WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLER: Afyonkarahisar İcra Dairesinin 2020/12496 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacı borçluya yapılan ödeme emri tebligatı usulsüz olduğundan ödeme emri tebliğ tarihin düzeltilmesine, aldırılan bilirkişi raporlarına göre de senetteki keşideci imzanın davacı borçlu el ürünü olduğu anlaşıldığından davacının imzaya itirazın reddine, tazminat ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, raporun kesin kanaat içermediği, ATK'dan yeniden rapor alınması gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlere özgü takip de takip borçlusu tarafından açılan imzaya itiraz davasına ilişkindir....

Davacı/borçlu vekili dilekçesinde, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek borca, faize ve fer'ilerene itiraz etmiştir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, İİK'nın 168/3- 4- 5. madde ve fıkraları gereğince, takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayet ile imzaya ve borca itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir....

İcra Müdürlüğünün 2020/217 Esas sayılı dosyaları, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacı borçluya yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu anlaşıldığından, şikayetin kabulü ile davacı borçluya yapılan ödeme emri tebliğ tarihinin 22/02/2021 olarak düzeltilmesine, davacının yetki itirazının kabulü ile Konya icra dairelerinin yetkisizliğine, dosyanın yetkili Karaman İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan tebligat usulsüzlüğü, kambiyo şikayeti ve yetki itirazına ilişkindir....

Ne var ki asile ve vekiline çıkarılan tebligatlarda haczi bildirilen taşınmazların farklı olduğu, şikayete konu 8 no’lu bağımsız bölümün haczine ilişkin 27.05.2014 tarihli 22 örnek davet kâğıdının vekile tebliğ edilmediği görülmektedir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 11. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunlu olup, haczedilemezliği öne sürülen 8 No’lu bağımsız bölümün haczine dair vekile çıkarılmış ve usule aykırı bir tebligat da bulunmadığına göre, olayda usulsüz tebliğ ile ilgili 7201 Sayılı Tebligat Yasası'nın 32. maddesinin uygulama yeri yoktur. Bu itibarla, borçlu vekilinin vekaletnamesini ibrazından sonra 22 örnek davet kağıdının borçlu asile gönderilmesi yasaya aykırıdır. Borçlunun vekili varken asile yapılan tebligat yok hükmünde olup sonuç doğurmaz; bu tebligat ile yasal itiraz ve şikayet süreleri işlemeye başlamaz....

    Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı/alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine karşı borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya,borca ve ferilerine itiraz ettiği, İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin ve imza itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği, karar duruşmasında alacaklı vekilinin yüzüne karşı tefhim veya tebliğden itibaren on günlük istinaf süresinin verildiği, alacaklı vekilinin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf başvurusunda bulunması üzerine İstanbul Bölge Adliye...

      Borçlu, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu da iddia ettiğine göre, mahkemece, öncelikle borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti konusunda inceleme yapılıp, anılan şikayetin yerinde görülmesi halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin düzeltilerek borçlunun diğer itirazlarının incelenmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek, ödeme emri teblgatının usulsüz olup olmadığı ve buna ilişkin şikayetin süresi içinde yapılıp yapılmadığı saptanmadan yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığı, şikayetçi 3. kişiye İİK'nun 89. maddesi uyarınca 1, 2 ve 3. haciz ihbarnamelerinin gönderildiği, süresinde itiraz edilmemesi üzerine 3. kişinin mallarının haczedildiği, 3. kişinin icra mahkemesine yaptığı başvurusunda; haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile birlikte, 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin yok sayılmasını, haciz ihbarnamelerinin içerik yönüyle de iptal edilmesini ve hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece usulsüz tebligata ilişkin...

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/01/2020 NUMARASI : 2019/710 ESAS 2020/7 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Mersin 1.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/710 Esas 2020/7 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı T1 vekili ile davalı vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 5.İcra Müdürlüğünün 2016/16473 esas sayılı dosyası ile müvekkilleri aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığını, tebligat zarfı üzerine TK.21/2 maddesine göre tebligat yapılması şerhi düşülmemesi ve ödeme emrinin eklenmemesi ile açık mavi renk zarf kullanılmaması nedenleri ile ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, TK.21/2 maddesine göre müvekkiline tebligat yapılmadan önce başka bir tebligat daha gönderilmişse de gönderilen bu tebligat takip dosyası içerisinde bulunmadığından müvekkiline doğrudan TK.21/2 maddesine göre tebligat yapılmış sayılmasının gerektiğini, doğrudan TK.21/2...

          İlk derece mahkemesince; borçlu şirket açısından, şikayet dilekçesinde, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu ileri sürmediği halde, borçlunun şikayet dilekçesinde dayandığı vakıaların dışına çıkılıp, re'sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da olmayan ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edilmediğinden davacıların davasını yasal süresi içinde olduğundan bahisle davanın esasının incelendiği görülmektedir. Somut olayda, takip borçlusu şirkete ödeme emri 16/08/2019 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen imzaya itiraz yasal süreden sonra 23/03/2020 tarihinde ileri sürülmüştür. İtiraz dilekçesinde usulsüz tebligat şikayeti bulunmadığına göre imzaya itirazın İİK 168/5 maddesi gereğince süre aşımı nedeniyle reddi gerekir iken işin esasının incelenerek itirazın reddine karar verilmesi isabetsiz ise de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması yoluna gidilmiştir....

            Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarih ve 1967/172- 107 sayılı kararında da benimsendiği üzere, beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez (Yargıtay 12.HD'nin 16/06/2020 tarihli, 2019/8587 Esas, 2020/4815 Karar sayılı içtihadı) Somut olayda, davacı borçluya 7 örnek ödeme emri 21/06/2019 tarihinde tebliğ edilmiş ve buna yönelik olarak usulsüz tebligat şikayeti ileri sürülmüştür. Davacı vekili her ne kadar takipten 10/09/2019 tarihinde haberdar olduklarını belirtip 12/09/2019 tarihinde mahkemeye başvurmuş ise de, davacı taraf 07/08/2019 tarihinde bizzat tebliğ edilen kıymet takdiri üzerine takipten haberdar olmuş ve bu öğrenme tarihine göre de İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreyi geçirdikten sonra 12/09/2019 tarihinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ şikayeti ile icra mahkemesine başvurmuştur....

            UYAP Entegrasyonu