HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2265 KARAR NO : 2022/1072 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2021 NUMARASI : 2021/132 ESAS, 2021/312 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ- GECİKMİŞ İTİRAZ KARAR : Bodrum 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/132 Esas, 2021/312 Karar sayılı dosyasında verilen usulsüz tebligat şikayetinin kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Bodrum 2....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/64 E. 2017/266 K. sayılı kararı ile takibin 107.000 TL üzerinden kaldığı yerden devamına şeklinde kararı verildiğini, ilama aykırı olarak takipte hesaplama yapıldığını, yine müvekkiline gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu beyanla, ilama aykırı olarak düzenlenen bakiye borç muhtırasının ve usulsüz olarak müvekkiline gönderilen tebligatın iptaline karar verilmesini istemiştir Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Alacaklı vekili olarak takip dosyasında vekaletnamesinin yer aldığını, davacı borçluya gönderilen bakiye borç muhtırasının son adreslerine tebliğe çıkarıldığını ve alacaklı vekiline de aynı tebligatın yapıldığını, dosya hesabının ilama aykırı olarak düzenlendiği iddiasının icra dairesi işlemi olduğunu takip alacaklısı olarak taraflarına herhangi bir sorumluluğun yüklenemeyeceğini, ilama yönelik yapılan takibin durdurulamayacağını beyan ederek, davanın ve davacı borçlunun tüm iddia ve taleplerinin reddini istemiştir....
İnce Apt.No:18 Kocasinan /Kayseri adresine gönderildiği ve hiçbir araştırma yapılmaksızın, tebligatın, henüz ilk çıkartılan tebligat olmasına rağmen, direk olarak T.K. 21/2.maddesi uyarınca komşu isim ve soyisimi yazılmadan,mahalle muhtarına yasa ve usule aykırı olarak tebliğ yapıldığının, tespit edildiğini, yapılan tebligatın usulsüz ve yasaya aykırı olduğunu, taleplerinin icra müdürlüğünce reddedildiğini, beyan ederek davanın kabulüne, usulsüz tebligatın iptali ile öğrenme tarihi olan 29/09/2022 tarihinin kabul edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi, İİK'nın 58/3., 61/1. maddeleri uyarınca ödeme emrine takip dayanağı belgenin eklenmemesi nedeniyle ödeme emrinin iptali ve borca itiraz istemine ilişkindir. Tebligat Kanunu'nun “Elektronik Tebligat" başlıklı 7/a maddesinin 2. fıkrasında, birinci fıkra kapsamı dışında kalan gerçek ve tüzel kişilere, talepleri halinde elektronik tebligat adresi verileceği, bu durumda bu kişilere tebligatın elektronik yolla yapılmasının zorunlu olduğu, 3. fıkrasında ise; elektronik yolla tebligatın zorunlu bir sebeple yapılamaması halinde bu Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılabileceği düzenlemeleri yer almaktadır. Somut olayda, davacıya çıkartılan ödeme emrinin tebliğ tarihi itibariyle davacının elektronik tebligat adresi açık ve aktif olduğundan, tebligatın elektronik yolla yapılması yasal zorunluluktur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti ile ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. A-DAVACININ ÖDEME EMRİNİN USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ YÖNÜNDEN YAPILAN İNCELEMEDE; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasa'nın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikayete konu 103 davetiyesi ve kıymet takdiri Tebligat Kanunu’na göre işlem yapılmadan tebliğ edilmeye çalışılması nedeni ile usulsüz tebliğ edildiğinden kıymet takdiri ve 103 davetiyesi tebliği hukuka aykırı olduğunu ve iptali gerektiğini, yine usulsüz tebliğ edilen kıymet takdiri ve 103 davetiyesi aynı zarf içerisinde tebliğ edilmiş olup bu iki evrakın hukuken nitelikleri ve itiraz süreleri ayrı olup farklı iki evrakın tek zarfta tebliği bile tek başına hukuka aykırılık olduğunu, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 2l/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğu belirtilerek bu adrese TK' nın 21/2. maddesine göre tebligat yapılacağına dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunlu olup; tebligatı çıkaran mercii tarafından söz konusu şerh verilmeden dağıtıcı tarafından TK' nın 21/2. maddesine göre tebliğ...
Bu itibarla davacı taraf usulsüz tebligat şikayetini 7 günlük süre geçtikten sonra 17.12.2019 tarihinde mahkememize açmış olduğu dava ile ileri süremez. Bu nedenle usulsüz tebligat şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir....
İcra Dairesinin 2020/9711 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı T2 tarafından borçlu T1 hakkında adi kiraya ve hasılat kiralarına ait takipte ödeme emri yolu ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin 18.12.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından 29.12.2020 tarihinde borca itiraz edildiği, icra dairesince süresinde olmayan itirazın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. "Bilinen en son adreste tebligat" başlığını taşıyan 10 maddesinde aynen "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.Şu kadar ki, kendisine tebligat yapılacak şahsın müracaat veya kabulü şartıyla her yerde tebligat yapılması caizdir."hükmü yer almaktadır. Somut olayda, şikayetçi vekili, şikayetçi adına düzenlenen ödeme emri tebligatının, önce bilinen son adrese gönderilecek tebligat ile aşamaların başlaması gerektiğini belirterek usulsüz tebligat şikayetinde bulunmuştur. Tebligat Kanunun 32....
Bu durumda tebligat mazbatasında beyanı sorulan ve haber bırakılan kişinin adı soyadı ve sıfatı ile imzadan imtina ettiği ve muhatabın geçici olarak işe gittiği hususlarının açıkça yazıldığı, bu haliyle tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu anlaşılmaktadır. İkinci haciz ihbarnamesi tebliği usule uygun olduğundan davacının birinci haciz ihbarnamesinden de bu tarihi itibarıyla haberdar olduğunun kabulü gerekir ki buna göre de birinci haciz ihbarnamesine yönelik şikayet süresinde değildir. O halde davacı tarafın birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayeti yerinde değildir....
İcra Müdürlüğünün 2016/35624 Esas sayılı takip dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, takip sürecinde ödeme emrinin birçok adrese tebliğe çıkartılmış olup tebligat 2 kez mercie iade olduğunu, adres araştırması yapılmış ve üçüncü kez çıkartılan tebligat TK'e 21/2ye göre muhtara teslim edildiğini, müvekkilinin icra takibinin varlığından 30.12.2020 tarihinde e-devlet üzerinden tesadüfen haberdar olduğunu ve aynı tarihte dosyaya vekâletname sunarak dosyayı incelemeleri neticesinde icra takibinin usulsüz tebligatla kesinleştirildiğinin anlaşılacağını, tebliğin, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre muhtara yapılması hâlinde tebligat zarfında usulüne uygun meşruhat bulunması gerektiğini ancak somut olayda Tebligat Kanunu 21/2 uyarınca çıkartılan her ne kadar müvekkilin "Fulya Mah. Prof. Dr. Bülent Tarcan Cad....