DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında İzmir 20. İcra Müdürlüğünün 2020/5203 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, düzenlenen 13 örnek ödeme emrinde tebligat adresinin Mansuroğlu Mahallesi 225.Sk. K.4 D.4 Dündar Apt. Bayraklı/İzmir olarak yazıldığını, tebligat yapılacak adresin dış kapı numarasının yazılmadığını, sadece var olduğu iddia edilen apartman ismine yer verildiğini, müvekkilinin adresinin Mansuroğlu Mah. 225.Sk....
Davalı vekili ihtiyati tedbir kararına itiraz dilekçesinde özetle; Davacı taraf herhangi bir borcunun olmadığını, gerçekleşmeyen bir ticari faaliyetten ötürü yani bir vazgeçme düşüncesiyle iptali edilen EFT işlemi sonucu ortada faturası, usulüne uygun bir biçimde tanzim edilmiş sevk irsaliyesi dahi bulunmayan sadece tek taraflı haksız bir iddiadan ibaret olan alacak talebi için usulsüz tebligat işlemi nedeniyle davalı tarafından yatırılmak zorunda kalınan teminat mektubu üzerine ihtiyati tedbir kararı uygulanmasının hiçbir izahatının bulunmadığını, davaya konu icra takibindeki ödeme emrinin davalıya usulsüz bir şekilde tebliğ edildiğini, bu sebeple usulsüz tebligat şikayetinde bulunulduğunu ve aşamada haklılıklarının ortaya çıkana kadar icrai işlemlerin durdurulması için .... İcra Hukuk Mahkemesi ......
Tebligat mazbatasını çıkaran merci tarafından Tebligat Yönetmeliğinin 16/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği için tebligatın TK.'nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliğinin 30.maddesine göre yapılması gerekirken dağıtıcının kendiliğinden TK.'nun 21/2. maddesine göre yapması kanuna aykırı olup tebligat usulsüz tebliğ edilmiştir. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde, mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde usulsüz tebliğ şikayeti ile borca itiraza ilişkindir. 11.01.2011 tarihinde 6099 Sayılı Kanun'un 3. maddesiyle 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesine eklenen 2.fıkraya göre; "Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır''. Yine Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin "Bilinen Adreste Tebligat" başlıklı 16/2. maddesinde de; ''Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır'' hükmü yer almaktadır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/06/2020 NUMARASI : 2020/241 ESAS- 2020/455 KARAR DAVA KONUSU : TEBLİĞ USULSÜZLÜĞÜ ŞİKAYETİ VE KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı aleyhine yapılan takipte davacının mernis adresine gönderilen ilk tebligatın muhatabın tanınmadığı gerekçesi ile bila tebliğ dosyaya iade edildiğini, birinci tebligattan sonra Tebligat Kanunu’nun 21/2 maddesi gereğince tebligat yapılarak takibin kesinleştirildiğini ve dosyada davacının taşınmazına haciz işlemi uygulandığını, Tebligat Kanunu’nun 21/2 maddesine göre yapılan tebligata esas alınan ve bila gelen 28.5.2019 çıkış tarihi tebligatın beyanda bulunan komşunun ismi alınıp imzası alınmaması nedeni ile kanunun 21 / 1 ve 23 / 7 maddeleri ile yönetmeliğin 30 ve 35. maddelerine aykırı olduğunu, usulsüz olan bu tebligat esas alınarak yine kanunun 21/2 maddesine göre yapılan ikinci tebligatında usulsüz kabul edilmesi gerektiğini, zira yasak ağacın meyvesinin...
Tebligat Kanunu’nun 35. maddesi ve Tebligat Yönetmeliği'nin 57. maddesi gereğince ticaret siciline bildirilen adrese TK'nun 35. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için söz konusu adrese öncelikle normal usullere göre tebligat çıkartılıp bilâ tebliğ dönmesi halinde 35. maddedeki tebliğ prosedürünün işletilmesi gerekir (Yargıtay 12. HD'nin 08.06.2018 tarihli, 2017/2864 E, 2018/6097 K. sayılı içtihadı). 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/4. maddesi uyarınca; daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır. Bu durumda, anılan maddeye göre tebligat yapılabilmesi için, tebligat yapılan adresin, tebliğ tarihi itibariyle muhatabın ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması zorunludur. TK'nun 35. maddesine göre, borçlu şirketin ticaret sicili adresine tebligat yapılabilmesi için, bu adrese daha önce bir tebligatın çıkarılması, ancak tebligatın yapılamamış olması yeterlidir....
Davacı borçlu vekili katılma yoluyla istinaf başvurusunda özetle; taleplerinin usulsüz tebligat şikayeti olup, icra dairesine yaptıkları 10/09/2018 tarihli itirazları hakkında durdurma kararı verilmediğinden bunu vurgulamak için yetki ve borca itirazı dile getirdiklerini, ön inceleme duruşmasında alınan beyanında da talebin usulsüz tebligat şikayeti olduğunun belirtildiğini, mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek, davanın kısmen reddine ilişkin kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Başvuru; genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde tebligat usulsüzlüğüne yönelik şikayet ve takibe itiraza ilişkindir. Takip dosyasının incelenmesinde; davacı borçlu hakkında genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, borçluya gönderilen ödeme emrinin TK.'nun 21/2 maddesi gereğince "Reşat Nuri Sokak 52/B Kat:13 D:57 Y.Ayrancı/Ankara" adresinde, 28/08/2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. T.K.'...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/12/2021 NUMARASI : 2021/1276 ESAS- 2021/1658 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ NEDENİ İLE ŞİKAYET KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu dava dilekçesinde özetle; İstanbul 9. İcra Müdürlüğü'nün 2020/28452 E. Sayılı dosyasında hakkında ilamsız takip yapıldığını, takip nedeni ile tarafına çıkarılan tebligat usulsüz olup, takipten 19/11/2021 tarihinde haberdar olduğunu beyanla; tebligat usulsüzlüğünün tespiti ile usulsüz yapılan ödeme emri, kıymet takdir raporu, davet mektubu ile dosyada yapılan tüm işlemlerin iptaline, icra takibi ve kıymet takdirinden 19/11/2021 tarihinde haberdar olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İstanbul 19....
-K. sayılı ilamı ile 6100 sayılı HMK'nun 297/2. maddesi gözetilmek suretiyle borçlunun dilekçesinde ileri sürdüğü icra emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile borca ve faize itirazları incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere bozulduğu, bozma üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; borçluya kıymet takdir raporunun 10.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre de icra mahkemesine 06.05.2019 tarihinde yaptığı başvurunun süresinde olmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, borçlunun, hesap kat ihtarının usulüne uygun tebliğ edilmediği şikayeti ile birlikte icra emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini de ileri sürerek borca ve faize itiraz ettiği, diğer taraftan aynı tarihte ... 7. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/403 E. sayılı dosyasında, ihalenin feshine yönelik şikayetinde, aynı takip dosyasındaki kıymet takdir raporu ve satış ilanı tebliğ işlemlerinin de usulsüz olduğunu ileri sürdüğü anlaşılmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava konusu uyuşmazlık usulsüz tebligat şikayeti ile imzaya/borca itiraza ilişkindir. Körfez İcra Müdürlüğünün 2019/2072 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlular ve dava dışı borçlu aleyhine bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin davacı borçlu T6 26/11/2018 tarihinde, davacı borçlu şirkete ise 02/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın ödeme emirlerinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile borca itiraz olarak 07/02/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılamada; davalı alacaklının takipten 05/02/2021 tarihinde feragat etmesi nedeniyle, icra dosyası feragat ile kapatıldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....