WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emrinin davacı borçluya 14/12/2020 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmasına, İtirazların reddine karar verilmiştir....

ŞİKAYET Şikayetçi/Borçlu, takibe konu tebliğ ile ilgili olarak, PTT veri tabanı tebligat sorgulamasında tebliğ yapılamadığından bahisle 19.01.2018 tarihinde Tebligat Kanunu’na aykırı olarak tebligatın muhtara bırakılarak takibin kesinleştirildiği, 63 KC 727 plakalı aracının üzerinde yakalama şerhi bulunduğu, aracın 09.11.2019 günü memurlar tarafından haczedildiği sırada öğrenildiği, sonrasında 12.11.2019 tarihinde icra müdürlüğünden dosya ayrıntıları öğrenilerek icra müdürlüğü dosyasına borca itiraz talebi sunulduğu, ödeme emrinin 19.01.2018 tarihinde «usulsüz olarak» borçludan ayrı oturan annesinin adresine tebliğ edilmiş olduğu ve tebligatın muhtara teslim edildiğinin öğrenildiği, dosyada ödeme emri tebliğ mazbatasının mevcut olmadığı ve UYAP sistemine de taranarak eklenmediğinin görüldüğü şikayeti ile anılan tebligatın usulsüz olduğu ve tebliği öğrenme tarihi olan 09.11.2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesi ve icra dosyasına yapılan itirazın süresi içerisinde yapıldığının...

    B.İstinaf Sebepleri Borçlu, açılan menfi tespit davasının ve soruşturmanın devam ettiğini, tebligatın bilinen adres yerine iş yeri adresine çıkarıldığını, tebliğ mazbatası üzerinde imza bulunmadığını, haber kağıdı yapıştırılmadığını, tebligatı almaktan ve imza atmaktan imtina eden bir kişinin haber kağıdını almasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, komşuya da haber verilmediğini ileri sürmüş ve ayrıca şikayet ve itiraz dilekçesi içeriğini tekrarlayarak kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 05.12.2016 tarih, 2016/6253-24913 sayılı Daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair karar düzeltme nedenleri yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte sair itiraz ve şikayetini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece; ödeme emri tebliğ işlemi usulsüz ise de, borçlunun icra takibinden 01.04.2015 tarihli haciz sırasında haberdar olduğunun kabulü ile usulsüz tebliğ şikayetinin süreden reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından temyizi üzerine Dairemizin...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu ..................... aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatılmış, şirket ortağı olan ... tarafından şirkete yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu belirtilerek borca itiraz edilmiştir. İcra mahkemesine başvuru, usulsüz tebligat şikayeti ve borca itiraz mahiyetinde olup, tüzel kişiler yetkili organları aracılığı ile şikayet ve itiraz başvurusunda bulunabilirler. Tüzel kişilerin organları, şikayet ve borca itirazda yasal temsilci(kanuni mümessil) durumundadır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde alacaklı tarafından borçlu aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığı borçluya ödeme emrinin12.12.2016 tarihinde tebliğ edildiği,takibe 11.05.2017 tarihinde itiraz ettiği taşınmaz üzerine haczin ise 12.04.2017 tarihinde konulduğu görülmüştür. Bakırköy 4. İcra Hukuk mahkemesinin 2017/487 esas 2017/804 karar sayılı ilamı ile icra dosyasından borçluya gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunun tespitine, tebliğ tarihinin 10.05.2017 olarak kabulüne karar verilmiştir. Söz konusu kararın istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 2017/1938 esas 2017/2259 karar sayılı ilamı ile ilk derece mahkemesi kaldırılmışa ve şikayet reddedilmiştir. Karara karşı yapılan temyiz başvurusunun reddi ve kararın onanması ile 03.07.2019 tarihinde kesinleşmiştir. Davacının tebligat usulsüzlüğü şikayeti reddedildiğinden artık taşınmaz üzerine konan haciz geçerliliğini korur....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti, takibe ve borca itiraza ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davacı tarafından usulsüz tebligat şikayeti ve teminat senedi iddiası ile birlikte, borcun ödendiği, borcun bulunmadığı belirtilerek itirazda bulunulmuş, ancak mahkemece, bu istemlerle ile ilgili herhangi bir hukuki değerlendirmede bulunulmamış ve olumlu ya da olumsuz hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....

          İCRA HUKUK TARİHİ : 09/02/2022 NUMARASI : 2022/93 ESAS- 2022/119 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili 08/02/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından borçlu şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, süresinde itiraz edilemediğini, bu sefer 89/2 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak 03/11/2021 tarihinde tebliğ edilen bu ihbarnamenin usulsüz tebliğ edildiğini, 89/2 haciz ihbarnamesinden 19/01/2022 tarihinde haberdar olduklarını ve bu tarihte de itiraz dilekçesi sunduklarını, ancak müdürlüğün taleplerini 02/02/2022 tarihli karar ile ret ettiğini, T.K. 13.madde de hükmü şahıslara tebligat usulüne uygun düzenlendiğini, ancak tebligatı alan kişinin müvekkilinin işçisi olmadığını belirterek müdürlüğün 02/02/2022 tarihli kararının iptali ile 89/2 uyarınca gönderilen ikinci haciz ihbarnamesine yasal süre de itiraz ettiklerinin tespitini talep etmiştir....

          İlk derece mahkemesi tarafından; Tebligat Tüzüğünün 28. maddesinin, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevini yüklediği, tebliğ memuru tahkik etmekle kalmayıp, tevsike yönelik olarak yaptığı tahkikatın sonucunu tebliğ evrakına yazacağı, muhatabın tebliğ adresinde ikamet etmekle birlikte, kısa ya da uzun süreli ve geçici olarak adreste bulunmadığının, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin beyan ve bunun tevsik edilmesi halinde ancak; maddede sayılanlardan, örneğin muhtara imza karşılığı tebliğ edilip, 2 numaralı fişin kapıya yapıştırılması ve komşunun durumdan haberdar edilmesi işlemlerine geçilebileceğini, şikayete konu tebliğ işleminin usul ve yasaya uygun olmadığı, bu halde ödeme emrinin usulsüz olduğu anlaşılmakla iptali ile 7201 sayılı Tebligat Kanununun 32. maddesi gereğice ıttıla tarihinin 29/11/2018 tarihi olarak kabul edilmesi ile davacının ödeme emri tebliğine ilişkin şikayetinin kabulüne; borca itirazı değerlendirildiğinde, takibe konu...

          Davacının, tebliğ işlemlerinin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öğrenme tarihinin aksi ise ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. (Yargıtay HGK'nın 12/02/1969 tarih ve 1967/172- 107 Esas, Karar sayılı kararı) İnceleme konusu olayda, davacı vekilinin 31/10/2019 tarihinde yaptığı borca itiraz ve 2019/151 Esas sayılı dosyasına aynı tarihte açtığı dava ile usulsüz tebligattan haberdar olduğu, usulsüz tebligat şikayetinin bu tarihten itibaren 7 günlük yasal süreden sonra yapıldığı anlaşılmakla, kararda isabetsizlik bulunmamaktadır. Her nekadar davacı borçlu vekili İzmir 12....

          UYAP Entegrasyonu