Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece tebligatın usulsüz olduğuna ve ödeme emri tebliğ tarihinin 15/10/2021 olarak tespitine karar verildikten sonra, imzaya itirazlarının esası da incelemeli ve karar verilmesi gerektiğini, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin: ''Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatap tebliğe muttali olmuş ise muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edileceği, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğuna yönelik şikayetin kabulüyle tebliğ tarihinin tebligattan haberdar olunduğu ileri sürülen tarih olarak düzeltilmesi ve imzaya itirazın esasının incelenmesi gerektiği...'' şeklinde karar verildiğini, ayrıca ilk derece mahkemesinin yargılama giderlerini tarafların kendi üzerlerine bıraktığını ve karşı vekalet ücretine karar vermediğini, yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına ve karşı vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

yetki itirazının kabulüne, dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesine, usulsüz tebligatın iptaline, borca, fer'ilerine ve imzaya itirazlarının kabulü ile takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

imzanın ve yazıların müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin davalılara bir borcu olmadığını, herhangi bir ticari ve hukuki ilişkisi olmadığını belirterek öncelikle usulsüz yapılan tebligatın geçersiz sayılarak 28/11/2016 tarihinin tebliğ tarihi kabul edilmesine, süresi içerisinde yapılan itiraz nedeniyle imzalara, borca ve takibe itirazının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

bir imzası bulunmadığını, çekteki imzaya itiraz ettiklerini, müvekkilinin davalı/alacaklıya ne takip konusu çekten kaynaklanan ne de başka bir sebepten dolayı borcu olmadığını ileri sürerek, imzaya itirazın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

bir imzası bulunmadığını, çekteki imzaya itiraz ettiklerini, müvekkilinin davalı/alacaklıya ne takip konusu çekten kaynaklanan ne de başka bir sebepten dolayı borcu olmadığını ileri sürerek, imzaya itirazın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

İcra Müdürlüğü'nün 2019/1960 Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı vekili tarafından davacı borçlu aleyhine 15/11/2018, 25/12/2018 ve 07/12/2018 keşide tarihli çeklere dayanılarak toplam 212.945,22 TL alacağın tahsili talebi ile 25/01/2019 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, 10 örnek ödeme emrinin davacı borçluya 28/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. İİK 'nun 168/4 maddesi uyarınca yetkiye, imzaya ve borca itiraz ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılır. Somut olayda, ödeme emri tebligatının davacı borçluya 28/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun İzmir 5....

Bu durumda mahkemece; HMK'nın 297. maddesi uyarınca öncelikle davacının ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti bakımından değerlendirme yapılıp bir karar verilmesi, usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü halinde kambiyo takibine yönelik itiraz ve şikayetlerin de yasal 5 günlük süresinde olduğunun anlaşılması durumunda inceleme sırası gözetilerek (öncelikle varsa icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz, ardından senet vasfına ve takip hakkına yönelik ve İİK'nın 170/a maddesindeki şikayet konuları, bu şikayetlerin kabul edilmemesi halinde, varsa imzaya itiraz ve kabul edilmemesi halinde ise varsa borca, faize ve diğer fer'ilere yönelik itirazlar değerlendirilmelidir.) herbiri hakkında hüküm yerinde olumlu olumsuz bir karar verilip gerekçede değerlendirilmesi gerekirken, davacının usulsüz tebliğ şikayeti bakımından hiçbir değerlendirme yapılmadan, olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden doğduran imzaya itiraz bakımından bir karar verilmesi yerinde olmadığı gibi, imzaya itirazın...

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/06/2019 NUMARASI : 2017/1290 ESAS - 2019/464 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet ve İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlattığını, müvekkiline gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, bu nedenle müvekkilinin takipten 01/12/2017 tarihinde haberdar olduğunu, takibe konu senetteki imzanın da müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını beyan ederek ödeme emri tebliğ tarihinin 01/12/2017 olarak tespitine, takibin iptaline, tazminat ve para cezasına hükmedilmesini talep etmiştir....

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, müvekkiline ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu bu sebeple davanın süresinde olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan yetkiye ve imzaya itiraz davasına ilişkindir....

Mahkeme; usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin 04.02.2021 olarak düzeltilmesine karar vermiş, imzaya itirazın ise; davacının imza örnekleri toplandıktan sonra alınan 21/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda, grafoloji alanında uzman bilirkişi tarafından laboratuvar ortamında optik aletler ve grafolojik metodlar dahilinde imzaların tersim, istif, meyil, sürat ve tazyik bakımından inceleme yapılmış ve bu inceme fotograflandırılmış olup, kesinlik içeren bir tespit ile davacının takibe konu senetteki keşideci imzanın davacının eli ürünü olduğu tespit edildiğinden, davacının bilirkişi raporuna yönelik itirazı da yerinde olmadığından imzaya itirazın reddine, takibin durdurulmasına dair tedbir kararı verilmediğinden alacaklının yasal koşulları oluşmayan tazminat isteminin reddine karar vermiştir....

UYAP Entegrasyonu