İlk derece mahkemesince; usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, yetki itirazının süre yönünden reddine dair karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı; davacı vekili yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunmuş, gerekli harçlar yasal süresinde yatırılmıştır....
Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine ait olup, ihalenin feshini isteyen şikayetçinin, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu da, ayrıca ve açıkça ileri sürmediği sürece, bu husus kamu düzeninden olmadığından, mahkemece resen fesih nedeni olarak incelenemez. Borçlu şirketin 27.3.2019 havale tarihli şikayet dilekçesinin incelenmesinde; borçlu şirkete yapılan satış ilanı tebliğ usulsüzlüğünün açıkça fesih nedeni olarak ileri sürülmediği, sadece satış ilanının taşınmazların hissedarlarının tümüne ve yasada belirtilen kişilere usulüne uygun tebliğ edilmediğinin iddia edildiği, borçlu şirket adına çıkartılan ilan tebligatının usulsüz olduğunun ilk kez 18.11.2019 tarihli beyan dilekçesi ile ileri sürüldüğü, tebligatın neden usulsüz olduğuna ilişkin açıklamanın ise 24.02.2020 tarihli beyan dilekçesi ile yapıldığı anlaşılmaktadır....
Maddesi kapsamında şikayet olup, usulsüz tebliğin öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlayan 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde şikayet edilmesi gerekmektedir. Somut olayda, davacı borçlunun 29/05/2019, 20/06/2019 tarihli tahsilat makbuzları ile borç ödemesi yaptığı anlaşıldığından davacının usulsüz tebliği 29/05/2019 tarihinde öğrendiğinin kabulü gerekir. Şikayet ise 08.07.2019 tarihinde yapıldığından dava tarihinden önce şikayet süresi sona ermiştir. Mahkemece şikayetin süresinde olmadığının kabul edilmesine rağmen şikayetin esası incelenerek tebliğ işleminin usulüne uygun olduğunun değerlendirilmesi sonuçta şikayet süre yönünden reddedildiğinden sonuca etkili görülmeyerek dairemizce eleştirilmekle yetinilmiştir. Mahkemece şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....
Maddelere aykırı olduğunu kabulü ile usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile takip dosyasından davacı yana çıkartılan tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ile tebliğ tarihinin tk md. 32 gereği 11/09/2019 tarihi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Öncelikle davacı yanın süresinde yetki itirazının incelenmesine karar verilmiş olup takip dosyasında ödeme emrinde davacı şirketten başka dava dışı Yunus YAĞIR isimli şahsında takip borçlusu bulunduğu ve kendisine ödeme emri tebliğ edildiği ve yasal süresinde yetki itirazında bulunmadığı anlaşılmakla Gaziosmanpaşa İcra Dairelerinin davacı takip borçlusu yönünden de yetkili hale geldiği gözetilerek davacı yanın yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiş, imzaya ve borca itirazlarına geçilmiştir. Takip dosyası getirtilerek incelenmiş, davacı asilin imza örnekleri alınmış davacının imza asıllarının bulunduğu kurumlardan imza örnekleri temin edilmiş, takip konusu çek aslı mahkememize getirtilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....
Sayılı dosyası ile ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayet davasının 11.02.2020 tarihinde karara bağlandığı, şikayetin reddine karar verildiği, kararın istinaf aşamasında olduğu, henüz kesinleşmediği, mahkemece usulsüz tebligata ilişkin şikayetin sonuçlanması ve kesinleşmesi beklenmeden yetki itirazının kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle kararın kaldırılarak, dosyanın mahkemesine geri gönderildiği, mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın süre yönünden reddine karar verildiği, karara karşı davacı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Yetki itirazına konu İstanbul 1.İcra Müdürlüğü'nün 2019/34357 E. Sayılı dosyasındaki ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine dair şikayet İstanbul 16.İcra Mahkemesi'nin 2019/1470 E....
No:2 İç Kapı No:23 Güngörenİstanbul" adresine tebliğe çıkarıldığını ve muhtara tebliğ edildi şerhi ile tebliğ edildiğini, usulsüz yapılan tebligat nedeni ile takipten ancak 23.10.2019 tarihinde haberdar olunması ile hemen aynı gün icra dosyasına itirazda bulunulduğunu ancak müdürlükçe itirazın süresinde yapılmadığı gerekçesi ile itirazın reddedildiğini, İcra Müdürlüğü'nün red kararının müvekkiline tebliğ edilmediğini ve kararın öğrenildiği 01.11.2019 tarihinde yerel mahkeme nezdinde memur muamelesini şikayet davası açıldığını, itiraz sonrası müdürlüğün red kararının öğrenme tarihinin 01.11.2019 tarihi olduğunu, icra takibine muttali olunan anda ne itiraz başvurusu ne de red kararı olmadığından müvekkilinin icra takibine muttali olduğu tarihin red kararını öğrendiği tarih olarak kabul edilmesinin düşünülemeyeceğini, kararda açıkça belirttiği üzere, şikayet, memur muamelesinin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün üçerisinde yapılabilecekken mahkemenin, dosyada, müvekkilin red kararını bu...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ümraniye İcra Mahkemesi Taraflar arasındaki icra muamelesini şikayete ilişkin davada Ümraniye İcra Hukuku ile ... 4. İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kıymet takdirine itirazla birlikte usulsüz tebligat nedeniyle icra muamelesini şikayet istemidir. Dosya kapsamından, asıl takibin ... 7. İcra Müdürlüğünün 2004/3518 E. sayılı dosyada yapıldığı, yazılan talimat üzerine Ümraniye 2. İcra Müdürlüğünden 2005/1301 sayılı dosyada kıymet takdirinin yapıldığı, kıymet takdiri raporunun davacıya ... İcra Müdürlüğünce tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. İ.İ.Y.nın 128/a maddesi uyarınca kıymet takdirine itiraz, raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesine yapılmalıdır....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde usulsüz tebliğ şikayetinin yanında sair şikayet ve itirazlara ilişkindir. İstanbul 12. İcra Dairesinin 2019/40997 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin 14/11/2019 tarihinde davacı borçluya tebliğ edildiği görülmektedir. Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince; tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Öte yandan, borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin 1. fıkrası gereğince borçlunun bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre, davacı aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacının Anadolu İcra müdürlüklerinin yetkisiz olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduğu, borca ve çekteki ciro imzasına itiraz ettiği, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine dair şikayette bulunduğu, ilk derece mahkemesinin usulsüz tebligat şikayeti ile yetki itirazının kabulüne karar verdiği, yetki itirazının kabulüne ilişkin karara karşı davalının istinaf yoluna başvurduğu, takibe konu çeklerde muhatap banka şubesinin bulunduğu yer itibariyle İstanbul Anadolu icra müdürlüklerinin yetkili olduğu, ayrıca dava dışı diğer borçlulardan Daf Mobilya şirketine ödeme emri Ümraniye de tebliğ edilmiş olup İİK 50, HMK 7 ve 10 maddeleri gereğince davacı tarafın yetki itirazının yerinde olmadığı anlaşılmakla davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının yetki itirazı yerinde olmadığından esasa yönelik itirazlar incelenerek...
Somut olayda, borçlu, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğuna ilişkin olarak 04/03/2013 tarihinde icra mahkemesine şikayette bulunmasına karşın, dosya arasında bulunan ve 12.02.2013 tarihinde tebliğ edilen haczin bildirildiğine dair 103 davetiyesine yönelik olarak herhangi bir şikayette bulunmamıştır. Bu durumda, borçlunun usulsüz tebliğ işleminden 12.02.2013 tarihinde haberdar olduğunun kabulü gerekir. O halde mahkemece şikayetin süre aşımı nedeni ile reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden, sonucu doğru olan kararın onanması gerekmiştir....