WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarlamakla birlikte Mahkemece davacı tarafın, usulsuz tebligat şikayeti hariç diğer tüm şikayet taleplerinin reddedildiğini, ancak usulsüz tebligat yapıldığına ilişin hüküm eksik inceleme sonucunda verilmiş olduğundan hatalı olup istinaf incelemesi sonucunda kaldırılması ve davacının davasının tümden reddine karar verilmesi gerektiğini, İstanbul 3. İcra Müd. 2020/15715 E....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; Davacılar hakkında kambiyo senetlerine mahsus takip başlatıldığı, ödeme emirlerinin davacı asillere 18/02/2017 tarihinde Tebligat Kanunu 21.maddeye göre tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 14/02/2017 tarihinde mahkemeye başvurarak hem usulsüz tebliğ şikayetinde bulunduğu, hemde ödeme emrinin bir takım eksikliklerden dolayı iptalini istediği, mahkemenin 2017/933 E. 2018/119 K.sayılı ilamıyla usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, ödeme emri iptali talebinin kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verdiği, karar doğrultusunda davacılar vekiline tekrar yeni ödeme emri gönderildiği ve 08/03/2018 tarihinde tebliğ edildiği, bu tebliğ üzerine eldeki davanın yani İİK 170/a maddesine dayalı şikayet davasının açıldığı anlaşılmaktadır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, usulsüz tebliğe yönelik şikayet ve kambiyo senedinin niteliğine ilişkin şikayete ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

ın temyiz itirazlarına gelince; Genel haciz yolu ile yapılan takipte borçluların usulsüz tebligat şikayeti ve icra dairesinin yetkili olmadığını iddia ederek gecikmiş itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasını, ödeme emrinin iptalini talep ettikleri mahkemece borçluların takipten 09.07.2015 tarihli haciz tutanağıyla bu tarihte haberdar oldukları ve öğrenme tarihine göre usulsüz tebligat şikayetinin yedi günlük sürede ileri sürülmemiş olması gerekçesiyle diğer itirazların bu aşamada incelenmesine yer olmadığından bahisle istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak, muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde dava dilekçesindeki hususları tekrar etmiş ilaveten mahkeme kararında davaya konu tebligatın yapıldığı tarihlerin doğru olarak yazılmadığını, bu durumun mahkemece mazbatalar incelenmeden karar verildiğini gösterdiğini, ayrıca tebligat üzerinde TK'nın 21/2 maddesine göre tebligat yapılması talebini içerir şerh bulunmamasına rağmen mahkemece bu şerhin bulunduğunun kabul edildiğini, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ve takibin usulsüz tebligat ile kesinleştiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, usulsüz tebligat şikayetine ve borca itiraza ilişkindir. Muğla 2....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, usulsüz tebligat şikayeti ve kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan icra takibinde imza itirazına ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle; alacaklının ödeme emri tebliği talebi sonrasında icra müdürlüğünce yapılan sorgulamaya istinaden borçlunun halihazırdaki mernis adresine göre tebligat çıkartılması sonrasında mernis adresinin değiştirilmesinden kaynaklı sorumluluğun borçluya ait olmasına (Yargıtay 12....

    Mahkeme; şikâyet eden borçlu adına çıkartılan ödeme emrinin ilk olarak borçlunun bilinen adresine tebliğe çıkarıldığı, tebligatın iade edilmesi üzerine, mernis adresine gönderildiği ve TK'nın 21/2. maddesi gereğince tebliğ edildiği, tebligat evrakında, tebligat mazbatasını çıkaran mercii tarafından Tebligat Kanunu’nun 23/1- 8. ve Yönetmeliğin 16/2. maddesi kapsamında “adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca tebligat yapılacağına yönelik meşruhat” verildiği gözetildiğinde, yapılan tebliğ işleminin Tebligat Kanunu’nun 23/1- 8. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 16/2. maddelerine göre usulüne uygun olduğu, resmi belge niteliğindeki tebligat evrakının içeriğinin aksinin şikayet eden tarafça kanıtlanamadığı gerekçesiyle usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, yetkiye ve borca itirazların ise ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 5 günlük sürede ileri sürülmemesi nedeniyle süreden reddine karar vermiştir...

    Davalılar, tebligatın usulsüz yapıldığını ve Türkiye’deki ikemetgahları olan Adalar/İstanbul Mahkemesi’nin yetkili olduğunu savunarak yetkisizlik kararı verilmesini istemişlerdir. Mahkemece, mahkemenin yetkisizliğine, dilekçenin bu nedenle reddine, talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Adalar/İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Yetki itirazı HUMK. 187. maddesindeki ilk itirazlardan olup esasa cevap ile birlikte süresi içinde bildirilmesi gerekmektedir. Somut olayda, dava dilekçesi davalılara yurtdışı tebligat adreslerine tebliğe çıkartılmış ve 18.11.2006 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır. Ancak tebligat parçası dosyaya girmeden önce, davalılar tarafından 10 günlük süre geçtikten sonra 11.12.2006 tarihinde yetki itirazında bulunulmuştur. Yetki itirazı 10 günlük cevap süresi içerisinde yapılmamış olduğundan geçersizdir....

      Hükmi şahıslara ne şekilde tebliğ yapılacağı 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Borçlu şirketin tebligat adresinin, ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı bulunması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1 ya da 35/4. maddelerine göre tebliğ yapılması gerekir. Yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre tüzel kişiler adına ticaret sicilindeki adreslerine gönderilen tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılmış olması halinde tebliğ memurunun, Tebligat Yönetmeliği'nin 30 ve 31. maddelerindeki koşulları araştırmasına gerek yoktur....

      İcra Müdürlüğü'nün 2019/95208 esas sayılı dosyasında ödeme emrinin dosyada vekaleti olmamasına rağmen vekil olarak tarafına tebliğ edildiğini, dosyaya vekaletname sunulmadan vekil olarak tarafına yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, bu nedenle usulsüz yapılan tebligatın iptaline karar verilmesi gerektiğini, vekil olarak temsil edilip edilmeyeceğinin müvekkili tarafından bildirilmeden keyfi olarak UYAP kaydının yapılarak tarafına tebligat çıkarılmasının kanuna ve içtihatlara aykırı olduğunu, taraflar arasında tanzim edilen bonoda yetkili icra müdürlüğü konusunda anlaşmaya varıldığını, takibin Gölcük İcra Müdürlüğü'nde yapılması konusunda anlaşıldığını, ancak takibin Kocaeli İcra Müdürlüğü'nde açıldığını, takibe yetki yönünden itiraz ettiklerini, işlemiş faizin fahiş miktardan fazla olduğunu, kambiyo senetlerine dayalı takipte esas alınması gereken reeskont faizinin takibe konu borç için %9 olmasına rağmen ödeme emrine %19,50 üzerinden hesap yapıldığını, ayrıca %0,3 komisyon adı altında 105,00...

      UYAP Entegrasyonu