Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca ve imzaya itirazda bulunmuş, mahkemece usulsüz tebligat şikayeti yönünden inceleme yapılmaksızın, imzaya itirazın esası incelenerek itirazın kabulüne karar verildiği görülmüştür....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2020/261 ESAS, 2020/402 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; aleyhlerine başlatılan takipte tebligatın müvekkilinin işyeri adresinin bulunduğu mahalle muhtarına tebliğ edildiğini, o tarihlerde müvekkilinin mernis adresinin Viyana / Avusturya olduğunu beyanla tebliğ tarihinin 04/05/2020 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, takip dosyasından konulan hacizlerin kaldırılmasına 11/03/2020 tarihinde karar verildiğini, bu nedenle davacının takip dosyasından en geç bu tarihte haberdar olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 8....

    aykırı olduğunu, esasen müvekkilinin borcu bulunmadığı gibi temerrüt gerçekleşmediğinden faiz talep edilemeyeceğini, ödeme emrinin takip talebi içeriğine uygun düzenlenmediğini, alacak nedeni olarak kiraya dayanılmış ise de, hangi yıl ve aylar kira alacağı olduğunun belirtilmediğini, alacağın belirsiz olduğunu, bu husustaki şikayetin süreye tabi olmadığını ileri sürerek usulsüz tebliğ şikayeti ile borca, faiz ve ferilere itirazlarının kabulü ile takibin ve ödeme emrinin iptaline, hacizlerin kaldırılmasına, borçlu olunmadığının tespitine ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

    İstinafa konu kararın usulsüz tebligat şikayetine dair olduğu, davacı beyanında maaş haczinin 89 haciz ihbarnamesi ile yapılmasının usulüne uygun olmadığını, tebliğlerin taşeron firma işçilerine yapıldığını, davacının iş bu durumdan ancak 13\11\2019 tarihinde şirkete ait bir aracın satışının istenmesi üzerine haberdar olduğunu, banka hesaplarına da usulsüz tebliğ edilen 89 haciz ihbarnameleri ile haciz konulduğunu, hacizlerin iptalini talep etmiş, ilk derece mahkemesince ödeme emrinin ve tebligat parçalarının usulüne uygun olarak gönderildiği, maaş haczine ilişkin tebligat parçası ile İİK 89 haciz ihbarnamelerinin ayrı olarak gönderildiği, yapılan işlemlerin usulüne uygun olduğu nedenle şikayetin reddine karar verilmiş ise de, mahkememizce dosya üzerinden yapılan incelemede kararın eksik ve hatalı olduğu, İİK'nun 89....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; usulsüz tebliğ şikayeti, hacizlerin kaldırılması ve tahsil edilen paranın borçlulara iadesine ilişkindir. 2. Değerlendirme 1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayetçi borçlular vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....

      Sayılı takip dosyasında A- muris borçlu T1'e yapılan tebligata yönelik şikayetin Aktif Husumet Yokluğu nedeniyle REDDİNE, B-Mirasbırakanın vefat tarihi olan 03/09/2020 tarihinden sonra konulan tüm hacizlerin KALDIRILMASINA” karar verilmiştir. Şikayetçiler vekili istinaf başvurusunda özetle; murise yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü hususunda çekişme bulunmadığını, mirasçıların öğrenme tarihinden itibaren usulsüz tebligata ilişkin şikayet hakkının bulunduğunu, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile yetkiye, borca ve zamanaşımına dair itirazların çerçevesinde takibin iptaline karar verilmesini, aksi halde murisinin ağır hastalığının bulunması, takibe itiraz imkanı olmaması nedeniyle geçikmiş itirazın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      ın ise usulsüz tebligat şikayetiyle birlikte takibe dayanak çekte borçlu olmadığından takibin iptali ile hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece her iki borçlunun usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulüne, borçlu ... yönünden takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. 1)Borçlu şirketin temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Borçlu şirket sair şikayetinin yanında hacizlerin kaldırılmasına da talep ettiği, mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verildiği, ancak borçlu şirketin haczin kaldırılması talebi hakkında inceleme yapılmadığı görülmektedir....

        Bu husus gözetilerek mahkemece sadece usulsüz tebligat şikayeti doğrultusunda ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken icra takibinin durdurulmasına da karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun kabulü ile mahkemece verilen kararın HMK'nun 353/(1)-b-2. maddesi uyarınca kaldırılmasına, yerine esasa ilişkin yeniden hüküm tesisine dair aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde, ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetine ilişkindir. Tebligat Kanununun 11. , Avukatlık Kanununun 41. , HMK. 'nun 73, 81 , 82 ve 83. maddeleri uyarınca, vekille temsil edilen işlerde vekile tebligat yapılması zorunlu olup, vekil yerine asile tebligat yapılması usulüne uygun değildir. Somut olayda, davalı alacaklı tarafça davacı borçlu aleyhine başlatılan ilamsız icra takibinde, davalı alacaklı kendisini vekille temsil ettirdiği halde, davacı borçlu tarafın açmış olduğu iş bu davada alacaklı asile dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmek suretiyle, vekil yokluğunda yargılamaya devamla hüküm tesisi cihetine gidilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

        İlk derece mahkemesi; şikayetçi borçluya gönderilen ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat parçası incelendiğinde, şirket yetkilisinin adreste bulunup bulunmadığı ve adrese dönüp dönmeyeceği hususu araştırılmadığı gibi adreste bulunmama nedeninin de araştırılmadığı, tebligat evrakında bu hususa ilişkin her hangi bir şerh veya açıklamaya yer vermeksizin tebligatın doğrudan daimi çalışan açıklaması ile Ali Okhan isimli kişiye yapıldığı, bu haliyle Tebligat Kanunu'nun 12 ve13.maddeleri ile Tebligat Yönetmeliğinin 21.maddesinde belirtildiği şekilde evrakı almaya yetkili bir kişinin olup olmadığı araştırılmaksızın ve yetkili kişi yok ise, bu husus tebliğ evrakına şerh edilmeksizin tebliğ işlemi gerçekleştiğinden, tebligatın usulsüz olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile davacı borçlunun ödeme emrini 20/08/2021 tarihinde öğrenmiş sayılmasına, ödeme emrinin 20/08/2021 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmasına karar verildiğinden, bu tarihten önce konulmuş hacizlerin kaldırılmasına karar vermiştir...

        UYAP Entegrasyonu