Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, dava dilekçesini aynen tekrar ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkiline ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, davalının takibe konu çekte yetkili hamil olmadığını, bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 16,21 maddeleri uyarınca açılmış usulsüz tebligat şikayeti ve İİK'nun 170/a maddesi uyarınca açılmış borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetidir....

İlk derece Mahkemesi dosya üzerinden yaptığı inceleme sonucunda; talep her ne kadar gecikmiş itiraz olarak ileri sürülmüş ise de, usulsüz tebligat şikayeti olarak olarak nitelendirildiği, ödeme emrinin Tebligat Kanununun 25/a maddesi uyarınca 27/08/2020 tarihi itibari ile tebliğ edildiği, takibin bu şekilde kesinleştirilerek dosyada işlemlere devam edildiği, şikayetçi tarafça ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih itibari ile Türkiye'de olduğu belirtilerek usulsüz tebligat şikayetinde bulunulduğu, şikayetçi tarafın adreslerinin incelenmesinde 25/01/2019 tarihinden itibaren Üsküdar/İstanbul adresinde ikamet ettiği, şikayetçi tarafın pasaport aslının incelenmesinde ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih olan 27/08/2020 tarihinde Türkiye'de bulunduğu, diğer bir deyişle Amerika Birleşik Devletlerinde yahut başka bir devlette bulunmadığı, pasaporttaki son işleme göre 17/09/2019 tarihinde Batum'dan Türkiye'ye giriş yaptığı ve bir daha Türkiye dışına çıkmadığının görüldüğü, dolayısı ile ödeme emrinin...

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : İlk derece mahkemesince,Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; Çan İcra Müdürlüğünün 2020/198 esas sayılı dosyasında ödeme emrinin usulsüz tebliğine ve ilam vekalet ücretine ilişkin şikayetlerin süresinde olmadığından reddine, Ödeme emrinin ve takibin iptali taleplerinin reddine, Takip tarihinden itibaren işleyecek faiz türünün kanuni faiz olarak belirlenmesine, ödeme emrinin bu şekilde düzeltilmesine, karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararına karşı, davacı borçlu vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunulmuş, gerekli istinaf harçları yatırılmıştır....

şikayetinde bulunduğu, mahkemece, sair şikayet ve itiraz nedenlerinin reddi ile ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği gerekçesi ile ödeme emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesinde; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu öğrenen borçlunun öğrenme tebliğinden itibaren 7 gün içinde hem icra dairesinde ödeme emrine itiraz etmesi, hem de aynı 7 gün içinde ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunun tespiti ve ödeme emrini tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması gerektiği, borçlunun usulsüz tebliğe öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içinde icra mahkemesinde başvurmuş ve fakat aynı 7 gün içinde icra dairesine ödeme emrine itiraz etmemiş olması halinde takibin kesinleşmiş sayılacağı , davacı borçlu aleyhine İstanbul 22....

    Ve Borçlar Kanunun 89. Maddeleri uyarınca para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa olunacağından alacaklının ikametgahında bulunan Bursa İcra Daireleri yetkili olduğunu, bu nedenle dava dilekçesinde bahsedilen yetki itirazının haksız olduğunu, ödeme emrinin 21/12/2021 tarihinde usul ve yasaya uygun olarak tebliğ edilmiş olduğunu, davacının ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde itirazda bulunmadığından takibin kesinleştiğini, davacının icra dosyasına 29/12/2021 tarihinde sunduğu itiraz dilekçesinde ödeme emrini haricen/tesadüfen öğrendiğine ilişkin veya usulsüz tebligat iddiasının bulunmadığını, davacının itirazların süresinde olmadığını, ödeme emri tebliğ evrakının davacının iş yerinde tebliğ edildiğini, Gönül Zamaova'nın iş yeri daimi çalışanı olarak imza attığından tebligatın usulsüz olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    ya gittiğini, tebliğ tarihinde ikametgahında bulunmadığını, takipten 09.07.2021 tarihinde haberdar olduğunu, TK 21/1. maddeye ve yönetmeliğin 30. maddesine uygun tebligat yapılmadığını belirterek kararın kaldırılması talep edilmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, davacı tarafın ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği icra takibinden 09.07.2021 tarihinde haberdar olduklarından bahisle tebliğ tarihinin düzeltilmesi için şikayette bulunulduğu, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde adresin o an kapalı olması nedeniyle komşusu...'...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının ödeme emrine yönelik şikayetinin süre yönünden reddine, karar verilmiştir. Davacı tarafça dava dilekçesinde, sair şikayetlerin yanı sıra, süresiz şikayet konusu olduğunu ileri sürdüğü ödeme emrinde alacaklı ve borçlu sıfatlarının birlikte yer aldığı müvekkilinin hem alacaklı hemde borçlu olarak gösterildiği şeklinde şikayeti de mevcut olup, mahkemece şikayetin bu talep bakımından da süre yönünden reddine karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu şikayeti ile birlikte borca itirazda bulunmuş, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, ödeme emrinin iptaline ve ıttıla tarihinin 28.03.2014 olarak tespitine, yine borca itirazı kabul edilerek takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır....

        Davacının istinaf başvurusu yönünden yapılan değerlendirmede; Davacı tarafından, takip talebine aykırı olarak ödeme emri düzenlendiğinden takibin iptali gerektiği ileri sürülmüş ise de söz konusu aykırılık takibin iptali sebebi olmayıp iddianın doğru olması halinde ödeme emrinin iptali/düzeltilmesi gerektiğinden davacının bu yöndeki istinaf nedeni yerinde görülmemiştir. Davalının istinaf başvurusu yönünden yapılan değerlendirmede; Davacının usulsüz tebligat şikayeti yönünden yapılan değerlendirmede; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasa'nın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır....

        UYAP Entegrasyonu