Mahkemece iade edilen dosya, gerekçeli karar tebligatı davalı ... (...)’a TK'nun 10/2. maddesi gözardı edilmek suretiyle doğrudan Tebligat Kanununun 21/2. maddesi uyarınca usulsüz yapılarak, geri çevirme gerekleri yerine getirilmeden Dairemize gönderilmiştir. Bu itibarla; mahalline iade kararının gereğinin yerine getirilmemesinin yasal sorumluluk doğurabileceği nazara alınarak, bu defa, davalı ... (...)’ın adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlanarak ve yasal temyiz süresi beklenildikten sonra temyiz incelemesi yapılarak Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 15.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...,Tüm açıklamalar ışığında, davacı borçluya yapılan tebligatın usulsüz olduğu kabul edilerek, davacı vekilinin usulsüz tebligat nedeniyle icra memurunu işlemine yönelik şikayetinin kabulüne, usulsüz tebligat kural olarak geçersiz olmakla birlikte muhatabın usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin beyan ettiği 03/11/2020 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Şikayetin kabulü ile, İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğünün 2018/33426 Esas sayılı dosyasından davacı borçlu yönünden gönderilen ödeme emrinin öğrenme tarihinin 03/11/2020 tarihi olarak tespitine," karar verildiği görülmüştür....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: müvekkiline yapılmış olan ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu, işbu usulsüz tebligata dayanılarak yapılmış olan icra muamelelerinin de geçersiz olduğunu, ödeme emrinin tebliğ tarihi olarak müvekkilinin muttali olduğu tarihin geçerli sayılması gerekirken ilk derece mahkemesi tarafından usulsüz tebligat şikayetinin reddine yönelik tesis edilen kararın hukuka aykırı olduğunu, müvekkili aleyhine başlatılmış olan takip İstanbul Anadolu 5. İcra Dairesi'nde başlatılmış olup, yetkili icra daireleri Yalova ve İstanbul icra daireleri olduğunu, usulsüz tebligat itirazının kabul edilip muttali olmuş oldukları tarih olan 04.09.2020 tarihinin tebliğ tarihi kabul edilmesinin akabinde 5 (beş) günlük yasal süresi içerisinde yetkiye ilişkin itirazlarının kabulü gerekirken ilk derece mahkemesi tarafından verilen red kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir....
İlk derece mahkemesi tarafından;''...Uyuşmazlık usulsüz tebliğ şikayetine yönelik olduğu, Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş'nin 15/09/2021 tarihli cevabi yazısı ile; borçlu şirket olan Göksoylar Hafriyat...Ltd Şti adına oluşturulan e-tebligat adresinin 07/07/2021 tarihinde aktif edildiği bildirildiği, Tebligat Kanunu’nun Elektronik Tebligat başlıklı 7/a maddesinin birinci fıkrasında; “Aşağıda belirtilen gerçek ve tüzel kişilere tebligatın elektronik yolla yapılması zorunludur.”...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, davacı şirketin ticaret sicilde kayıtlı adresine T.K'nın 12 ve 13. maddelerine uygun olarak tebligat yapıldığını, tebliğ alan kişinin daimi çalışan olduğunu gösterir SGK kayıtlarının dosyaya sunulduğunu, davacı gerçek kişiye yapılan tebligatta en yakın komşuya sorularak beyanının alındığı ve en yakın komşu haber bırakıldığını açık bir şekilde ifade edildiğini, bu şekilde tebligatların usulüne uygun olmasına karşı mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu bildirerek, ilk derece mahkemesi kararının usulsüz tebligat şikayetine ilişkin hüküm bakımından kaldırılmasına, usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakaret HÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesine uyarınca tebligatın, öncelikle muhatabın beyan ettiği en son adrese MERNİS şerhi olmadan yapılması, bu adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatapın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul ederek, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre MERNİS şerhi bulunan tebligatın bu adrese yapılmasında zorunluluk bulunduğu, buna karşın sanık ...’e gerekçeli kararın önce beyan ettiği son adresine doğrudan Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi uyarınca yapılan tebligatın usulsüz olduğu, bu suretle sanığa yokluğunda verilen gerekçeli kararın usulsüz tebliğ edildiği, Anlaşıldığından, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz davası istemi hakkında...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : TCK’nın 89/4, 62/1, 51. maddeleri uyarınca mahkumiyet Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Gerekçeli kararın, katılan ...’in 13.10.2015 tarihinde beyanının alındığı duruşmada bildirdiği adresi ile mernis adresi aynı olmasına rağmen, direkt mernis şerhli olarak bu adresine 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/2. maddesi gereğince doğrudan usulsüz tebliğ edildiği, duruşmada bildirmiş olduğu adresine Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek gerekçeli kararın tebliğe çıkartılması gerekirken, doğrudan mernis adresine aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca tebliği usulsüz olduğundan, gerekçeli karar 7201...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : TCK'nın 89/4, 62/1, 50/1-a, 52/4. maddeleri uyarınca mahkumiyet Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Gerekçeli kararın, katılan ...’in 21.01.2016 tarihinde beyanının alındığı duruşmada bildirdiği adresi ile mernis adresi aynı olmasına rağmen, direkt mernis şerhli olarak bu adresine 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/2. maddesi gereğince doğrudan usulsüz tebliğ edildiği, duruşmada bildirmiş olduğu adresine Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek gerekçeli kararın tebliğe çıkartılması gerekirken, doğrudan mernis adresine aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca tebliği usulsüz olduğundan, gerekçeli karar...
Asliye Ceza Mahkemesinde 20.11.2015 tarihinde beyanının alındığı duruşmada bildirdiği adresi ile mernis adresi aynı olmasına rağmen, direkt mernis şerhli olarak bu adresine 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/2. maddesi gereğince doğrudan usulsüz tebliğ edildiği, duruşmada bildirmiş olduğu adresine Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek gerekçeli kararın tebliğe çıkartılması gerekirken, doğrudan mernis adresine aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca tebliği usulsüz olduğundan, gerekçeli karar 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre, sanığa usulüne uygun olarak tebliğ edilerek, verilmesi halinde temyiz dilekçesinin eklenip, düzenlenecek ek tebliğname düzenlenmesinden sonra dosyanın iadesinin temini amacıyla mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.04.2021 tarihinde...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura düzenleme HÜKÜM : Mahkumiyet Sanık ...’nün yokluğunda verilen gerekçeli kararın, yakalama kararı üzerine Mahkemece ifadesi alınırken sanığın bildirdiği adrese yapılan tebligatın iade edilmesi üzerine, aynı adrese 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35. maddesi uyarınca tebliğ edildiği anlaşılmış ise de; Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine esas olacak şekilde önceden yapılmış geçerli tebligat bulunmaması nedeniyle yapılan tebligat işleminin usulsüz olduğu; UYAP üzerinden yapılan sorgulamada, usulsüz tebliğ ile kararın kesinleştirilmesi üzerine temyiz dışı sanık ... tarafından verilen 17.06.2015 tarihli dilekçe ile infaz durdurma ve temyiz talebinde bulunulmuş olduğu, bu talep üzerine Mahkemenin 18.06.2015 tarihli ek kararı ile infazın durdurulmasına ve dosyanın sanık ...’nün 17.06.2015 tarihli temyiz talebi hususunda karar verilmek üzere Yargıtay ilgili Ceza Dairesi'ne gönderilmesine karar verildiği, ancak dosyada...