WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Köyü'nde bulunan 33 parsel numaralı taşınmazın 2/12 payına ilişkin olarak 02.03.2015 tarihinde gerçekleştirilen ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurulduğu anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ işlemi, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatap tebliğden haberdar olmuş ise, tebliğ işlemi geçersiz olmayıp muhatabın usulsüz tebliği öğrendiği tarih tebliğ tarihi kabul edilir. Bu nedenle borçluya satış ilanı tebliği usulsüz olsa bile, borçlu satış gününden makul süre önce satışı öğrenmiş ise, öğrendiği tarih, kendisine satış ilanı tebliğ edilen tarih kabul edilmelidir. Böyle bir durumda, salt tebliğ işleminin usulsüz olduğu gerekçesi ile ihalenin feshi yoluna gidilemez. Somut olayda, şikayetçi borçlu ...'nun 29.01.2015 tarihinde ......

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1251 KARAR NO : 2021/489 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/03/2020 NUMARASI : 2019/941 ESAS, 2020/234 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET, YETKİ İTİRAZI, BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/941 Esas, 2020/234 Karar sayılı dosyasında verilen yetki itirazının kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 5....

    Sayılı ve 2009/23590 E. 2010/5162 K. sayılı emsal içtihatlarından da anlaşıldığı üzere; İnceleme icra mahkemesine sunulan şikayet dilekçesinde ileri sürülen şikayet sebepleri ile sınırlı olarak yapılır. Somut olayda; emsal içtihatlar , HMK.nun 25. Ve 357/1. maddesi gereğince şikayet dilekçesinde yer almayan ve sonradan istinaf aşamasında ileri sürülen 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası incelenemez.Borçluya ödeme emrinin 09/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, daha sonra 103 Davetiyesinin 25/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği , 103 davetiyesi tebliğ işleminin usulsüzlüğünün ise şikayet dilekçesinde ileri sürülmediği buna göre borçlunun en geç 103 davetiyesinin tebliğ edildiği 25/01/2020 tarihinde takipten ve dolayısıyla usulsüz tebligattan haberdar olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda 08/10/2020 tarihinde yapılan ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi isabetlidir....

    DELİLLİRİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacılar vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvuruda, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile öğrenme tarihi olan 25/02/2020 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne, yetki itirazı nedeniyle yetkisiz icra müdürlüğünce yapılan tüm işlemlerin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, usulsüz tebligat şikayetinin ve yetki itirazının reddine karar verildiği, karara karşı davacılar vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Davacı borçlu T2 Dağıtım San. Tic. Ltd. Şti.'nin ticaret sicilde kayıtlı adresine gönderilen örnek no:10 ödeme emri tebligatının bila tebliğ iade gelmesi üzerine, alacaklı vekilinin talebiyle icra müdürlüğünce İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabına göre, bila tebliğ iade gelen adres ile ticaret sicildeki adresin aynı olması üzerine, aynı adrese ödeme emrinin 12/06/2018 tarihinde TK.nun 35....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2022 NUMARASI : 2022/23 ESAS- 2022/256 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ NEDENİ İLE ŞİKAYET KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 31....

    nedeni ile satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olmasının fesih nedeni olmadığı gerekçesi ile mahkeme kararının kaldırıldığı ancak kıymet takdir raporu tebliğ işleminin de usulsüz olduğu ve kıymet takdiri kesinleşmeden satış yapıldığı gerekçesi ile ihalenin feshine karar verildiği, karara karşı ihale alıcısının temyiz yoluna başvurduğu görülmüştür. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 39. maddesinde; “Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz” hükmüne yer verilmiştir....

      DAVA Borçlu vekili dilekçesinde; aleyhine başlatılan ilamsız icra takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini(isim ve imzadan imtina eden kişi belli değil) ileri sürerek öğrenme tarihinin 07.07.2021 olarak düzeltilmesini ve müvekkilinin yerleşim yerinin Ankara olduğunu, yetkisiz yerde takip başlatıldığından bahisle Çubuk İcra Müdürlüğü yönünden yetki itirazının kabulünü talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet/itiraz dilekçesi tebliğ edilmemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre çıkartılan ödeme emri tebliğ evrakında bilgi alınan, haber bırakılan kişinin kim olduğu yazılı olmadığından tebligatın usulsüz olduğu, yetki itirazı bakımından itirazın icra dairesine yapılması gerektiğinden bu konudaki itirazın Mahkemece değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, ......

        O halde mahkemece, öncelikle borçlu vasisinin usulsüz tebliğ şikayetinin değerlendirilmesi ve tebligatın usulsüz olduğu tespit edilirse, istemin öğrenme tarihine göre yasal süresinde olup olmadığının araştırılması ve şayet istem süresinde ise işin esasının incelenmesine geçilerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebliğ şikayeti göz ardı edilerek, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Diğer taraftan, Gerekçeli Karar başlığında; “Davacı” olarak,... vasisi, bir başka ifadeyle...’in yasal temsilcisi olduğu belirtilmeksizin ... ismine yer verilmesi doğru bulunmamış, ancak mahkemesince düzeltilebilecek bir husus olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır....

          Hukuk Dairesi 2020/2151 Esas sayılı dosya üzerinden verdiği 27/09/2021 tarihli kesin nitelikli karar ile şikayetin kabulü ile davacıya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin 24/07/2020 olarak düzeltilmesine karar verdiği, şikayetçi borçlu tarafın usulsüz tebligata yönelik şikayet davası devam ederken 04/08/2020 tarihinde ihtirazı kayıtla icra dosyasına ödeme yaptığı, daha sonra 26/10/2021 tarihinde talep açarak müvekkiline gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine kesin olarak karar verildiğinden 04/08/2020 tarihinde dosyaya ödenen 80.300,00- TL'nin takip durduğunda müvekkilinin hesabına iadesinin istendiği, icra müdürlüğünce talebin reddedilmesi üzerine bu karara karşı şikayet yoluna başvurduğu görülmüş olup ilamsız icra takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayetin devamı sırasında takip konusu borca karşılık olarak borçlu tarafça icra dosyasına rızai olarak yatırılan paranın tahsilat niteliğinde olması ve ödeme tebliğ tarihinin düzeltilmesi nedeni ile...

          ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; ödeme emri tebliğ işleminin, borçlunun tebliğ yapılan yerde oturmaması, tebliğ mazbatasında geçici mi sürekli mi bulunmadığı hususunun tespit edilmemesi, bilgisi alınan ve haber bırakılan komşunun kimlik bilgilerinin dercedilmemesi, tebliğ mazbatasında yazan isimde bir komşusunun bulunmaması ve haber kağıdının kapıya yapıştırılmaması sebepleri ile usulsüz olduğunu, icra takibinden 13.6.2022 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek, ödeme emri tebliğ tarihinin bildirilen öğrenme tarihi olarak düzeltilmesini ve borçlu hakkında uygulanan hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; tebliğ yapılan adresin borçlunun mernis adresi olduğunu, iş bu şikayet yapılmadan iki gün önce kötü niyetli olarak adres değişikliği yapıldığını ve şikayete konu ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğunu ileri sürerek şikayetin reddini istemiştir. III....

            UYAP Entegrasyonu