Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre yapıldığı ve 2 nolu haber kağıdının hangi adresin kapısına yapıştırıldığı anlaşılamadığından bu hali ile yapılan tebligat işleminin usulsüz olduğu anlaşılmaktadır....
Bu nedenle yapılan tebligat usulsüz olduğundan mahkeme kararının adı geçen davalıya 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenilmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, ........2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ'nin 30/12/2021 tarih, 2021/310 Esas ve 2021/620 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA; 2- Usulsüz tebligat şikayetinin KABULÜNE, Bakırköy 3....
İcra Müdürlüğü'nün 2015/187 Esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin bilinen adresine değil, taşındığı adreslere usulsüz tebligat çıkartılması sebebiyle takipten 02.08.2021 tarihinde haberdar olduğunu, müvekkilinin alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını, alacak için üç yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu ileri sürerek usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ıttıla tarihinin 02.08.2021 olarak düzeltilmesini, borca ve zamanaşımına itirazları sebebiyle takibin durdurulmasını talep etmiştir. II....
Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin "Bilinen adreste tebligat" başlıklı 16/2. maddesinde; ''Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır. Ayrıca başkaca adres araştırması yapılmaz. Tebligat kanunu hükümleri çerçevesinde tebligat kanunu 21/2 ‘nin usulüne uygun olduğunun kabulü için iade ve sair işlemlerin yapılmış olması gerekir. Usulsüz tebligat yapıldığını iddia eden müddeinin iddiasının iade dönen adreste tebligat yapıldığı tarihte oturduğu ve aynı adresin mernis adresi olduğu iddiaları ise incelenmek mecburiyetindir. Usulünce yapılacak araştırma neticesinde gerçek kişinin satış ilanının tebliğ tarihinde iade edilen adreste oturuyor ise tebligatın usulüne uygun yapıldığından bahsedilemeyeceği gibi usulsüz tebligatta başlı başına ihalenin feshini gerektirir....
nın 35. maddesine göre yapılan tebliğ mazbatasının tetkikinde; tebligatın ilgili mahalle muhtarlığına imza mukabilinde teslim edildiğine dair tebligat mazbatasında bir açıklama bulunmadığı, tebligat evrakı üzerinde sadece tebliğ memurunun imzasının bulunduğu görülmekle; yapılan tebligatın usulsüz olduğu mahkemece kabul edilerek, Tebligat Kanun'nun 32. maddesi gereğince şikayet eden borçluya ödeme emrinin tebliğ tarihinin beyan ettiği öğrenme tarihi olan 11.11.2020 olarak tespitine ve icra dosyasına 12.11.2020 tarihinde yasal süresinde verilen itiraz dilekçesi nedeniyle takibin durduğunun tespitine ve konulmuş olan tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin usulsüz tebligat şikayetini kabul edip borca itirazını reddettiğini, itirazın değerlendirileceği merci icra dairesi ise bu durumda icra mahkemesinin bu itirazların mahkemece değerlendirmeye alınamayacağından bahisle karar vermesi gerekirken borca itirazın reddine olarak hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu, usulsüz tebligat şikayeti kabul edilmesine rağmen aleyhine vekalet ücretine hükmedildiğini, davayı kaybeden tarafça ödenmesi gereken vekalet ücretinin davanın kabulüne rağmen taraflarına yükletildiğini belirterek davalının istinaf başvurusunun reddi ile yargılama gideri vekalet ücreti kısmının düzeltilerek onanmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, genel haciz yolu ile ilamsız takipte ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğuna ilişkin şikayet ve borca itirazdır. Mersin 3....
Tüm bunlara göre, ödeme emri borçlu Perihan'a " muhatap adreste bulunamadığı için sürekli ... eşi beyan eden ehil ve reşit olan T1 tebliğ edildi." şerhiyle tebliğe çalışılmış ise de; posta görevlisince muhatap yerine kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muhatapla aynı konutta oturup oturmadığı hususu tespit ve tevsik edilmediğinden ve bu husus hakkında tebligat mazbatasına şerh düşülmediğinden yapılan tebligat usulsüzdür. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E:2012/19303 , K: 2012/30628) Yine benzer nitelikteki Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin E: 2011/12374 , K: 2012/2853 sayılı kararında da "Tebligat yapılan ile davalıların aynı konutta oturdukları tebligat mazbatasına yazılmamış olduğundan yapılan tebligat geçerli değildir" denilmektedir....
Tebliğ memurunun, ödeme emrinin tebliğinde; muhatabın adreste bulunmama sebebini, borçlunun adresinden geçici mi, yoksa sürekli mi ayrıldığını, tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceğini, dönecekse ne zaman döneceğini tevsik etmeden "dışarıda" şeklindeki tebliğ işlemi, 7201 Sayılı Kanun'un 21/1. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 35.maddesi gereğince usulsüzdür. O halde mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince şikayetçinin ıttıla tarihi olarak bildirdiği başvuru tarihi olan 15.04.2014 tarihinin ödeme emrinin tebliğ tarihi kabul edilerek, süresinde İcra Mahkemesi'ne başvurulmasından dolayı diğer ititrazları incelenip oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
gönderilmeksizin bu ihbarnamenin Tebligat Kanunu'nun 21/2....