Görüldüğü üzere, usulsüz yapılan tebligat, mutlaka batıl olmayıp, muhatap tarafından öğrenildiği tarihte geçerli olacaktır (HGK'nun 05.06.1991 tarih, 1991/12-258 E.-1991/344 K. sayılı kararı). Somut olayda; şeklen geçerli olan ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu ilk derece mahkemesince yapılan emniyet araştırması ve nüfüs müdürlüğünün cevap yazısına göre isabetli şekilde tespit edilmiş, öğrenme tarihi borçlunun beyan ettiği öğrenme tarihi olan 12.10.2018 olarak düzeltilmiş ve şikayetin yasal sürede olduğu kabul edilmişse de, dosya arasında mevcut İlçe... Müdürlüğü' nün 13.06.2018 tarihli yazısına göre; davacının 11.06.2018 tarihinde, şikayete konu takip dosyasından konan haciz şerhi baki kalmak kaydıyla plaka değişikliği talebinde bulunduğu, hacizden en geç bu tarihte haberdar olduğu, buna göre şikayetin yasal süresinden sonra 15.10.2018 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır....
tarihinde 103 davetiyesinin bizzat tebliğ olunduğu, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılacağı, usulüne uygun 103 davetiyesi tebliğine rağmen şikayetçi 89 borçlusu tarafından İİK 16. maddesi gereğince süresi dahilinde haciz ihbarnameleri tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğundan dolayı şikayet yoluna başvurulmadığından, bu yöndeki şikayetlerinin süresinde olmadığı, İİK'nun 106 ve 110. maddeler gereğince takip dosyasının işlemden kaldırılması gibi bir hukuki uygulamanın olmadığı, İİK'nun 78/2 maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıl içerisinde haciz istenmesi halinde dosyanın işlemden kaldırılması sözkonusu olacaksa da şikayetçi borçlu T1 aleyhine 05/12/2015 tarihinde menkul haczi yapıldığı, belirtilen yasal süre içerisinde haciz talebinde bulunulduğundan, borçlu aleyhine takibe devam edilebilmesi için borçluya yenileme emrinin tebliğ edilmesini gerektirir yasal zorunluluk bulunmadığı...
dilekçesinin ve yerel mahkeme gerekçeli kararının incelenmesinde, davacı taleplerinin sadece tebligat tarihinin düzeltilmesi olmadığı, davacının aynı zamanda borca itiraz, takibin durdurulması ve haciz işlemlerinin kaldırılması taleplerinin de bulunduğu ve yerel mahkemece tebligat tarihinin düzeltilmesi talebi dışında diğer taleplerinin kabul görmediği; ancak işbu talepler yerel mahkemece kabul edilmediği halde müvekkili kurum lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine gidilmediğinin görülmekte olduğunu bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Buna göre, tebligat adresi hem alacaklı hem de borçlunun adresi olmakla, hasma tebliğ yasağına ilişkin Tebligat Kanunu'nun 39. maddesi hükmüne aykırı olduğundan tebligat usulsüzdür.(Y. 12. HD'nin 2022/6787 E. 2023/866 K. ) Buna göre Mahkemece davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekirken süreden reddi kararının yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Davacı vekili tarafından yargılama sırasında alacağın Harun Çoban'a temlik edildiğinin bildirildiği ve bu kişiye tebligat yapılmasının talep edilmesine rağmen Mahkemece icra dosyasında alacaklı olan Harun Çoban'a herhangi bir tebligat yapılmadan karar verildiği, taraf teşkilinin sağlanmadığı, yine birleşen Kayseri 6....
Ayrıca usulsüz tebligat şikayetine ilişkin kararın infazı için kesinleşmesi gerektiğine dair özel bir yasal düzenleme de bulunmamaktadır. Somut olayda, takibin şekli örnek 7 no'lu ödeme emri ile başlatılan ilamsız takiptir. Daha önce Balıkesir 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/234 esas 2020/301 karar sayılı ilamı ile takip borçlusunun açtığı usulsüz tebligat şikayeti konusunda davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 2020/1827 Esas 2021/135 Karar sayılı ilamı ile davacı tarafın istinaf başvurusu kabul edilerek, HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince kararın kaldırılmasına ve davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne dair karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi HÜKÜM/KARAR : Kısmen kabul/İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması/Yeniden hüküm İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 24. İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile takip dosyasında şikayet konusu ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak belirtilen 18.05.2022 olarak düzeltilmesine, ödeme emrinin iptaline yönelik şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararın alacaklılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalıların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin 18.05.2022 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/1057 Esas sayılı dosyasında kıymet takdirine itiraz ile birlikte usulsüz tebligatın da iptalini istediklerini, mahkemenin tebligatın usulsüzlüğünü değerlendirmeden davayı reddettiğini, müvekkiline yapılan kıymet takdiri raporu tebliğinin usulsüz olduğunu, haberdar olduğu tarihte davayı açtığını, tebligat mazbataları incelendiğinde diğer borçlular ile birlikte müvekkiline yapılan tebligatların aynı tarihte aynı kişiye yapıldığını, aynı kişinin hem diğer borçlunun adresinde hem de müvekkilinin konutunda tebligatı almasının mümkün olmadığını, tebligatı alan şahsın müvekkilinin evinde ikamet etmediğini, tebliğ mazbatasında ismi geçen Eren Gündüz'ün müvekkili ile aynı konutta oturmadığını, böyle bir şahıs ile müvekkilinin ilgisinin olmadığını, kıymet takdir raporunun usulsüz tebliğ edilmesi ve rapora itiraz edilmemesi usulsüz tebligatlar neticesinde ihalenin kesinleştiğini, ihalenin feshine karar verilmesi gerektiğinden kararın kaldırılmasını istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının temyizine ilişkin dilekçenin reddini mutazammın 07.10.2016 tarih ve 2016/16264-20925 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan icra takibine karşı, şikayetçi üçüncü kişi şirketin, borçlunun çalıştığı işyeri olan şikayetçiye gönderilen maaş haczi müzekkeresi tebliğ işleminin usulsüz olduğundan bahisle İİK'nun 356. maddesi gereğince takip dosyasına borçlu olarak kaydedilmesinin yanlış olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün 28.8.2014 tarihli işleminin iptali ve araçlarına konan hacizlerin kaldırılması talebi ile icra mahkemesine...
tebliğ edildiğini, ödeme emri tebligat parçasında müvekkilinin bizzat kendisine tebliğ edilmiş gibi gözükmesine rağmen tebligatta imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin eli ürünü olmadığı gibi müvekkilinin okur yazar olmadığını belirterek usulsüz tebligat nedeniyle ödeme emri tebliğ tarihinin 03/05/2021 tarihi olarak düzeltilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakaret Yerel Mahkemenin yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararının temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde; 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun (7201 sayılı Kanun) 10 uncu maddesi uyarınca tebligatın, öncelikle muhatabın beyan ettiği en son adrese Merkezî Nüfus İdare Sistemi (MERNİS) şerhi olmadan yapılması, bu adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul ederek, Tebligat Kanunu'nun 21/2 nci maddesine göre MERNİS şerhi bulunan tebligatın bu adrese yapılmasında zorunluluk bulunduğu, buna karşın gerekçeli kararın, katılma talebi hakkında mahkemece herhangi bir karar verilmeyen şikayetçi ...'in MERNİS adresine doğrudan 7201 sayılı Kanun'un 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca usulsüz şekilde tebliğ edildiği anlaşılmakla, kararın usûlüne uygun şekilde şikâyetçi ...'...