerekirken tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile ilgili bir değerlendirme yapmadan doğrudan itirazın esastan incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Bu maddenin yürürlük tarihinden önce yapılmış icra takipleri gereğince konulan tüm hacizler, söz konusu fıkra hükümleri dikkate alınarak kaldırılır.” düzenlemesine yer verilmiştir.Bu hükümler birlikte değerlendirildiğinde, bu hükümlerin yürürlüğünden önce devam eden icra takiplerinde konulan hacizlerin kaldırılmasında anılan hükümlerde belirtilen usule uyulması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Bu hükümden, devam eden icra takiplerinde konulmuş hacizlerin kaldırılmasının 5393 sayılı Kanun'a eklenen fıkra hükümleri dikkate alınarak yapılması öngörülmekte olup, 5393 sayılı Kanun'a eklenen 15/son fıkrası uyarınca borçlu belediye, icra müdürlüğüne başvurmadan doğrudan icra mahkemesinden hacizlerin kaldırılması talebinde bulunamaz. Borçlu anılan hükümler uyarınca icra müdürlüğüne başvurarak borca yeter miktarda haczedilebilecek malı gösterdikten sonra, hacizlerin kaldırılmasını talep edebilir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/03/2022 NUMARASI : 2022/37 ESAS 2022/177 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2021/41209 esas sayılı dosyasından yapılan usulsüz tebligat nedeniyle müvekkilinin ödeme emrinden haberdar olduğu 27/10/2021 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine, yetki itirazlarının kabulü ile dosyanın yetkili icra dairesi olan Develi İcra Dairesine gönderilmesine, borca itiraz ettiklerini, senette tahribata itiraz ettiklerini, itiraz ettikleri kambiyo senedinden doğan ana para, faiz, vekalet ücreti, masraf, harç ve diğer alacak türlerine itiraz ederek söz konusu itirazlarının kabulü ile müvekkili aleyhine haksız...
İlk derece mahkemesince; davacının tebligatın usulsüzlüğü şikayetinin, borca, faize ve fer'ilerine itirazları ile takibin iptaline yönelik isteminin ayrı ayrı süreden reddine, davacının hacizlerin kaldırılması talebinin, alacaklı vekilinin icra dosyasına sunduğu 15/09/2020 tarihli talebi ile davacı/borçlu hakkında konulmuş tüm hacizlerin kaldırılması talep edildiğinden konusuz kaldığı anlaşılmakla; bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, dair karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekili yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunmuş, gerekli harçlar yasal süresinde yatırılmıştır....
No:20 Merkez/ ERZİNCAN" adresinin gösterildiğini, bu adreste bulunan başka bir şahsa tebliğ esnasında muhatabın çarşıya gittiği beyanı geçilerek tebligat yapıldığını, müvekkilinin tek adresinin yurt dışı adresi olan "Ahosnstr 34 XX 814 Münchenstein İSVİÇRE" adresi olduğunu, müvekkilinin ikamet etmediği ve hiç oturmadığı bu adrese yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, tebligatı alan kişinin de müvekkili adına tebligatı almaya yetkili kişi olmadığını, açıklanan nedenlerle Erzincan İcra Müdürlüğü'nün 2017/1443 Esas sayılı dosyasında 10.12.2019 tarihli usulsüz tebligat ve borca itirazlarının kabulü ile usulsüz tebligat ve borca itiraz taleplerinin kabulü ile taleplerinin reddine dair 10.12.2019 icra memur işleminin ortadan kaldırılmasına, 13.02.2017 tarihli usulsüz tebligatın iptali ile usulsüz tebligatı öğrendikleri tarih olan 10.12.2019 tarihinin ödeme emri tebliğ tarihi sayılmasına ve bu nedenle süresinde yapmış oldukları itirazın kabulü ile takibin durdurulması ve tüm hacizlerin kaldırılmasına...
Fethiye İcra Hukuk Mahkemesince verilen 17/03/2021 tarih, 2020/55 Esas, 2021/207 Karar sayılı kararının, Dairemizin 17/03/2022 tarih, 2021/1580 Esas, 2022/750 Karar sayılı kararı ile HMK'nun 353/1- (6) maddesi uyarınca kaldırılması üzerine yeniden yapılan yargılama sonunda; usulsüz tebligat iddiasına ilişkin şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine, hacizlerin ve yakalama şerhlerinin kaldırılmasına ilişkin terditli talepler yönünden konusuz kalan şikayetin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrar ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, İzmir 20....
İSTİNAF NEDENLERİ; Davacı borçlu T1 istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, icra takibinin borçlunun ikametgahında yapılması gerektiğinden İcra Dairesi'nin yetkisiz olduğunu, karşı tarafla hiçbir ticari münasebeti olmadığını böyle bir borcunun bulunmadığını belirterek tebligatın iptal edilerek düzeltilmesini, takibin iptali ile karşı taraf aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; ödeme emri tebligatının usulüne uygun olarak yapıldığını, davacının 7 günlük itiraz süresini geçirdiğini, takibin kesinleştiğini dolayısıyla davacının süresinde yapılmayan itirazının dikkate alınmaması gerektiğini belirterek istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ işlemini şikayet ve icra dairesinin yetkisine borca ve ferilerine itiraz niteliğindedir....
Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti, imzaya ve borca itiraz nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile imzaya ve borca itirazın reddine karar verilmiştir. Kararın itiraz eden borçlu vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı itiraz eden borçlu vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Borçlu itiraz dilekçesinde, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, senetteki imzanın davacıya ait olmadığını ve borcunun olmadığını iddia ederek takibin durdurulmasına ve davalının tazminat ve para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat ve hacizlerin kaldırılması şikayetine ilişkindir. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Tebligat adresinin borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı olması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde bu adrese 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir. Tüzel kişiler adına ticaret sicilindeki adreslerine gönderilen tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılmış olması halinde tebliğ memurunun, Tebligat Yönetmeliği'nin 30 ve 31. maddelerindeki koşulları araştırmasına gerek yoktur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/03/2021 NUMARASI : 2020/152 ESAS-2021/112 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....