Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kişiye haksız ve usulsüz olarak gönderilen haciz ihbarnamelerine ilişkin tebligatların usulsüzlüğüne ve iptaline karar verilerek, tebliğin davacının itiraz ettiği ve ıttıla tarihi olan 24.08.2020 tarihi kabul edilerek haciz ihbarnamelerinin yok hükmünde olduğunun tespiti ile 3. Şahıs konumundaki davacı müvekkilin taşınmazlarına konulan haksız hacizlerin kaldırılmasına, yargılama masrafları ile avukatlık ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, İİK’nun 168/4-5 maddesinde öngörülen 5 günlük süreden sonra imzaya ve borca itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebliğ şikayeti incelenemeden işin esasının incelenerek imzaya itirazın kabulü karar verilmesi üzerine, mahkeme kararının Dairemizce, öncelikle usulsüz tebliğ şikayeti yönünden inceleme yapılması gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu...

    Davacı/borçlu her iki takip dosyasında haciz konulan taşınmazı ile ilgili meskeniyet şikayetinde bulunmuş ise de; düzeltilen ödeme emri tebliğ tarihi gözetildiğinde, davacı/borçlu vekilinin her iki takip dosyasına da sunmuş olduğu borca itiraz dilekçeleri süresinde olduğundan ve takip duracağından, takip kesinleşmeden konulan tüm hacizlerin de bu nedenle icra müdürlüğünce kaldırılması gerekeceğinden, artık düzeltilen ödeme emri tebliğ tarihinden önce konulan ve kaldırılması gereken hacizlere dayalı meskeniyet şikayetinin de konusu kalmamıştır. Açıklanan nedenlerle; davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

    Dairemizce yapılan değerlendirmede: her ne kadar davacı tarafından dava dilekçesinin sonuç kısmında gecikmiş itiraz isteminin kabulüne karar verilmesi talep edilmiş ise de; dava dilekçesi kül halinde değerlendirildiğinde HMK'nun 33 maddesi gereğince hukuki tavsif hakime ait olduğundan iş bu dava usulsüz tebligat şikayeti olarak nitelendirilmiş olup, yapılan incelemede; Tebligat Kanunun 16. maddesine göre; "Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır." düzenlemesi ile muhataba bizzat yapılamadığı durumlarda kimlere tebligat yapılacağı düzenlenmiştir. Usulüne uygun yapılan tebligatlarda komşuya, yöneticiye, yada kapıcıya haber verilmesine gerek olmadığı gibi davacının dava dilekçesinde bahsettiği üzere TK 21/2'ye göre tebligat yapılması için gerekli şartların oluşmadığı görülmüştür....

    mernis adresine yönelik usulsüz tebligata ilişkin açılmış şikayet davası ve gecikmiş itiraz bulunmadığından borçlunun takipten haberdar olduğu kanaatiyle meskeniyet şikayetinin yasal süresinden sonra yapıldığı gerekçesiyle şikayetin usulden reddine karar verildiği görülmektedir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde dava dilekçesindeki iddialarını tekrar ederek; yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, buna dayalı kesinleştirme ve haciz işlemlerinin hukuka aykırı olduğunu, verilen kararın yerinde olmadığını ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, usulsüz tebliğ, memur muamelesinin şikayeti ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Tüzel kişilere tebligatın nasıl yapılacağı Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 20. ve 21. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemelere göre tüzel kişilere tebligat yetkiliye yapılır....

      Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, aksine yazılı bir delil olmadıkça, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, itirazlarının yanında ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu da ileri sürdüğü halde, mahkemece bu konuda olumlu ya da olumsuz herhangi bir hüküm tesis edilmediği görülmektedir. Mahkemece, öncelikle yapılan tebliğin usulsüz olduğuna ilişkin şikayetin incelenerek tebligatın usulsüz olduğu sonucuna varılması halinde, tebligat tarihinin TK.'...

        Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçelerinde yetkisizlik kararı yanında, usulsüz tebligat yapılması nedeniyle yaptıkları itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini de talep ettiklerini, mahkemece bu hususlarda karar verilmediğini, icra dosyasından yapılan tebligatın usule aykırı olduğunu, icra dairesinin yetkisizliğine dair kararın onanmasına ve usulsüz tebligat nedeniyle diğer talepleriyle birlikte davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir....

        Madde 170/a-2 gereğince icra takibinin iptaline, davacı olarak senede imza atmış ancak eşinin rızası olmadığından borca itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; davacının hukuki dayanaktan yoksun tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin reddine, icra takibinin davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın usulsüz tebligat bakımından reddine, davanın yetki itiraz bakımından süre yönünden reddine, davanın borca itiraz bakımından süre yönünden reddine, dair karar verilmiştir....

        Sayılı icra takip dosyasında yapılan tebliğ işleminin iptaline, tebligat tarihinin ıttıla tarihi olarak bildirilen 14/07/2020 olarak kabulüne, davacı tarafından talep edilen kötü niyet tazminatı ve para cezasına dair taleplerin yerinde görülmemesi nedeniyle reddine, tebligat işlemi usulsüz bulunması nedeniyle iptal edildiğinden usulsüz tebligata istinaden yapılan icrai işlemlerin iptaline, hacizlerin fekkine, sair hususların icra müdürlüğünce yerine getirilmesine" karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu