İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Davacı vekilinin şikayetin KABULÜ ile; usulsüz tebligat nedeni ile davacı borçlunun bildirdiği 15.09.2021 tarihi olan öğrenme (tebliğ) tarihi esas alınarak takibin DURDURULMASINA ve konulan haczin KALDIRILMASINA, karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı vekili tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; usulsüz tebliğ şikayetine ilişkindir. Erbaa İcra Müdürlüğünün 2021/6142 esas sayılı icra dosyası celp ve tetkikinde; alacaklısının T3 olduğu, T1 Şirketi olduğu, takibin 16/08/2021 tarihinde açıldığı, örnek 7 ödeme emri ve dayanak belge suretinin işyerinin daimi çalışanı sıfatıyla Murat Yazıcıoğlu'na 02.09.2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır....
Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Bu durumda, aksine bir belge bulunmadığı sürece, muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Davacı borçlu tarafından alacaklının vekili Av. T4 Türkiye İş Bankası 6000- 2785225 numaralı hesabına şikayet konu borç için 22/01/2020 tarihinde icra dosya numarası belirtilerek ödeme yapıldığı, davacının bu tarih itibariyle tebliğ işleminden haberdar olmuş kabul edilmesi gerektiği, itirazın ise yasal 7 günlük itiraz süresinden sonra 27/07/2020 tarihinde yapıldığı görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil KARAR Tapuda kayıt maliki ...'ın 1987 yılında öldüğü ve hükmün miraşçılarına tebliğ edildiği ancak tebligat evrakları üzerinde yapılan incelemede usulsüz olduğu anlaşıldığından; Ayşe'nin miraşçılarından ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'a açıklanan nedenle 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca yöntemine uygun bir biçimde mahkeme hükmünün tebliği, temyiz süresinin beklenilmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın geri çevrilmesi için Yerel Mahkeme'ye İADESİNE, 19.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya (varsa vekiline) tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi, Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebi olup, borçlu vekiline satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi de aynı hukuki sonuçları doğurur. O halde, mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kabule göre de, tebliğ işleminin usulsüz olduğunun kabul edilmesi durumunda 7201 Sayılı Tebligat Kanunun 32. maddesi gereğince, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılacağından ve muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunacağından mahkemece tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken tebligatın iptali şeklinde hükm tesisi de doğru değildir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının ev hanımı olduğunu, kendine ait sosyal güvence olmadığını, eşinin sağlık güvencesinden yararlandığını, davacının hastaneye gittiğinde kuruma borcu olduğunu öğrendiğini, prim borcuna ilişkin kuruma başvuruda bulunduğunu, tarım bağ-kur kapsamında kaydının yapıldığını öğrendiğini, davacının kuruma başvuru yaptığını, resen yapılan işlemin iptalini istediğini, kurumun başvuruya ret cevabı verdiğini, davacıya tarım sigortalılığının başladığına dair tebligat gönderildiği, tebligatın 04/07/2019 tarihinde aynı konutta yakına teslim edildiğinin görüldüğü, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, tahakkuka ilişkin ödeme emri niteliğindeki 26/06/2019 tarih ve E.9223165 sayılı yazının usulsüz tebliğ nedeniyle iptali ile tebliğ tarihinin 12/01/2020 olarak düzeltilmesine, davalı kurum tarafından davacı aleyhine tahakkuk ettirilen prim borcunun iptaline ve bu miktarda borçlu bulunmadığının tespitine, ödenmesi halinde...
Adı geçenlere hüküm tebliğ edilmiş ise tebligat evraklarının bulunduğu yerden alınarak dosya arasına konulması, tebliğ edilmemişse hükmün tebliğ edilmesi, 3- Davalı ...’ya hüküm kalemde “eşi” şerhiyle tebliğ edilmiş, davalı ...’ya çıkarılan tebligatın da meşruhat verilmeksizin “abisi” şerhiyle tebliğ edildiği anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve ilgili tüzük hükümlerine uygun şekilde yapılmayan tebligatlar usulsüz bulunmaktadır. Hükmün davalı ... ile ...’ya usulüne uygun şekilde tebliği ile temyiz sürelerinin beklenilmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın geri çevrilmek suretiyle mahal mahkemesine İADESİNE, 07.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Başvuru ödeme emri usulsüz tebliğ şikayetine ilişkindir. Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde, tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır ” hükmü yer almaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1....
ŞİKAYET Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; ödeme emri tebliğ edilen adresin elverişsiz bir adres olduğunu, tebliğ çıkarılan adreste hiçbir zaman ikamet etmediğini, ortak konutu kullanmadığı ve aralarında husumet bulunan ... adlı kişiye usulsüz olarak tebliğ yapıldığını, takipten 10.06.2019 tarihinde haberdar olduğunu belirterek ödeme emri tebligatının iptali ile tebligatı öğrenme tarihinin 10.06.2019 olarak kabulünü talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; tebliğin bilinen adrese yapıldığını, icra takibine istinaden yapılan tüm işlemlerin mevzuata uygun olduğunu, iddiaları kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....
ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; bila tebliğ iade edilen ödeme emri tebligatının, borçlu şirketin adresten taşındığı tespiti yönünden usulsüz olduğunu, zira şirket sahiplerinin tebliğ tarihinde yurtdışında olup şirketin adresten taşınmadığını, ayrıca tebligat mazbatasında şirketin nereye taşındığına ilişkin bir tespitin de yer almadığını, mazbatada yazılı komşunun kim olduğunun anlaşılamadığını, bila tebliğ iade edilen tebligat üzerine TK'nın 35. maddesi gereğince yapılan tebligatın da, tebliğin bu madde gereğince yapılacağına ilişkin meşruhatı içermemesi ve mavi renkli zarf ile gönderilmemesi nedenleri ile usulsüz olduğunu ileri sürerek ödeme emri tebligatının iptali ile tebligatı öğrenme tarihinin 29.01.2020 olarak kabulünü talep etmiştir. II....