WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

veya diğer tebligatların tebliğ edilmediğini veya usulsüz tebliğ edildiğini ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremeyeceğini, açıkça şikayet dilekçesinde ileri sürülmesi kaydı ile borçluya satış ilanı tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olarak kabul edildiğini; davacı borçluya kıymet takdiri raporunun 21.12.2020 tarihinde, satış ilanının ise 18.01.2021 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, tebligatlara yönelik bir usulsüzlüğün yer almadığı, davacı borçlunun kendisi dışındaki diğer ilgililere tebligat yapılmadığı veya usulsüz tebliğ yapıldığını ileri sürme hakkının olmadığı; ihale tarihi itibariyle yürürlükte bulunan İİK'nun 129. maddesi uyarınca satışın yapılabilmesi için, artırma bedelinin, tahmini değerin %50'si ile paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını karşılaması, bunun yanında rüçhanlı alacakları aşmış olması gerektiğini, alacaklı ihale alıcısı, zaten taşınmazın satışını talep edip, taşınmazı alacağına mahsuben satın aldığını, bu...

Somut olayda borçluya örnek (10) ödeme emrinin 9/9/2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise (5) günlük yasal şikayet ve itiraz süresini geçirerek 16/09/2014 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu, ayrıca usulsüz tebliğ şikayetinin de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece istemin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek yetki itirazının kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İcra Ceza Mahkemesi'nin 2018/533 esas sayılı dosyasında takibe konu 3 adet çek bakımından karşılıksız çek suçundan cezalandırılması talebinde bulunulduğu, ceza dosyasına sunulan şikayet dilekçesinde çeklerin tahsili amacıyla başlatılan takibe ilişkin takip dosya numarası ve icra dairesinin gösterildiği, ancak ceza davası şikayet tarihi itibariyle takip dosyasından borçluya henüz bir ödeme emrinin tebliğ edilmemiş olduğu, borçluya usulsüzlüğü ileri sürülen tebligatın daha sonra 24/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, dolayısıyla bu tarihten önce ceza dava dosyası ile takipten haberdar olduğunun kabul edilmesi durumunda dahi, henüz usulsüz de olsa bir tebliğ işlemi olmadığından usulsüz tebliğ işleminden haberdar olduğu söylenemez. Ödeme emri tebliğinden önce de borca ve imzaya itiraz süresi başlamaz. Borçlu ancak bir tebliğ işleminden sonra usulsüz tebliği şikayet konusu yapabilir....

    Davalı alacaklı tarafından icra takibinin başlatıldığı ve yetki itirazlarını sundukları İstanbul 31.İcra Müdürlüğü dosyasına müvekkili adına vekil sıfatıyla tarafınca itiraz dilekçesi sunulduğunu ve pek tabi dilekçeleri ile birlikte usule uygun vekaletnamelerinin de ibraz edildiğini, dosyada usul ve yasaya uygun şekilde borçlu vekili olarak yer alan tarafına, ödeme emrinin tebliği gerekirken müvekkili asile ödeme emrinin tebliğ edildiğini, anılan yasa hükmünü ihlal eden bu tebliğ işlemi, Yüksek Mahkeme kararlarına da açıkça aykırı olduğunu, yukarıda izah edilen ve re'sen göz önüne alınacak nedenlerle, öncelikle Suluova İcra Dairesinin 2022/954 Esas Sayılı dosyası ile süren icra takibinin tedbiren durdurulmasına, Suluova İcra Dairesinin 2022/954 Esas Sayılı dosyası ile davacı müvekkiline yapılan usulsüz ödeme emri tebliğ işlemine, icra takip dosyasının kesinleştirilmesi ve devamındaki müvekkili aleyhine yapılan haciz işlemlerine karşı şikayet başvurularının kabulüne, işbu işlemlerin tamamının...

    Bununla birlikte borçlunun kendine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur (HGK. 05.06.1991 tarih ve 1991/12- 258 E., 1991/344 K.)...

    Usule aykırı tebliğin hükmünün 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 53. maddelerinde düzenlendiği, anılan maddelerde, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise tebliğin geçerli sayılacağı, şikayet edene 2. haciz ihbarnamesinin 20/01/2021 tarihinde bizzat kendisine tebliğ edilmek suretiyle usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, o halde muhatabın usulsüz tebliği 20/01/2021 tarihinde öğrenmiş sayılacağı" gerekçesi ile birinci haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğine yönelik şikayetin kabulü ile; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince birinci haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin şikayet eden yönünden 20.01.2021 olarak düzeltilmesine, 2 haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmiştir....

    Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre tebligat usulüne uygun yapılmasa dahi muhatabın tebliği öğrendiğini beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi sayılır ve karşı taraf takip alacaklısının bunun aksini yazılı ve resmi belgelerle kanıtlaması gerekir. Takip alacaklısı aksini ispat edemediğinden öğrenme tarihinin davacı vekilinin dava dilekçesinde belirttiği gibi 20/09/2018 olarak düzeltilmesine karar vermek gerekmiş...'' şeklindeki gerekçe ile şikayetin kabulüne, Ankara 29. İcra Müdürlüğünün 2018/9451 Esas sayılı dosyasında davacıya gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti ile tebliğ tarihinin 20/09/2018 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; yapılan tebligatın şikayet tarihinde öğrenildiği iddiasının gerçek dışı olduğunu, borçlu şirketin, tebliğ tarihinde tebligattan haberdar olduğunu, Ankara 29....

    Şu hale göre, vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan, asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmaması da sonuca etkili değildir. İİK'nın 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya (varsa vekiline) tebliğ edilmelidir. Borçluya (varsa vekiline) satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi, Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebi olup, borçlu vekiline satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi de aynı hukuki sonuçları doğurur. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, satış ilanının vekile tebliğ edilmemiş olması sebebiyle borçlu şirket yönünden de ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu ... … Ltd.Şti.’nin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 4....

      İcra Müdürlüğünün 2019/ 1811 E. sayılı dosyası kapsamında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip başlatıldığını, takip dosyası kapsamında gönderilen ödeme emrinin müvekkiline usulsüz tebliğ edilmek suretiyle kesinleştirilmiş ve takibin satış aşamasına geldiğini belirterek, usulsüz tebliğ nedeni ile ödeme emrinin tebliğ tarihinin davanın açıldığı tarih olarak düzeltilmesine, yasal süresi içerisinde ödeme emrine, takibe, borca ve tüm ferilerine itirazlarının kabulü ile öncelikle ve ivedilikle satışın akabinde takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iddialarının maddi yönden temelsiz hukuki yönden geçersiz olmakla reddi gerektiğini, huzurdaki davanın usulsüz tebligat nedeni ile şikayet olduğunu, davacı tarafın 06.07.2022 tarihli dilekçesi ile ödeme emrinin tebligat kanununa aykırı olarak tebliğ memuru tarafından muhtara bırakılarak takibin kesinleştirildiğini iddia ettiğini, şikayetin süresinde olmadığını, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 16. Maddesinin 1. Fıkrası "Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir....

      UYAP Entegrasyonu