Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

davalı tarafından yargılama aşamasında ileri sürülmediği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, usulsüz tebligata yönelik şikayetin kabulü ile tebliğ tarihinin 05/09/2018 tarihi olarak düzeltilmesine, takip şekline göre yetkiye ve borca itiraz icra müdürlüğüne sunulması gerektiğinden bu itirazların reddine karar verilmiştir....

Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulüne, 353/1- b-2 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden; davacının usulsüz tebligat şikayetinin reddine, davacının kambiyo vasfına yönelik şikayeti ile yetkiye ve borca itirazının süreden reddine oy birliğiyle karar verilmiştir....

Somut olayda borçluların, dava dilekçesinde takip dayanağı çekte tahrifat yapıldığı, çekin teminat senedi olduğu ve borcun bulunmadığı iddiası ile ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayetini birlikte ileri sürmesi ve yerel mahkemece ilk verilen kararın istinaf incelemesinde Bölge Adliye Mahkemesi’nce usulsüz tebligat şikayeti hakkında karar verilip, daha sonrasında diğer borca itirazlar hakkında karar verilmesi gerektiğinden bahisle ortadan kaldırılmasına rağmen kaldırma kararı sonrası gerek İlk Derece Mahkemesince gerek Bölge Adliye Mahkemesince, iş bu usulsüz tebligat şikayeti hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği görülmektedir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın, 30.12.2021 tarihinde vekaletnamesini Biga İcra Müdürlüğünün 2021/3674 Esas sayılı dosyasına sunduğunu, söz konusu vekaletnamenin Biga İcra Müdürlüğü tarafından 31.12.2021 tarihinde onaylandığını ve davacının borca itiraz dilekçesinin reddedildiğini, İİK Madde 168/5 gereği borca ve yetkiye itiraz süresi 5 gün olduğundan ve vekaletnamesinin de onaylanma tarihi 31.12.2021 tarihi olduğu dikkate alındığında davacının iş bu davayı 5 günlük itiraz süresi geçtikten sonra 10.01.2022 tarihinde açtığını, davacı tarafın süresinden sonra yaptığı yetkiye ve borca itiraz taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde yetkiye ve borca itiraza ilişkindir....

    Mahkemece;" Davacıların yetki itirazı ve İİK'nun 58 ve 61 maddeye aykırı olarak ödeme emrine ilişkin çıkarılan tebliğ mazbatasında dayanak belgenin ekli olarak gönderilmediğinden ödeme emrinin iptaline ilişkin taleplerinin süreden Reddine, Davacıların usulsüz tebligat şikayeti, mükerrerlik şikayeti ve takibe konu senetlerin zorunlu unsurları taşımadığı gerekçesiyle kambiyo vasfına haiz olmadıklarından bahisle takibin iptaline ilişkin taleplerinin Reddine,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....

    Somut olayda, borçlular vekilinin icra mahkemesine -usulsüz tebliğ şikayeti dışındaki- başvurusu (teminat iddiası), İİK.nun 168/5. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, itirazın incelenmesi aynı Kanunun 169/a maddesi gereğince duruşmalı olarak yapılmalıdır....

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti sebebiyle ve takip dayanağı senedin bono vasfında olmadığı iddiasına dayalı borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulsüz tebligat şikayeti bakımından kabulüne, ... 9. İcra Müdürlüğü'nün 2019/8103 E. sayılı dosyasında ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunun ve davacının ödeme emrine 13.08.2019 tarihinde muttali olduğunun tespitine, kambiyo vasfına yönelik şikayet bakımından davanın kabulüne, ... 9. İcra Müdürlüğü''nün 2019/8103 E. sayılı dosyasında takibin iptaline karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....

        Davacının beyanları incelendiğinde; tebliğ tarihinde tatilde bulunduğunu, şehir dışında bulunması nedeniyle haber alır almaz Marmara Adası İcra Müdürlüğü aracılığıyla itiraz ettiğini ancak itiraz süresini bir gün kaçırdığını ve takibe devam edildiğini beyan etmiştir. Ödeme emrinin yapılan incelemesinde; 06.08.2019 tarihinde adreste muhattabın bulunmaması nedeniyle komşusunun muhattabın tatilde olduğu beyanı üzerine ödeme emrinin muhtara teslim edildiği anlaşılmıştır. Anılan tebligatta muhatabın tatilde olduğu belirtildiğinden tevzi saatlerinden sonra adrese dönüp dönmeyeceği netlik kazanmamış olup, tebligat TK'nun 21/1 maddesine ve tebligat yönetmeliği uyarınca usulsüzdür. Borçlunun 20.08.2019 tarihinde Marmara Adası İcra Müdürlüğü aracılığıyla borca itiraz etmesi nedeniyle şikayetçi borçlunun usulsüz tebligattan en geç 20.08.2019 günü itibariyle haberdar olduğu anlaşılmaktadır....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Ön inceleme tutanağında "davanın kambiyo senetlerine özgü takipte usulsüz tebligat, yetki, borca itiraz ve takipten önceki zamanaşımı itirazına ilişkin olduğu görüldü" yazılı olduğunu, oysa ki, davanın ön inceleme tutanağında yazılı olanların yanında "İİK nun 71....

        Komşusu imza vermekten kaçınmıştır." şerhiyle tebliğ edildiği, muhatabın geçici mi kalıcı mı olarak adresten ayrıldığı ve ne zaman döneceğinin araştırılmadığı, bu şekilde borçluya çıkarılan ödeme emri tebligatının Tebligat Kanununun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliğinin 30. maddeleri gereğince usulsüz olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin bu yöndeki istinaf nedeni yerinde görülmemiştir. İİK'nın 62. madde düzenlemesi nazara alındığında ilamsız takip yolunda borca ve yetkiye yönelik itirazların icra müdürlüğüne yapılması gerekir. Müdürlük yerine icra mahkemesine yapılan itiraz hukuki sonuç doğurmaz. Davacı borçlu vekilince icra müdürlüğüne yetkiye yönelik itiraz bildirilmemiş, açılan davada ileri sürülmüştür. Bu durumda davacının yetkiye ilişkin itirazının reddi gerekirken yetki itirazı hakkında bir karar verilmemesi isabetsiz olup, davalı vekili buna dair istinaf talebinde haklıdır....

        UYAP Entegrasyonu