"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ... icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine başvurarak ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayeti ile beraber mükerrer takip yapıldığını ve sair itirazlarını ileri sürdüğü, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulünün yanısıra takibin mükerrerlik nedeniyle iptaline karar verildiği görülmektedir. Borçlunun mükerrerlik iddiası borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava konusu uyuşmazlık usulsüz tebligat şikayeti ile imzaya/borca itiraza ilişkindir. Körfez İcra Müdürlüğünün 2019/2072 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlular ve dava dışı borçlu aleyhine bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin davacı borçlu T6 26/11/2018 tarihinde, davacı borçlu şirkete ise 02/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın ödeme emirlerinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile borca itiraz olarak 07/02/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılamada; davalı alacaklının takipten 05/02/2021 tarihinde feragat etmesi nedeniyle, icra dosyası feragat ile kapatıldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; davalı-alacaklının davacı-borçlu hakkında 19.850,98 TL alacağa ilişkin olarak ilamsız takip yaptığı, davacı borçlu adına çıkartılan örnek 7 nolu ödeme emrinin T.K'nun21/1 maddesine göre 16/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Davacı taraf tebligatın usulsüz olduğundan bahisle 02/04/2021 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne karar verilmesini talep etmiş, mahkemece usulsüz tebliğ şikayeti kabul edilmiş, alacaklı tarafından karara karşı istinaf kanun yoluna müracaat edilmiştir. İcra dosyasında davacı-borçlu adına çıkartılan tebliğ parçasında "muhatap tevziat saatlerinde işte olduğundan .... Evrak mahalle muhtarlığına bırakıldı, komşusu imzadan imtina, güvenlik bay'a haber bırakıldı " şerhi bulunmaktadır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İİK 103 uyarınca davet kağıdının bizzat borçluya tebliğ edildiği şikayetin süresinden çok sonrasında yapıldığından bahisle, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından; ''... İİK mad. 16 uyarınca meskeniyet itirazının 7 günlük süreye tabii olduğu, davacı borçluya İİK 103 davet kağıdının 28/06/2017 ve 14/07/2017 tarihlerinde bizzat tebliğ edildiği, davacının taşınmazına konan hacizleri her 3 icra dosyası yönünden de İİK 103 davet kağıdını bizzat tebliğ aldığı, tebliğ tarihlerinde öğrendiği, tebligatların usulüne uygun bizzat borçlunun kendine yapıldığı dikkate alındığından usulsüz tebliğ şikayeti yerinde görülmemiş, mahkememize meskeniyet şikayeti davası da öğrenme tarihinden itibaren, 7 günden çok sonra 24/01/2018 tarihinde açıldığı, meskeniyet şikayeti davasının süresinde açılmadığı ..'' şeklindeki gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir....
No: 58D/28 Mezitli/Mersin “ adresinde aynı çatı altında beraber ve sürekli ikamet eden şerhiyle eşine ödeme emri tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Bu durumda icra müdürlüğünce yukarıda belirtilen İİK'nun 54/1. maddesine göre, tutuklu olan borçluya bir temsilci tayin etmesi için süre verilmesi, verilen sürenin dolmasından sonra sonucuna göre tebliğ işlemleri gerçekleştirilmek suretiyle takibe devam edilmesi gerekirken, bu düzenleme gözardı edilerek borçluya bir temsilci tayin etmesi için süre verilmeden ödeme emrinin aynı çatı altında beraber ve sürekli ikamet eden şerhiyle eşine tebliğ edilmesi usulsüzdür. Dolayısıyla , açıklanan nedenlerle (istinaf edenin sıfatına göre) usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekirken farklı gerekçelerle usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne karar verilmesi yerinde değil ise de yerel mahkeme kararı sonucu itibarıyla isabetlidir....
Borçluya gönderilen ilk ödeme emri tebliğ mazbatası elde edilemediğinden tebligatın yapılıp yapılmadığı, iade edilmiş ise yeni bir adresin tespit edilip edilemediği gibi hususların tespit edilemediği dolayısıyla TK'nın 21/2 maddesine göre tebligat çıkarma şartlarının oluşup oluşmadığı denetlenememiş, PTT Müdürlüğü'nün yazı cevabından da tebliğ işlemlerinin ne şekilde yapıldığına, Tebligat Kanunu ve ilgili Yönetmeliğe uygun prosedürün yerine getirilip getirilmediğine dair yeterli bilgi bulunmadığından ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olarak yapıldığından kesin olarak bahsedilemeyecektir. (Benzer karar Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 01/03/2017 tarih 2016/25092 esas 2017/2941 karar) Mahkemece, ödeme emrinin tebliğine ilişkin ilk iade edilen tebligat parçası bulunmadığından TK'nın 21/2 maddesi uyarınca tebligat çıkartılma şartları oluşmadığından yapılan tebligatın usulsüz olduğu kabul edilerek, ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi isabetlidir....
Takip dosyası incelendiğinde, şikayetçi borçlu tarafından yapılan meskeniyet şikayeti neticesinde, ... 6.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 19.09.2012 tarih ve 2011/777 Esas, 2012/944 Karar sayılı kararı ile "taşınmazın 200.000 TL'den aşağı olmamak üzere satılmasına, borçlunun ekonomik ve sosyal durumuna uygun kendisine taşınmaz alabilmesi için satıştan kalan 200.000 TL'nin kendisine ayrılmasına" karar verildiği, yine borçlu tarafından, ihaleden önce ... ... 3.İcra Hukuk Mahkemesi'ne (2014/755 Esas) yapılan başvuruda, usulsüz tebligat şikayeti ve meskeniyet şikayetinde bulunulup satışın durdurulmasının istendiği, mahkemece, satışın durdurulması talebi reddedilerek 02.12.2014 tarihinde (ihaleden sonraki tarihte) meskeniyet şikayeti yönünden yetkisizlik kararı verildiği, borçlunun, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti çerçevesinde belirlenen bedelin, güncel verilere göre yeniden tespiti talepli olarak ... 21.İcra Hukuk Mahkemesi'ne (2014/280 Esas) yaptığı başvurunun ise, satış durdurulmaksızın...
Somut olayda; borçlunun icra emri tebligatının usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayeti bulunmadığı halde, mahkemece tebligatın usulsüz olduğu, dolayısıyla itirazın süresinde olduğu kabul edilerek işin esasının incelendiği görülmektedir. O halde; takibin kesinleşmesinden önceki döneme ait itfa itirazı yasal yedi günlük sürede yapılmadığına göre mahkemece istemin süre aşımından reddi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca re'sen (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçelerinde Akçaabat İcra Müdürlüğünün 2019/3634 Esas sayılı dosyasında müvekkil Ali Aydın'a gönderilen ikinci haciz ihbarnamesinin usulsüz olduğu gerekçesiyle dava açtıklarını ancak mahkemece Akçaabat İcra Müdürlüğünün 2019/3429 Esas sayılı dosyası incelenmek suretiyle karar verildiğini, huzurdaki davanın konusunun 2019/3429 Esas sayılı icra dosyası olmadığını, mahkemenin yanlış icra dosyasını incelemesi sonucu hatalı karar verdiğini belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacılara yapılan tebligatların usulüne uygun yapıldığını, tebligatların davacıların mernis adresine çıkarıldığını ve T.K.'na uygun şekilde tebliğ edildiğini belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, usulsüz tebliğ şikayeti istemine ilişkindir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, Balıkesir 3. İcra Müdürlüğünün 2019/6535 Esas sayılı takip dosyasında örnek 7 ödeme emri tebliğ tarihinin Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince öğrenme tarihi olarak bildirilen 02.12.2019 tarihi olarak düzeltilmesine ve icra dosyasına da bu hali ile süresinde itiraz edildiği sabit olduğundan mahkememizce takibin durdurulmasına, yetki meselesi hakkında mahkememizce inceleme yapılamayacağından ve takibin ilamsız takip olması sebebiyle davacının bu yöndeki talebinin reddine, takibin iptali ve kötü niyet konularında mahkememizce karar verilemeyecek olması kanaati ile davacının bu yöndeki taleplerinin reddine karar verilmiştir....