Borçluya ödeme emrinin 16/11/2007 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ilk olarak icra mahkemesine müracaatı ile usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte ödeme emrinin iptali ve zamanaşımı iddiası ile icranın geri bırakılmasını talep ettiği, ... İcra Hukuk Mah.nce yapılan yargılama sonucunda borçlunun diğer talepleri hakkında inceleme ve değerlendirme yapılmadan sadece zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın sadece alacaklı tarafından temyiz edildiği, değerlendirilmeyen şikayet konularına ilişkin borçlunun bir temyizinin olmadığı, alacaklının temyizi doğrultusunda zamanaşımı itirazının süresinde olup olmadığının değerlendirilmesi açısından öncelikle usulsüz tebligat şikayeti hakkında karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verildiği, .......
Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Kararın alacaklı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2021 NUMARASI : 2021/601 ESAS - 2021/633 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı vekili tarafından İzmir 25. İcra Müdürlüğünün 2021/7396 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkiline gönderilen ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkilinin icra takibinden bugün haberinin olduğunu ve itirazda bulunduğunu, bu nedenlerle takibin tedbiren durdurulmasına, şikayetin kabulü ile icra müdürlüğündeki takibin kesinleştirilmesi işleminin ve devamındaki tüm işlemlerin iptaline, hacizlerin kaldırılmasına ve tebliğ tarihinin 14/09/2021 tarihi olarak tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, takip talebinde şikayetçi donatana izafeten hakkında takip yapılan şirketin, takip konusu borçla ilgili olarak şikayetçinin acentası olup olmadığının, dolayısıyla borçlu şirket adına tebligatı alma yetkisinin bulunup bulunmadığının saptanarak, acentası olmadığının anlaşılması halinde takibin iptaline, tebligatı almaya yetkili olduğunun belirlenmesi durumunda ise, ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı tesbit edildikten sonra varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, icra müdürlüğünce usulsüz tebligat şikayetinin reddine yönelik kararın usul ve yasaya uygun olduğundan ve usulsüz tebligat şikayetinin dava dilekçesinde ileri sürülmediğinden bahisle eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; borçlunun usulsüz tebliğ şikayetine ilişkin olan Eskişehir 3.İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/361 E. sayılı dosyasının benzer talep ile aynı sonuçları doğuracağından derdestlik itirazında bulunduklarını, bu dosyanın bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, bu dosyada usulsüz karar verildiğini, iş bu karar kesinleşmediği için hacizlerin kaldırılmadığını ayrıca Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/467 D.İş dosyasından ihtiyati tedbir kararı verildiğini, usulsüz tebliğ şikayeti hakkında karar veren hakimin FETÖ terör örgütüne üye olmakla suçlandığını, borçlunun da FETÖ terör örgütü ile iltisaklı olan ve KHK ile kapatılan Sosyal kuruluşlara üye olduğunun tespit edildiğini, bu nedenle bu karara dayanılarak hacizlerin kaldırılmayacağını iddia ederek davanın reddini istemiştir. III....
tarihi olarak düzeltilecek 10/03/2022 tarihinden önce usulsüz olarak konulan tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
müdürlüğünün kararının iptali ile hacizlerin devamına karar verildiği anlaşılmıştır....
uygulandığını belirterek şikayetin kabulüne, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu tespitine, ıttıla tarihinin 10/10/2019 tarihi olarak düzeltilmesine ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Sayılı dosyasından da 01/11/2019 tarihli kararının iptalinin talep edildiğini ve mahkemece itirazın ancak dava yolu ile yapılabileceğinden bahisle işlemin iptal edildiğini, akabinde müvekkil şirketin mal varlıklarına haciz konulduğunu, usulsüz tebligat işlemine ilişkin kararların kesinleşmesinin arandığından haciz işleminin hukuka aykırı olduğunu belirterek, İzmir 27. İcra Müdürlüğü'nün 2019/12403 E. sayılı dosyasından müvekkil şirkete yapılan usulsüz ödeme emri tebliğ işleminin ve ödeme emrinin iptalini, müdürlükçe konulan haksız hacizlerin kaldırılmasını, takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçelerinde yetkisizlik kararı yanında, usulsüz tebligat yapılması nedeniyle yaptıkları itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini de talep ettiklerini, mahkemece bu hususlarda karar verilmediğini, icra dosyasından yapılan tebligatın usule aykırı olduğunu, icra dairesinin yetkisizliğine dair kararın onanmasına ve usulsüz tebligat nedeniyle diğer talepleriyle birlikte davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir....