ün 29.01.2016 tarihinde vefatı sebebiyle, mirasçıları tarafından murislerine gönderilen haciz ihbarnamelerin usulsüz tebliğ edildiği ileri sürülmüş ise de şikayet dilekçesinde borçlular tarafından açıkça 103 davetiyesi tebliğ işleminin usulsüz olduğu ileri sürülmediğine göre, borçlular murisinin haciz ihbarnamelerinden en geç 103 davetiyesinin tebliğ edildiği 5.06.2015 tarihinde haberdar olduğunun kabulü gerekir. Asıl borçlu muris yönünden kesinleşen haciz ihbarnamesi tebliğ işlemlerine yönelik mirasçıların şikayet hakkı bulunmamaktadır. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Kabule göre de; Bölge Adliye Mahkemesince,...'...
şikayet eden 3. kişi vekilinin şikayet dilekçesinde 89/2. haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğ edildiğine dair bir iddiası bulunmamaktadır. Şikayet eden vekili 14.08.2020 tarihli itiraz dilekçesinde ikinci haciz ihbarnamesi yazılacağına sehven birinci haciz ihbarnamesi yazıldığını ve dolayısı ile itirazın ikinci haciz ihbarnamesine karşı yapılmış olduğunun kabul edilmesi gerektiğini ve bu kabule göre ikinci haciz ihbarnamesine itiraz edildiğinden üçüncü haciz ihbarnamesi tebliğine dair icra müdürlüğü kararının iptalini talep etmiştir. İcra dosyasının incelenmesinde şikayet eden borçluya 06.08.2020 tarihinde ikinci haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği tebliğ mazbatası ile sabittir. 3. kişi vekili ise icra dosyasına Uyap üzerinden itiraz dilekçesini 14.08.2020 tarihinde göndermiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki şikayet nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı tarafın 89/2 haciz ihbarnamesine yönelik usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, davacı tarafın 89/3 haciz ihbarnamesine yönelik usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile icra dosyasında davacıya yapılan 89/3 haciz ihbarnamesinin tebliğ işleminin iptaline, davacının 89/3 haciz ihbarnamesine ıttıla tarihinin 24.02.2021 tarihi olarak düzeltilmesine ve davacı tarafın taraflarına haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceğine ilişkin şikayetinin reddine karar verilmiştir. Kararın 3. kişi/şikayetçi tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/16256 Muhabere ile itiraz edildiğini, itirazlara rağmen icra müdürlüğünce taraflarına usulsüz şekilde muhtıra gönderildiğini, hali hazır durumda icra dosya borçlusunun müvekkili şirket nezdinde doğmuş ve doğacak herhangi bir mal, hak ve alacağının bulunmadığını, müvekkiline gönderilen birinci haciz ihbarnamesine itiraz edildiğini ancak usulsüz olmasına rağmen ikinci haciz ihbarnamesinin gönderildiğini, buna da süre içerisinde itiraz edildiğini, buna rağmen icra müdürlüğünce usulsüz bir şekilde muhtıra gönderildiğini, bu nedenle davanın kabulü ile memur işleminin kaldırılarak müvekkili şirkete usulsüz olarak gönderilen ikinci haciz ihbarnamesinin ve yine müvekkiline usulsüz olarak gönderilen 13/11/2019 tarihli muhtıranın iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Dosyasından müvekkiline gönderilen İİK 89/3 Haciz ihbarnamesi ihtivalı tebligatın, Teb.Kan.21.md.si uyarınca usulsüz olarak tebliğ edildiğini, müvekkiline gönderilen ve 04.02.2020 tarihinde aynı konutta daimi ikamete eden ehil eşine verilmek suretiyle tebliğ edildiği belirtilen tebligatın davacının 04.03.2020 tarihinde öğrendiğini, Adana 7.İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/163 ve 2019/194 esas sayılı dosyalarından aynı şekilde yapılan tebligatın usulsüz olduğunun gerekçeli kararlarda tespit edildiğini belirterek, şikayet başvurularının kabulüne ve ıttıla tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne, müvekkilinin borcu olmadığından haciz ihbarnamesine itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince dosya şikayet olarak nitelendirilmekle dosya üzerinden inceleme yaparak karar verilmiştir....
Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanununun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öğrenme tarihinin aksi ise, ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....
Somut olayda şikayetçi vekilince 89/2 haciz ihbarnamesinin tebliğinden sonra icra dosyasına 11/08/2021 tarihinde UYAP üzerinden gönderilen dilekçe ile gönderilen haciz ihbarnamesine itiraz edildiği, en geç bu tarih itibarı ile usulsüz tebliğ edildiği iddia edilen 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinin tebliğinden haberdar olunmasına rağmen usulsüz tebligat şikayetinin 7 günlük hak düşürücü süreden sonra 20/09/2021 tarihinde yapıldığı, kaldı ki davacı vekilince 20/09/2021 tarihli şikayet dilekçesi ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 11/08/2021 tarihi olarak düzeltilmesi talep edildiği anlaşılmakla davacının usulsüz tebligat şikayetinin süreden reddine dair ilk derece mahkeme kararı yerindedir....
Öncelikle mahkemeninde gerekçesinde belirttiği üzere usulsüz tebliğ şikayetleri öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük hak düşürücü süreye tabi olup, davacı 89/2 haciz ihbarnamesinden 19/01/2022 tarihi itibarıyla haberdardır. Öyleyse usulsüz tebliğe ilişkin şikayetini 7 günlük süre içinde mahkemeye getirmediğinden artık tebligat tarihinin 03/11/2021 olarak kabulü zorunlu hale gelmiştir. Dolayısıyla davacının 89/2.maddeye dayalı ihbarnamenin usulsüz tebliğ edildiği yönündeki şikayetleri hükümsüzdür. Müdürlüğün 02/02/2022 tarihli kararına gelince; usulsüz tebligat şikayeti düşmekle İİK 89/2 ihbarnamesine yönelik itirazın süresinde olduğunun kabulü de olanaksız hale gelmiştir. Dolayısıyla müdürlüğünün 02/02/2022 tarihli kararı da yerindedir. Tüm bu nedenlerle, mahkemenin inşa ettiği hükümde; dosyadaki beyanlar ve belgeler karşısında bir isabetsizlik bulunmamakla hükme yönelik davacı istinaflarının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
İlk derece mahkemesince; Davacı tarafın 89/2 haciz ihbarnamesine yönelik usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, davacı tarafın 89/3 haciz ihbarnamesine yönelik usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü İle icra dosyasında davacıya yapılan 89/3 haciz ihbarnamesinin tebliğ işleminin iptaline, davacının 89/3 haciz ihbarnamesine ıttıla tarihinin 24/02/2021 tarihi olarak düzeltilmesine, davacı tarafın taraflarına haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceğine ilişkin şikayetinin reddine, dair karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: İlk derece mahkemesi kararına karşı; davacı vekili yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunmuş, gerekli harçlar yasal süresinde yatırılmıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davanın 2. haciz ihbarnamesine ilişkin usulsüz tebligatın iptali ile tebligatın 31/08/2020 tarihinde yapıldığının tespitine ilişkin olduğunu, davacıya gönderilen 2. haciz ihbarnamesine ilişkin tebligatın usulsüz olması sebebiyle yok hükmünde sayıldığını, ilk ihbarnamedeki adres ile ikinci ihbarnamedeki adresin birbirinden farklı olduğunu, tebligattaki usulsüzlüğün tebliğ imkansızlığından değil, tamamen adres farklılığından kaynaklandığını, 2. haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğine dayalı olarak gönderilen 3. haciz ihbarnamesi yok hükmünde olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir....