Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur. Borçluların, dilekçelerinde gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olmaları, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir. Somut olayda; borçlu ...'a yapılan ödeme emrine ilişkin 09.6.2015 tarihli tebligatın, mahkemenin de kabulünde olduğu gibi Tebligat Kanunu'nun 16. maddesi gereğince usulsüz olduğu anlaşıldığından, bu durumda, İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itirazın koşulları bulunmamaktadır....

    ile birlikte tebliğ edilmediğini, bu durumun İİK'nın 58. maddesine açıkça aykırı olduğunu, gecikmiş haklı itirazlarını bildirdiklerini beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve ödeme emri tebliğinin iptali ile tebliğ tarihinin 25/06/2019 olarak düzeltilmesine, dayanak belge gönderilmediğinden ödeme emrinin iptaline, borca gecikmiş itirazların kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından davacı hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde bulunulduğu, davacı vekili tarafından ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile şikayette ve gecikmiş itirazda bulunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacı şirketin elekronik tebligat adresine ödeme emri tebliğe çıkarılmasının zorunluluğu nedeni ile elektronik tebligat adresine yapılan tebligat usulüne uygundur. Davacı vekili itirazın son günü müvekkili şirket yetkilisinin yurt dışına çıktığını ileri sürerek gecikmiş itiraz da bulunmuş ise de usulüne uygun tebligat yapılan borçlunun itirazın son günü yurt dışına çıkması İİK 65. Maddesinde yer alan itiraz etmesine engel mazeret niteliğinde değildir....

    İcra Müdürlüğünün 2011/14986 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, bu dosyadan çıkartılan ödeme emri tebligatının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, dosyanın işlemden kaldırılması ve dosyanın yenilenmesinden sonra 2018/9473 Esas sayısını aldığını, bu dosyadan da müvekkiline usulüne uygun bir tebligat yapılmadığını, yenileme tarihi itibariyle müvekkilinin ikametgah adresinin kentsel dönüşüm nedeniyle yıkıldığını, gönderilen tebligatta ödeme emrinin de bulunmadığını belirterek, usulsüz tebligata itirazının kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin yenileme emrinin gönderildiği 22/01/2020 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamı itibariyle; Borçlu hakkında başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde, borçlunun vekil ile temsil edilmesine rağmen vekil yerine asile ödeme emri tebliğ edildiğini ileri sürerek ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin tespitine, vekile ödeme emrinin tebliğine, gecikmiş itirazın kabulü istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; davanın kısmen kabulü ile icra emrinin borçluya tebliği usulsüz olmayıp, vekiline de icra emrinin tebliğine karar verildiği, kararın davalı vekili tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanması’na Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Anılan bu düzenlemeler gereğince tebligatın vekile yapılması ile yasal süreler işlemeye başlar. Yine bu tarihe göre takip kesinleştirilerek takibe devam işlemleri yapılır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre davacı aleyhine kira alacağından dolayı tahliye talepli icra takibine gidildiği davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle şikayette bulunduğu ayrıca kefaletin geçersiz olduğu iddiası ile takibin iptalini istediği ve takibe dayanak belgelerin eksik olduğu iddası ile ödeme emrinin iptalini istediği, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde TK21/1 maddesine göre ödeme emrinin davacıya tebliğ edildiği, ancak beyanı alınan kişinin kim olduğunun tebligat parçasına yazılmadığı, ödeme emrinin davacıya usulsüz tebliğ edildiği, davacının 10/10/2018 tarihinde itirazını içerir dilekçe verdiği, yasal süre içerisinde 17/10/2018 tarihinde de davayı açtığı, bu nedenle davalı tarafın istinaf talebinin esastan reddi gerektiği, her ne kadar davacı taraf katılma yolu ile vermiş olduğu istinaf dilekçesinde takibin iptali ve ödeme emrinin iptaline yönelik talepleri hakkında bir karar verilmediğini beyan...

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bulanık İcra Müdürlüğü'nün 2015/652 E. sayılı dosyasında İcra Takibinin haksız başlatıldığının, tebligatın usulsüz yapılması sebebiyle müvekkilin süresinde itiraz edemediğini bu sebeple gecikmiş itirazın kabulünü talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının kendisine tebligat çıkarıldığı tarihte ikamet adresinin Tekirdağ olduğunu, tebligat usulsüzlüğünün olmadığını, davacının dava konusu icra takibini 11/10/2016 tarihinde öğrenmiş olduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, paraya çevirme muamelesi bittiği için gecikmiş itiraz hakkı olmadığı gibi gecikmiş itirazda bulunma hakkını kabul anlamına gelmemek kaydıyla gecikmiş itirazda bulunma süresini kaçırmış olduğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    İcra Dairesinin 2020/877 Esas sayılı dosyası ile müvekkili borçlu aleyhine kira alacağına ilişkin ilamsız takibi başlattığını ve Örnek No 7 ödeme emrinin mernis adresine gönderildiğini, ödeme emrinin tebliği için 03/02/2020 tarihinde müvekkili borçlunun adresine geldiğinde evde tebligatı almaya elverişli kimse bulunmaması ve müvekkili borçlunun çarşıda olduğu gerekçesi ile tebligatın muhtara verildiğini, müvekkili borçlu o tarihte ceza evinde olduğundan tebligatı öğrenemediğini ve süresinde itiraz edemediği için takibin kesinleştiğini, müvekkiline ödeme emri gönderildiği tarihte müvekkilinin cezaevinde olup kendisine Samsun 3....

    Borçlu, icra mahkemesine gecikmiş itiraz olarak başvurmuş ise de, dilekçesinde, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürdüğünden, başvurunun usulsüz tebligat şikayeti olarak kabulü ve değerlendirmenin buna göre yapılması gerekmektedir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir....

      göre ve gerekli şerhi içererek ödeme emrinin tebliğe çıkarıldığı, 31.10.2018 tarihinde muhtara teslim edildiği ve 2 nolu haber kağıdının muhatabın kapısına yapıştırıldığı ve bu şekilde usulüne uygun olarak ödeme emrinin davacıya tebliğ edildiği, yine sadece mavi renkte tebliğ zarfı olmamasına ilişkin yönetmeliğe aykırılığın tebligatın usulsüzlüğü sonucunu doğurmayacağı, İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olacağı, davacının gecikmiş itiraz başvurusu için engelinin olduğuna dair gereken belgeleri sunmadığı ve engelini ispat edemediği anlaşıldığından dosya kapsamı, delil durumu, gerekçe değerlendirildiğinde, mahkeme kararında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı görülmekle, istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine...

      UYAP Entegrasyonu