Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: Dava, davacıya ait taşınmaza ilişkin haczedilmezlik itirazının kabulü ile haczin kaldırılması istemine ilişkindir, davacının itiraz ettiği ve kendisine usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürdüğü kıymet takdir raporunun, talimat sayılı dosyasından yapıldığı, talimat icrasınca yapılan işlemlere karşı her türlü itiraz ve şikayetin talimat...

    O halde; şikayetçi ... adına yapılan kıymet takdir raporu tebliğ işlemi usulsüz olup, satış ilanı tebliğ tarihinden itibaren kıymet takdirine itiraz süresi dolmadan satış yapıldığı nazara alındığında, şikayete konu taşınmaza ilişkin kıymet takdir raporu kesinleşmeden ihale yapılmasının usulsüz olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nce İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçi ...’ın temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4....

      O halde; şikayetçi ... adına yapılan kıymet takdir raporu tebliğ işlemi usulsüz olup, satış ilanı tebliğ tarihinden itibaren kıymet takdirine itiraz süresi dolmadan satış yapıldığı nazara alındığında, şikayete konu taşınmaza ilişkin kıymet takdir raporu kesinleşmeden ihale yapılmasının usulsüz olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nce İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçi ...’ın temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4....

        Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur.Somut olayda, şikayetçi vekili dilekçesinde, 2. haciz ihbarnamesini 22.12.2014 tarihinde öğrendiklerini bildirdiğine göre, beyan edilen bu ittıla tarihine nazaran yasal şikayet süresinin son günü 29.12.2014 Pazartesi mesai bitimi olduğundan, 30.12.2014 tarihinde yapılan usulsüz tebligata yönelik şikayet, İİK'nun 16/1 maddesinde öngörülen yasal 7 günlük sürenin geçmesinden sonra olmakla, süresinde değildir.O halde, mahkemece; 89/2 haciz ihbarmesi tebligatının usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin süre aşımı nedeni ile reddine karar verilerek, sair şikayet nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir....

          Tüzel kişiliğe sahip davacı borçlu şirketin İstasyon Cad., No:18, Tire/İzmir adresine çıkartılan ödeme emrinin muhatabın adreste tanınmadığı gerekçesiyle bila tebliğ iade edildiği, davacının ticaret sicilde kayıtlı adresinin sorgulandığı ve ticaret sicilde kayıtlı Kurtuluş Mah., Gelin Sok., No:15/A, Tire/İzmir adresine normal usulle çıkartılan tebligatın da muhatabın taşındığı gerekçesiyle bila tebliğ iade edilmesi üzerine, aynı adreste TK'nın 35. maddesine göre tebliğ edildiği, tebligatın davacı şirket yetkilisine yapılmasının gerekmediği, davacıya yapılan tebliğ işleminin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamında toplanması gerekli başkaca delil bulunmadığından, davacı vekilinin bu konudaki istinaf nedeni de yerinde değildir....

          İhalenin feshini isteyen şikayetçinin kendisi dışındaki diğer ilgililere satış ilanının tebliğ edilmediği hususunu, ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürmesi mümkün olmadığı gibi, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu da, ayrıca ve açıkça ileri sürmediği sürece, bu husus kamu düzeninden olmadığından mahkemece resen fesih nedeni olarak incelenemez. Dolayısıyla somut olayda; şikayetçiye veya vekiline satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmediği veya hiç tebliğ edilmediği ileri sürülmediğinden söz konusu istinaf sebebi yerinde değildir....

          Kat 12 nolu bağımsız bölüm ile Niksar İlçesi Ardıçlı Köyü198 ada 62 parselde kayıtlı 500,11 m2 arsa nitelikli taşınmazların kıymet takdiri yapılarak ihale ile satıldığı, takip konusu ipoteğin haksız ve hukuka aykırı yol ile elde edildiğini, müvekkilin kandırılarak ve korkutularak alınan vekaletname ile ipotek tesisi kurulduğunu, yapılan tebligatların tümünün usulsüz olarak yapıldığını, kıymet takdirinin usulsüz tebliğ edildiğini, söz konusu tebligat mazbatasındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, satış ilanının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini söz konusu tebligatta tebliğ memurunun yeterli araştırmayı yapmaksızın müvekkilin çarşıda olduğunu yazdığı ve burada tebliğ memurunun ilgilinin neden adreste bulunmadığını tahkik etme görevini yerine getirmediğini bu şekilde yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığını, müvekkilin takipten, kıymet takdirinden ve ihaleden bu usulsüz tebligatlar nedeni ile haberinin olmadığını, kıymet takdirine itiraz beyanlarının olduğunu, Niksar İcra Müdürlüğünün...

          nun 21/1 maddesi gereğince tebligat yapılmış, borçlu 14.12.2018 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru ile icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Borçlu dava dilekçesinde ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiği konusunda ayrıca ve açıkça itirazda bulunmamıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna dair herhangi bir iddiasının bulunmaması karşısında yetki itirazı, İİK'nun 168/5. maddesinde öngörülen yasal süreden sonra olup, mahkemece, itirazın süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, Kayseri 2....

          Somut durumda davacı borçlu şirkete gönderilen ödeme emri "gösterilen adreste çalışanı Ayhan Yaman imzasına tebliğ edildi." şerhi ile 23/02/2022 tarihinde tebliğ edilmiş olup, tebliğ esnasında şirket yetkilisinin adreste olup olmadığı veya o sırada tebligatı bizzat alamayacak durumda bulunup bulunmadığına ilişkin hiçbir araştırma yapılmadığı gibi, tebliğ yapılan kişinin tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse ya da evrak müdürü gibi bu kabil işlerle vazifelendirilmiş kişilerden olup olmadığı hususu da araştırılıp tebligat mazbatasına dercedilmemiştir. Anılan durum karşısında davacı şirkete satış ilanının Tebligat Kanunu 12. ve 13. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliğinin 21. maddesi usulünce tebliğinden sözedilemez. Bu durumda mahkemece davacı tarafın usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, tebliğ tarihinin davacı tarafın bildirdiği ve aksi ispat edilemeyen tarih olarak düzeltilmesine ve bu kabule göre süresinde olan yetki itirazının esastan incelenmesine karar verilmesi yerindedir....

          Şikayetçi, fesih nedeni olarak belirttiği ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu, yasal sürede icra mahkemesine başvurarak şikayet yoluyla ileri sürmez ise, daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Somut olayda, borçlunun ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine sunduğu dilekçede, kıymet takdiri ya da satış ilanı tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik bir iddiada da bulunmadığı görülmüştür....

            UYAP Entegrasyonu