"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, muteriz borçlunun icra mahkemesine başvurusunda tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayette bulunarak, imzaya ve borca itiraz etmesinden sonra, alacaklı vekilinin icra takibinden feragat etmesi üzerine icra müdürlüğünce dosyanın işlemden kaldırıldığı, mahkemece davanın konusunun kalmadığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmektedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı şirket aleyhine bir adet çekten dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacı tarafın usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte takip öncesi zamanaşımı itirazında bulunarak takibin iptalini istediği, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde TK 21/1.madde kapsamında ödeme emrinin tebliğ edildiği, komşuya haber verme yükümlülüğünün yerine getirilmediği, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde de belirtildiği üzere tüzel kişilere TK 21/1.madde kapsamında tebligat yapılması halinde adreste bulunmama nedeninin araştırılmasının gerekmediği ancak komşuya haber verme yükümlülüğünün devam ettiği, bu nedenle usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne ilişkin kararın yasaya uygun olduğu, ayrıca takibe konu çekin keşide tarihinin 15/02/2017 olmasına rağmen bu tarihten itibaren 3 yıllık yasal süre geçtikten sonra takip başlatılması nedeni ile takibin durdurulmasına yönelik verilen kararda da yasaya...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/333 KARAR NO : 2021/2358 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2020 NUMARASI : 2020/104 ESAS, 2020/512 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ-BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/104 Esas, 2020/512 Karar sayılı dosyasında verilen usulsüz tebliğe ilişkin şikayetin reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 17....
DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat ve Kambiyo Şikayeti KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı davalı tarafından müvekkili aleyhine İzmir 1....
Davalı tarafından kambiyo senetlerine mahsus takip başlatıldığı, davacının usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itiraz istemi ile mahkemeye başvurduğu, mahkemece ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği tespit edilmiş ancak ödeme emrinin tebliğinden sonra 103 davetiyesinin tebliğ edildiği, buna ilişkin usulsüzlük iddiasının bulunmadığı, bu haliyle borçlunun ödeme emrinin usulsüzlüğünü en geç 103 davetiyesinin tebliğ tarihi olan 04/11/2019 tarihinde öğrendiği, bu tarihten sonra süresinde şikayet yoluna başvurmadığı gerekçesiyle süre aşımından talebin reddine karar verildiği, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2021 NUMARASI : 2020/112 ESAS- 2021/100 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ -İCRANIN GERİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 29....
Hukuk Dairesi HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul/Kaldırma/Ret İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırklareli İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kambiyo senedine özgü takipte usulsüz tebligat şikayeti, yetki, imza, borca kısmi itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; davacı-borçlunun usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi (05.02.2020) olarak belirlenmesine, İİK'nın 169/a ve 170. maddeleri uyarınca davacı-borçlunun borca itirazının ve imzaya itirazının, yetkiye itirazının ayrı ayrı reddine, Kırklareli İcra Müdürlüğünün 2020/230 esas sayılı takibinin devamına, takip durdurulduğundan İİK'nın 170. maddesi uyarınca davacı-borçlu aleyhine Kırklareli İcra Müdürlüğünün 2020/230 esas sayılı icra dosyasında asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, iş bu icra inkar tazminatının borçludan tahsili ile alacaklıya verilmesine, İİK'nın 170. maddesi uyarınca davacı-borçlu aleyhine...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca usulsüz tebligat şikayeti ve İİK'nın 170/a maddesi uyarınca takibin iptali şikayetidir. Dairemizin 2018/2556 Esas, 2019/1317 Karar sayılı kaldırma kararı doğrultusunda ilk derece mahkemesince ödeme emri tebligatındaki imzanın davacıya ait olup olmadığının tespiti yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, 31/01/2020 tarihli Nedim Uçar imzalı raporda "imzanın T1 eli ürünü olmadığı" belirtilmiş, bu rapor esas alınarak ödeme emri tebligatı usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin kabulüne, kambiyo şikayetinin de süresinde olduğu kabul edilerek, şikayetin esası incelenerek takibin iptaline karar verilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/06/2021 NUMARASI : 2021/315 ESAS 2021/287 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti- İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından müvekkilleri aleyhine Bursa 8....
Somut olayda, davacı borçlu şikayet konusu işlemi 22/03/2018 tarihinde öğrendiğini bildirmiş olup, usulsüz tebligat şikayeti yasal süresindedir. Muhatabın adreste bulunmaması halinde tebliğ memurunun ne şekilde davranması gerektiğini düzenleyen Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30. maddesi, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını araştırma görevini yüklemiştir. Buna göre, tebliğ memuru adreste bulunmama nedenini araştırmakla kalmayıp, yaptığı araştırmanın sonucunu Tebligat Kanunu'nun 23/7. ve yönetmeliğin 35/f bendi gereğince tebliğ evrakına yazarak, ilgilisine imzalatacaktır. Ancak bu şekilde, yapılan işlemin, usulüne uygun olup olmadığı, hakim tarafından denetlenebilir....